Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/218 E. 2021/541 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/218 Esas
KARAR NO : 2021/541

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2020
KARAR TARİHİ : 22/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı müvekkil şirketin, 2018 yılı sonlarında davalı şirketten 6.114,98 TL ……. ve aktarım programı olmak üzere 3 adet hizmet satın aldığını, davacı müvekkil şirkette kurulmuş ve kodlanarak çalışmaya başlandığını, Kasım 2018 sonlarına doğru gece vardiyalarına başlandığını, ancak sistemin bu noktada hata verdiğini, davalıya ihbar edildiğini, teknik destek sağlandığını ve çok sayıda kodlama düzeltmesi yapılmaya çalışıldığını, hatanın temelinde ise, davalının sistemin saat 07:00 dan sonra gün dönümü yaşaması ve gece vardiyası devam eden çalışmanın 07:00 den sonraki çalışmalarının başka bir vardiya üzerine kaydettiğini, örneğin pazartesi akşamı 20:00 sabah 08:00 vardiyasında çalışan bir kişi için 20.00 ile 07:00 arasında bir sorun bulunmasa da çalışanın 07:00 den sonraki mesailerini sistem tarafından otomatik olarak Salı günü mesaisine eklediğini ve Salı mesaisini 07:00-08:00 arasında ve 20:00- ertesi mesai saatleri karıştığını ve fazla mesai yapılmamasına rağmen fazla mesai saatleri hesapladığını, davalı şirket hatasını kabul ettiğini ve uzaktan erişim ile çözmeye çalıştığını, hatanın düzeltilemediğini ve programdan fayda sağlanılamadığını, mail yazışmalarında vardiyaya başlayan kişi gün içerisinde devam ettiğinde sürekli giriş çıkış yaptığında bir sonraki vardiyanın giriş çıkış saatinden sonra giriş yapmasından kaynaklı program veya cihaz onu o vardiyaya mı gelmiş fazla mesaisine mi devam ediyor bunu algılayamacağını, davalı şirketin problemi kabul ettiğini ve düzeltilmesinin mümkün olmadığını, malın ayıplı çıkması, ayıplı olarak satılmış olduğu ürünün tamir edilememesi ve tamir edilemeyeceğini beyan ettiğini, satılan malın geri verilmesi ve satım bedelinin iadesini, 6.114,98 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilin, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ürünün vardiyalarda kullanılacağını söylemediklerini, ürün satın sorunsuz olarak bir sene kullandıklarını, sonra vardiyalı çalışma sistemine dönmeleri sonucunda ürünün vardiyalı sisteminde hatalı hesaplama yaptığını iddia ettiğini, alırken vardiyalı hesaplamaları yapması özelliği olmasının aranmadığını, müvekkil şirketinde ürünün satışı sırasında olmayan bir özelliğin üründe var olduğunu iddia etmediğini, davacı süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını, dava dilekçesinde belirtildiği gibi uzaktan yardım aldığını sorunun buna rağmen çözülmediğini gibi durumun söz konusu olmadığını, 11/08/2018 tarihinde sorun olduğu iddia edilen 02/12/2019 tarihine kadar 16 ay boyunca sorunsuz kullanıldığını, davacının ihtiyaçlarını karşılayacak ürünlerin olduğunu ancak bu ürünlerinin fiyatının yüksek olduğunu, ürünleri davacı tarafın montaj hariç satın aldıklarını, ürünün kargodan teslim alındığını ve montaj yaparken ihtiyaç duyulduğu ölçüde telefonla destek verildiğini,16 ay sonra sorun yaşadığını iddia etmesi neticesinde yerinde destek hizmet bedeli ödenmesi halinde teknik desteğin verilebileceğinin iletildiğini, davacı tarafın destek için ücret ödemeyi kabul etmediğini, ayıp ihbarı yapılmadığından dolayı davanın reddine, 16 ay sonra yeni ihtiyacını karşılamadığı iddiası nedeniyle davanın reddine, aksi kanaat olması halinde 16 ay sorunsuz kullanması nedeniyle hakkaniyet indirimi yapılmasına ve ürünlerin iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmektedir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, ayıplı mal nedeniyle satılanın ve satım bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
Davacı tarafından alınan ürün ve programın ayıplı olması halinde satılanın ve satım bedelinin iadesinin mümkün olup olmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
……. programı ürünlerinin ayıplı olup olmadığı, ayıplıysa TBK’nun 227. Maddesi kapsamında hangi seçimlik hakkın kullanılmasının uygun olacağı konusunda rapor düzenlenmek üzere dosyanın bilirkişilere teslim edildiği, bilirkişiler tarafından düzenlenen raporda; davacı tarafın 11/10/2018 tarihli 447119 sıra nolu irsaliye fatura ile davalı şirketten “1 adet magic face 835 set, 2 adet magic face 835 ID, 1 adet aktarım programı” adlı ürünleri toplam 6.114,98 TL karşılığında satın aldığı, satın alınan ürünlere ilişkin gerekli montajların yapıldığı ve yazılım sisteminin kurulum işlemlerinin tamamlandığı, sistemin kurulu ve çalışır vaziyette davacı şirkete teslimi sağlandığı gözlendiği, ancak; dava konusu Perkotek – Zaman Kontrol ve Personel Devam Takip Sistemi (8.0.0.13) isimli program üzerinde yapılan incelemelerde; gün içi mesai saatlerinin belirlenmesi ve fazla mesai saati hesaplamasında mantıksal bir hata gözlendiği, yani yazılımın vardiyalı çalışma sisteminin yapısına uygun bir şekilde puantaj hesabı yapamadığı, bu durum ilgili sistemden alınmış bazı örnekler ile de sabit olduğu test edildiği, sonuç itibariyle, programdan beklenen makul faydanın azalmasına yol açan bahse konu mantıksal hatadan ötürü dava konusu hizmetten faydanın tam olarak sağlanamadığı, bu bağlamda hizmet konusu yazılım ürününün ayıplı olarak değerlendirilebileceği belirtilmiştir.
Ürün ve programlardaki ayıbın kullanım sonrası ortaya çıktığı ve gizli ayıp olduğu, buna göre ayıp ihbarının süresinde olduğu, davacının raporda tespit edilen ayıp durumuna göre TBK’nın 227. Maddesindeki hangi seçimlik hakların kullanılabileceği ve talep edilen ürün ve programın kullanılmamasından kaynaklı satım bedelinin iadesini talep edebileceği değerlendirilmiştir.
6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 227. Maddesine göre;
“Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.

Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.

Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.

Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.”
Buna göre; davacının ayıplı mal ve hizmete ilişkin taleplerinin yerinde olduğu, üründen beklenen faydanın sağlanamadığı, davacı tarafın “satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme” isteminin olduğu, ürünün çalışma sistemi ve sistem hatasının giderilememesi de dikkate alınarak davacının talebinde haklı olduğu, buna göre; davalı şirketten alınan ….. adet aktarım programı ürünlerinin birlikte ifa kapsamında davalıya iade edilmesi halinde 6.114,98TL’nin dava tarihi olan 09/03/2020 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davacı tarafından 11/10/2018 tarihli ……. sıra nolu irsaliyeli fatura ile davalı şirketten alınan ……. adet aktarım programı ürünlerinin birlikte ifa kapsamında davalıya iade edilmesi halinde 6.114,98TL’nin dava tarihi olan 09/03/2020 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 417,71TL ilam harcından peşin alınan 104,43TL harcın mahsubu ile bakiye 313,28TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.600,00TL bilirkişi ücreti, 71,00TL posta masrafı, 54,40TL başvuru harcı, 104,43TL peşin harç ücreti olmak üzere toplam 1.829,83TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.