Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/201 E. 2020/359 K. 28.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/201 Esas
KARAR NO : 2020/359

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazası Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 23/07/2014
KARAR TARİHİ : 28/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/09/2020
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; 2013 yılında müvekkili şirketin tüm taşımacılık işlemleri davalı şirket tarafından yapıldığını, müvekkili şirketin Hollanda dan leasingli olarak satın aldığı makine seti de davalı tarafından taşındığım, ancak müvekkili şirketin 95.000-Euro bedelle aldığı makinelerin kullanılmayacak halde hasarlı olarak teslim edildiğini, taşıma sırasında ürünlerin ağır hasar gördüğünü, taşvan çekici ve dorsenin değiştirildiğini, müvekkilinin hasar gören makinaların parasını ödemek zorunda kaldığını, davalı şirket sigort şirketinden hasar bedelini aldıktan sonra zararı ödeyeceğini beyan ettiğini, ancak bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek davanın kabulü ile 100.098-Avro nun ödeme günündeki TCMB döviz satış kuru üzerinden türk lirası olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının gönderen veya gönderilen sıfatını olmadığnı, dava konusu uluşlararası alım satım veya uluşlararası taşıma işiile ilgili bir taraf olmadığn belirterek davacının dava açma hakkı ve ehliyetinin olmadığını, bu sebeplerle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin dava konusu malların taşınması ile ilgisinin olmadığını, bu sebeple davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, davacı alacağının zaman aşıımna uğradığını, davacının dava konusu taşıma, emtia İtibariyle hiçbir belge üzerinde unvan tarafhğınm mevcut olmadığını, davacının birbiri ile ilişkisi olmayan farklı belgeler ile yanılttığını, konu taşıma CMR konvansiyonuna tabi olduğunu, TTK ya tabi olduğuna dair davacıiddialarmı kabul etmediklerini, müvekkili şirketin taşımaları CMR-Sorumluluk sigortası poliçesi ile …….. Sigorta A.Ş.tarafından ……… nolu sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu nedenle davanın bu sigorta şirketin ihbar edilmesin talep ettiklerinii belirterek öncelikle davanın usul yönünden reddine, kabul edilmediği takdirde esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Her ne kadar davalı taraf taşıma işleminin kendileri tarafından yapılmadığını iddia etmiş ise de, dosyaya sunulan taşıma belgelerine göre hasar gören emtiayı taşıyan araçların davalı şirket adına kayıtlı olduğu, bu bağlamda bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda da belirtildiği üzere taşıma üzerinin davalı şirket tarafından yapıldığı; ayrıca davalı şirketin tazminat talebinin zaman aşımına uğradığı yönündeki savunmasının da malın teslim alındığı 30.07.2013 tarihi baz alındığında davanın açıldığı 23.07.2014 tarihi itibariyle CMR 32.maddesi gereğince ön görülen 1 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığı mahkememizce değerlendirilmiştir.
Taşımaya konu makinanın hasar durumunun belirlenmesi için Azerbaycan Adli Makamlara yazılan talimat gereğince makine üzerinde bilirkişi marifetiyle yapılan inceleme sonucunda makinanın tamamen hasarlı olması nedeniyle kullanılamayacak durumda olduğu belirlenmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyeti ……… ve arkadaşlarına tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 03.04.2017 tarihli raporlarında “tazminata konu edilen emtianın davalı taşıyıcının bata ve kusurundan kaynaklı kaşarlandığı hususunun ispata muhtaç olduğu, ancak mahkemece hasarın davalı taşımacının kusurundan kaynaklandığı sonucuna varılır ise davacı tarafın CMR 23/3 maddesi gereğince talep edebileceği tazminat miktarının 24.656,80 SDR olduğunu” teknik kanaatleri olarak belirtmişler, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu tazminat miktarı yönünden yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı taraf Öncelikle taşıma işleminin kendileri tarafından yapılmadığını iddia etmiş, celp edilen taşıma belgelerine ve araç trafik kayıtlarına göre taşıma işleminin davalı şirket tarafından yapıldığı, davalı tarafın yargılama aşamasında taşımaya konu emtianın hasarlanmadığı yönünde herhangi bir savunmasının bulunmadığı, celp edilen taşıma belgelerine göre emtianın varış yerinde hasarlı olarak teslim edildiğinin ilgili belgelere şerh düşüldüğü, Azerbaycan adli makamlar nezdinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde de taşımaya konu makinanın mevcut hasar durum itibariyle kullanılamayacak nitelikte bulunduğu, bu kapsamda tazminata konu emtianın davalı şirkete ait araçlarla ve davalı şirket tarafından taşındığı, taşımaya konu emtiada mevcut olan hasarın taşınma sırasında gerçekleştiği, bilirkişi heyeti tarafından belirlendiği üzere CMR hükümlerine göre davacı tarafın talep edebileceği tazminat miktarının 24.656,80 SDR olduğu ve karar tarihine en yakın tarih itibariyle bir SDR ‘nin karşılığının 5.0477TL olduğu dikkate alınarak davacı tarafın talep edebileceği tazminat miktarının 124.460,00TL olduğu değerlendirilerek, iş bu tazminatın emtiayı taşıyan ve taşıma kapsamında sorumluluğu bulunan davalı şirketten tahsiline karar verilmiş olup; İş bu kararın İstinafı üzerine ve İstinaf kararına karşı Yargıtay nezdindekİ temyiz neticesinde Yargıtay …….. HD …….. esas ……… karar sayılı ilamı ile “davacı tarafın yabancı para borcunun tahsilini talep ettiği, mahkemece taleple bağlı kalınarak talep edilen yabancı para cinsinden değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle” yerel mahkeme kararını bozmuştur.
Toplanan deliller, dosya kapsamı ve Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere, davacı tarafın alacağının Euro üzerinden talep ettiği, mahkememizce SDR üzerinden hesaplanan 124.460-TL alacağın dava tarihindeki kur baz alındığında karşılığının 43.482,51-Euro olduğu, bu miktar alacağın davalıdan tahsili ile fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, 43.482,5l-EURO’nun ödeme tarihindeki TCMB döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine.
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 8.501,72TL ilam harcından peşin alınan 4.892,90TL harcın mahsubu ile bakiye 3.608,82TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 25,20TL Başvuru Harcı, 4.892,90TL Peşin Harç olmak üzere toplam 4.918,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 2.250,00TL bilirkişi ücreti, 240,00TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.490,00TL den kabul red oranına göre hesaplanan 1.081,63TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen 222,90TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 126,07TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 15.773,51TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 19.345,03TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/09/2020

Katip ………
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır