Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/183 E. 2022/652 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/183
KARAR NO : 2022/652

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/02/2020
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 27/02/2020 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; dava dışı …….. Dershanesi ile davalı ……… Eğitim arasında 08/04/2015 tarihinde “……. Lisesi işim hakkının Kullandırılması ile Eğitim İşletim sistemine uygun Bilgi Desteği Verilmesine İlişkin sözleşme” imzalandığını, söz konusu franchise sözleşmesi ile davalı yanın İslanbul ili Bağcılar ilçesinde “…….” markası altında özel okul işletmeciliği yapmaya başladığını, bu kapsamda sözleşmenin 7.3, maddesi uyarınca davalının …….. Dershanesi tarafından yetkilendirlecek yayın kuruluşundan eğitim paketi ve okul kıyafetleri temin etmesi gerektiğini, davalıya okul kıyafeti yapıldığını, ancak davalının faturalara itiraz etlmediği hatde ürün bedetlerini ödemediğini, Bakırköy …….. İcra Müdürlüğünün …….. Esas sayılı icra dosyası üzerinden davalı hakkında 9.468.54TL tutarlı ilamsız icra takibine başlandığını, ancak, davalının ürünleri teslim alarak borçlu olduğunu bilmesine, faturaları tebliğ almasına ve kendisine defdatle uyanda bulunulmasına rağmnen, başlatılmış olan icra takibine sadece takibi durdurmak kastı ve amacı ile itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini belirterek , davanın kabulüne ve haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesinin, davalı yanın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilin cevap dilekçesinde özetle; davacının takibe konu ettiği alacağa ilişkin olarak müvekkilin bir borcu bulunmadığını, davacının dava ve icra takibine konu ettiği alacağa ilişkin hizmeti müvekkiline vermediğini, hizmet verilmediği gibi tanzim edilen faturaların da müvekkiline tebliğ edilmediğini, fatura tebliğ edilmiş olsa dahi hizmetin teslim edildiği veya yerine getirildiğinin ispatı gerektiğini, müvekkilin davacıya ödemesi gereken bir borcunun bulunmadığını, taraflar arasındaki franchise sözleşmesinden kaynaklanan ve müvekkiline tebliğ edilen faturalara ilişkin borçların bonu ve çek ile ödendiğini, davacının bono ve çekleri kabul ederek açıkça borcun yenilendiği iradesini ortaya koyduğunu, borcun yenilenmesi ile önceki borcun sona erdiğini, müvekkil şirketin cari hesap borcu kalmadığını, dolayısıyla davacının dava açmakla hukuki menfaati bulunmadığını, müvekkili tarafından, borç karşılık teslim edilen bono ve çeklerin müvekkili şirkete iade/teslim edildiğine dair her hangi bir bilgi ve belge bulunmadığını, takip talebinde tahsilde tekerür kaydı da bulunmadığından açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı takip dosyası incelenmiş, incelenmesinde alacaklısının……… Okulları A.Ş., borçlusunun ……… Eğitim ve Öğretim Tic. Ltd. Şti. olduğu, 9.468,54TL üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasına SMM bilirkişisinden rapor aldırılmış, SMM bilirkişi ………. tarafından düzenlenen raporlarında özetle; “davacı/alacaklı şirket tarafından, davalı/borçlu şirkete hitaben düzenlenen satış faturalarının e-arşiv faturası niteliğinde olduğu, bu faturalara dayanarak davalı şirketin cari hesap borç bakiyesi olarak 9.468,54-TL borçlu olduğunun kayıt altına alındığı, BA ve BS formları ile ilgili yukanda ayrıntısı açıklanan huşularla ilgili BA ve BS formlarının karşılıklı analizi sonucunda davacı tarafından düzenlenen satış faturalarının davalı şirkete tebliğ edildiği ve her ne kadar davalı tarafından bilirkişi incelemesine ticari defter ve belge sunulmamışsa da, davalı tarafından da bu faturaların alış faturası olarak alındığı ve ticari defterlerine kaydedildiği davalı şirketin BA ve BS formlarının karşılaştırmalı incelenmesinden anlaşılmış olup, ilgili kayıtlarn davacı şirketin, davalıdan olan 9.468,54-TL alacağını doğruladığı tespit edildiğini, davacı şirketin, davalı şirketten 9.468,54-TL asıl alacağının olduğu tespit edildiğini” belirtmiştir.
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin mahkememiz huzurundaki beyanları, dosya arasına alınan Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Mevcut olayımızda davacı taraf talebinde davalı tarafa okul kıyafetleri sattığını, davalı tarafın ücretini ödemediğini beyan etmiştir. Davalı taraf ise davacının verdiği hizmeti ispat etmesi gerektiğini, hizmetin davacı tarafından verilmediğini, davaya konu fatura bedellerinin davacıya ödendiğini beyan etmiştir. Davalı tarafın kendisine verilen süre içerisinde ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacı ticari defterine göre davalının davacıya 9.341,00 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, davalı tarafın da iş bu faturaları BA olarak alış faturası olarak bildirildiği, dolayısıyla hizmetin davacı tarafından davalıya verildiği kabul edilerek mahkememizce davacının ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfı taşıdığı değerlendirilerek, davanın kabulüne, Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 9.468,54TL üzerinden devamına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Alacağın hesaplanabilir ve likit olması sebebiyle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-1-Davanın KABULÜ ile; Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 9.468,54TL üzerinden devamına,
2-9.468,54TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 646,79TL ilam harcından peşin alınan 114,36TL harcın mahsubu ile bakiye 532,43TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen 1.200,00TL bilirkişi ücreti, 74,50TL posta masrafı, 54,40TL başvuru harcı, 114,36TL peşin harç olmak üzere toplam 1.443,26TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/06/2022

Katip …….
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.