Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/901 E. 2020/74 K. 10.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/901 Esas
KARAR NO : 2020/74

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2015
KARAR TARİHİ : 10/02/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 10/02/2020
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacının dilekçesinden özetle; Bakırköy …. ATM nin ….. esas sayılı dosyası ile 19.12.2013 tarihinden geçerli olmak üzere …… konf sanayi ve ticaret ltd şti iflasına karar verildiği iflas tasfiyesi Bakırköy …. İcra müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile yürütüldüğü, Av. ….. ‘n atandığı, şirketin 3. Şahıslardaki alacaklarının tespiti için ticari defterleri üzerinde inceleme yapıldığı, davalı taraf borca ve faize de itiraz ettiği davalı borçlunun haksız, hukuka aykırı ve müvekkilin alacağının tahsilini geciktirmeye yönelik itirazının iptali ile takibin devamına alacağın % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinden özetle; davacı tarafça ikame edilen davanın hukuken herhangi bir geçerliliği, haklılığı bulunmadığını, zira müvekkil şirketin davacı tarafa davaya konu edildiği şekilde bir borcu bulunmamakta olup müvekkil şirket davacı ile iş ilişkisinde oluşan cari borçlarını faturalarına karşılık zamanında ödendiğini, bu bağlamda davanın reddine karar verilmesini ve davacı tarafından girişilen icra takibi haksız ve kötü niyetli olup davacının alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesini talep etmiştir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… Takip sayılı dosyasının celp ve tetkikinde; davacı tarafından davalı aleyhine 24.959,81 TL cari hesap alacağına dayalı olarak icra takibi yaptığı ve davalının süresinde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi …… ‘a tevdi edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 30/12/2016 tarihli raporunda davacı şirketin kendi ticari defterlerine göre dahi davalı taraftan herhangi bir alacağının bulunmadığı, davalı tarafından yapılan ödemelerin davalının kendi cari hesabına yansıtılmadığı için alacak varmış gibi icra takibi yapıldığı, sonuç itibariyle davacı tarafın davalıdan herhangi alacağının bulunmadığı teknik kanaati olarak belirtmiş, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda taraflar arasında mevcut ticari ilişki kapsamında davacı tarafın kendi ticari defterlerine göre bilirkişinin raporuna ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirlediği üzere davacının takip tarihi itibariyle davalıdan herhangi bir alacağının olmadığı, davalı tarafından yapılan ödemelerin farklı bir hesapta kaydedilmiş olması nedeniyle alacak varmış gibi icra takibi yapıldığı, davacı şirketin kendi ticari defterlerinde yer alan kayıtların kendisi yönünden bağlayıcı olduğu, bu nedenlerle davalı tarafın davacıya herhangi bir borcunun bulunmaması nedeniyle açılan davanın reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin ise koşulları oluşmaması nedeniyle keza reddine karar verilmiş, iş bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine İBAM ….HD …. esas ….. karar sayılı ilamıyla “HMK 84.maddesine göre davacı tarafın daha önce iflasına karar verilmiş olması nedeniyle HMK 114.maddesi gereğince davacı taraftan teminat alınması gerektiği, iş bu hususun dava şartı olduğu, bu nedenlerle dava şartı noksanlığı giderildikten sonra esas hakkında karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle yerel mahkeme kararını kaldırmıştır.
İBAM …….HD ……. esas …… karar sayılı kaldırma ilamı kapsamında davacı tarafa 30/12/2019 tarihli oturumda HMK 84/1-b maddesi gereğince dava konusu alacağın %15’i oranında teminat yatırmak üzere 2 haftalık kesin süre verildiği, kesin sürenin hukuki sonuçları hakkında davacı tarafın uyarıldığı, buna rağmen davacı tarafın dava şartı niteliğinde olan teminatı yatırmadığı anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin daha önce iflasına karar verilmiş olması nedeniyle HMK 84/1-b.maddesi gereğince teminat yatırması gerektiği, verilen kesin süreye rağmen teminatın yatırılmadığı, bu nedenlerle davacı tarafından açılan davanın HMK 114/1-ğ ve 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın HMK 114/1-ğ ve 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Peşin alınan 301,46-TL harçtan, 54,50 – TL ilam harcının mahsubu ile, bakiye 246,96-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 3.744,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,

Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.