Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/803 E. 2021/177 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/803 Esas
KARAR NO : 2021/177

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/10/2019
KARAR TARİHİ : 09/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:_
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ……. Gıda İşletme adı altında sebze ve Meyve ticareti yaptığını, davalı borçluya 30.12.2018 tarihinde KDV hariç 8.000 TL değerinde sebze ve meyve sattığım, satmış olduğu ürünleri ….. numaralı ve 30.12.2018 tarihli fatura ile davalıya teslim ettiğini, ancak söz konusu ürünlerin teslim alınmasına rağmen faturaya konu ürünlerin bedelleri müvekkiline ödenmediğini, iş bu nedenle Bakırköy ……. İcra müdürlüğünün ….. E sayılı dosyası ile davalı borçlu aleyhinde iicra takibi başlatıldığını, ve 30.12.2018 tarih …… seri A sıra numaralı faturaya konu alacağın tahsili talep edildiğini, davalı borçlu iş bu icra takibine alacaklı böyle bir borcu bulunmadığı gerekçesi ile, haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ve takibin durmasına sebebiyet verdiğini açıklayarak; asıl alacağı tahsilini geciktiren davalının kötü niyetli olduğunu, borçlu aleyhine asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak kaydı ile icra ve inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davacıya takibe konu edildiği şekilde bir borcunun bulunmadığını, davacının dava dilekçesinde takibe konu alacağının 30.12.2018 tarih ve …… seri numaralı fatura alacak olarak belirtildiğini, ancak söz konusu faturaya ilişkin müvekkilinin bir borcunun bulunmadığını, çünkü müvekkilinin faturada belirtilen ürünlere karşılık gelen bir ürün almadığı gibi, söz konusu fatura müvekkiline tebliğ edilmediğini açıklayarak; müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını söz konusu icra takibine süresi içerisinde itiraz edildiğini açıklayarak; Davacının icra inkar tazminatının reddine herhangi bir geçerliliği olmayan faturaya dayanarak olmayan bir alacağı müvekkilinden talep eden davacının ise takip faturanın %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında satım sözleşmesi ilişkisi bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise davacının satım konusu emtiayı davalıya teslim edip etmediği ve kısmi ödemeler dikkate alındığında davacının bakiye alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde; kök raporda; dava konusu faturanın her iki tarafın da farklı dönemlerde kayıt altına almış olması ve BA BS formlarında bildirilmemesinin çelişkiler yarattığı, davacı tarafın 2017 yılı defterlerini ibraz etmemesi nedeni ile davalı ile 2017 yılında bir cari hesap ilişkisinin bulunup bulunmadığının tespiti yapılamadığı, davacı defterlerine göre davacının 8.080,00 TL alacaklı olduğu, davalı defterlerine göre ise alacağının olmadığı belirtilmiştir. Bunun üzerine alınan ek raporda; davalının dava konusu faturayı sehven 2017 yılına kaydettiği, davalı defterlerinde 2018 yılına ait ödeme kaydı yer alsa da ödeme dekontu vs. olmadığı, davacı defter tasdiklerinin usulüne uygun olduğu, davalı defter kapanış tasdikinin olmadığı belirtilmiştir.
İbraz edilen davacı tarafa ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu ve sahibi lehine delil teşkil ettiği anlaşılmakla bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Dava konusu faturanın her iki tarafın da ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak davalı defterlerinde faturanın 2017 yılına kaydedilmiş olduğu, ödeme kaydı bulunsa da davalı tarafından buna ilişkin belge sunulmadığı, davalı taraf faturadaki ürünleri teslim almadığını ve faturayı teslim alanın çalışan olmadığını belirtmişse de faturanın ticari defter ve belgelerde kayıtlı olduğu görülmüştür. Takibe veya davaya konu faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olması halinde veya davalının bağlı olduğu Vergi Dairesi BA formları ile bildirilmiş olması halinde fatura içeriği malların davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekir. (Y.19. HD. 2015/12329 Esas-2016/6138 Karar ve 2014/11846 Esas ve 15110 Karar sayılı ilamları da bu yöndedir.) Bu nedenle ürünlerin teslim alınmadığı ve teslim alan kişinin çalışan olmadığına yönelik ayrıca araştırma yapılmamıştır.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; alacak ve teslim iddiasının davacı tarafça ispatı gerekmekle bu husus ispatlanmış olup davacı tarafın ticari defter ve belgelerine itibar edilerek davanın kabulüne dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 8.080,00-TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 1.616,00TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 551,94TL ilam harcından peşin alınan 121,00TL harcın ve 44,40TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 386,54TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 700,00TL bilirkişi ücreti, 80,00TL posta masrafı, 44,40TL başvuru harcı, 121,00TL peşin harç, 44,40TL ıslah harcı olmak üzere toplam 989,80TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/03/2021
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.