Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/753 E. 2020/315 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/753 Esas
KARAR NO : 2020/315

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/09/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete ait malların müvekkili şirket tarafından İstanbul’dan yurt dışına havayolu ile taşındığını, bu taşımaya ilişkin kesilen 2 adet konşimentoya ilişkin faturaların davalı tarafından ödenmediğinden bahisle icra takibi başlattıklarını, takip konusu faturaların davalı tarafından ödenmediğinden bahisle icra takibi başlattıklarını, takip konusu faturalarının alıcı ödemeli kargo bedelleri ile ilgili olduğunu davalının borca itiraz ettiğini, vaki itirazın haksız olduğunu bu nedenle davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin böyle bir borcu olmadığını, iki taşımaya ilişkin taşıma ücretlerinin konşimentolardan da görüleceği üzere alıcı ödemeli olarak işaretlendiğini davacının alıcıdan ödeme almadan kendisine karşı takip yapmasının basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne aykırı olduğunu bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini ve %20 oranında tazminat ödenmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; Bakırköy ,…… İcra Dairesinin ……. esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınarak incelenmiş, taşıma alanında uzman bilirkişiden rapor alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taşıma sözleşmesi kapsamında davacının alacağına yönelik başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Somut olayda; taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğu ve emtianın davacı tarafça taşınıp teslim edildiği hususunda ihtilaf bulunmamakla birlikte taşıma belgeleri ile uluslararası hava taşımacılığına ilişkin Montreal sözleşmesi hükümlerine göre taşıma senedindeki kayıp dikkate alındığında davalının taşıma senedinden sorumlu bulunup bulunmadığı hususunun değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davaya konu iki taşımanın da 2018 yılında yapılması nedeniyle; 28 Mayıs 1999 tarihli olan ve ülkemiz açısından 26/03/2011 tarihi itibariyle yürürlüğe giren Montreal Sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Montreal Sözleşmesinin 1/2 maddesi kapsamında da davaya konu taşımalarda hareket yeri ülkesi Türkiye, teslim yeri ABD ve Avusturya olup hem Türkiye hem de diğer iki ülke Montreal Sözleşmesine taraf olduğundan davaya konu uyuşmazlıkta Montreal Sözleşmesi hükümleri uygulanmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda; davanın mevzu olan ihtilafa, konşimentonun = hava yolu taşıma senedinin arka yüzünde yer alan taşıma kurallarının uygulanması gerektiği, anılan taşıma kuralları ile taşıma ücretinin gönderi alıcısı tarafından ödenmemesi durumunda gönderene fatura edileceğinin belirlenmiş olduğu, bununla birlikte taşıma sözleşmesinin davacı şirket ile davalı taşıtan şirket arasında yapıldığı, buna göre, taşıma ücretinin gönderi alıcısı tarafından ödenmemesi durumunda gönderen davalı şirketin taşıma ücretinden sorumluluğunun sözleşmenin nisbiliği ilkesinin bir sonucu olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, sözleşme hükümleri dikkate alınarak, davalı tarafın rapora ilişkin itirazlarının reddi ile hükme ve denetime elverişli bilirkişi raporuna itibar edilmiştir. Buna göre; davada her iki taşımanın gerçekleştiği hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, konşimento = hava yolu taşıma senedinin arkasında yer alan taşıma ücretinin gönderi alıcı tarafından ödenmemesi durumunda gönderenin taşıma ücretinden sorumlu olduğuna ilişkin hükme göre davacı şirketin icra takibine mevzu edilen faturaların karşılığını davalı yandan talep etmekte haklı olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne ilişkin aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ayrıca alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyasına vaki itirazının İPTALİ İLE TAKİBİN DEVAMINA,
2-Asıl alacak olan 12.136,26TL üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 829,02TL ilam harcından peşin alınan 146,58TL harcın mahsubu ile bakiye 682,44TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 750,00TL bilirkişi ücreti, 43,70TL posta masrafı, 44,40TL başvuru harcı, 146,58TL peşin harç, olmak üzere toplam 984,68TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.