Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/737 E. 2022/362 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/737
KARAR NO : 2022/362

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/10/2019
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında, müvekkilinin fatura alacağının bulunduğu, davalı tarafın borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının söz konusu takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve usule aykırı olduğunu ve iptaline karar verilmesini, %’20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yan tarafından keşide edilerek müvekkiline tebliğ edilen bir fatura olmadığını, faturaya konu ettiği malı müvekkile teslim ettiğini/hizmeti ifa ettiğini davacının kanıtlaması gerektiğini, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesini gerektiğini belirterek davanın reddi ile davacının %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyası incelenmiş, incelenmesinde alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, 94.953,14TL üzerinden icra dairesinde ilamsız icra takibi açıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasına SMM bilirkişisinden rapor aldırılmış, SMM bilirkişi ……. tarafından düzenlenen 07/01/2021 tarihli raporda özetle; “Davalı taraf, ticari defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğini, davacı ve davalı taraf arasında karşılıklı mal alımı ve satımı ilişkisi bulunmadığını, davacı ile davalı arasında yazılı olarak düzenlenmiş cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre; davacı taraf davalıya toplam 121.364,29TL tutarında mal satış faturası düzenlemiştir. Ancak, bu malların davalıya teslim edildiğine ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediğini, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre; davacı taraf davalıdan toplam 372.107,35TL tutarında mal alışı yapmıştır. Davacı taraf, davalı tarafin alıcısı (müşterisi) konumunda olduğunu, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre; davacı taraf davalıya toplam 327.400TL tutarında ödeme yapmıştır. Ancak, bu ödemelere ve ödemenin davalı tarafından teslim alındığına ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediğini, davacının ticari defter kayıtlarında davalıya verildiği açıklamasıyla yer alan 148.000TL tutarındaki çekin davalıya teslim edildiğine ve ödendiğine ilişkin herhangi bir belge ibraz edilmediğini, Bakırköy …… İcra Dairesinin ……. E. Sayılı İcra dosyasında davacının davalıdan talep ettiği tutar 76.686,94 TL ve İşlemiş Faiz (Yasal Faiz) 18.266,20TL olmak üzere toplam 94.953,14TL’dir. Takip Talebinde takibin dayanağı olarak belirtilen 28.09.2016 tarihli 76.686,94TL tutarlı fatura icra dosyasında bulunmadığını, bu fatura, incelenmek üzere tarafımıza da ibraz edilmediğini” belirtmiştir.
Tarafların itirazları ve beyanları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor aldırılmış, bilirkişi …….’in düzenlemiş olduğu 09/06/2021 tarihli raporunda özetle; “Davacının icra yoluyla, 26.09.2016 tarihi itibarıyla davalıdan cari hesap alacağı olan 76.686,94TL’yi talep etmiş olduğu ancak, takip talebine Tevdi Edilen senet 28.09.2016 tarihli 76.686,94TL tutarlı Fatura olarak yazıldığı anlaşılmaktadır. Talep edilen tutarlı 28.09.2016 tarihli bir fatura bulunmamaktadır. davacının icra talebinde talep ettiği 76.686,94TL cari hesap alacağının (takip talebi dayanağı cari hesap alacağı olarak değil, 28.09.2016 tarihli 76.686,94TL tutarındaki fatura olarak yazılmıştır) ödenmesi yönünde takdirde bulunursa; davacının davalıdan talep ettiği tutar 76.686,94TL ve İşlemiş Faiz (Yasal Faiz) 18.266,20 TL olmak üzere toplam 94.953,14TL üzerinden icra takibinin devam etmesi uygun olacağını” belirtmiştir.
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin mahkememiz huzurundaki beyanları, dosya arasına alınan Bakırköy … İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davacının takip talebinde dayandığı belge 28/09/2016 tarihli 76.686,94TL bedelli faturadır. Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda; yapılan incelemede 76.686,94TL bedelli faturanın bulunmadığı, davacının takip talebinde ek olarak sunduğu faturaların içerisinde de iş bu faturanın bulunmadığı, davacının davalıdan 76.686,94TL cari hesap alacağının bulunduğu belirtilmiştir.
Yargıtay …… Hukuk Dairesi’nin …. esas, …… karar sayılı ilamında ” Davanın temelini oluşturan icra takibinde 31 adet faturaya dayanılarak alacak talebinde bulunulmuştur. İtirazın iptal davaları takibe sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğundan mahkemece uyuşmazlığın takip ve dava konusu yapılan 31 adet faturalarla sınırlı olarak değerlendirilip çözümlenmesi gerekirken tüm cari hesap ilişkisi inceleme konusu yapılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. ” denmektedir.
İş bu ilam ve mevcut dosyamız bir bütün olarak değerlendirildiğinde; İtirazın iptali davalarının takibe sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğu, davaya konu faturanın ticari defter kayıtlarında bulunmadığı, takibe dayanak teşkil eden belgeler arasında da bulunmadığı, davacının fatura bedeli kadar cari hesap alacağının bulunduğu ancak takibe konu fatura ile sınırlı olarak inceleme yapılabileceğinden davanın reddine, şartları oluşmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 80,70TL ilam harcından peşin alınan 834,86TL harcın mahsubu ile bakiye 754,16TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.769,30TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.