Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/552 E. 2020/446 K. 12.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/552 Esas
KARAR NO : 2020/446

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2014
KARAR TARİHİ : 12/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2020
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile: davacı hastene açıldığı 18/11/2013 tarihinden 20/03/2014 tarihine kadar her türlü tekstil ürünün yıkama işlemini davalı şirketin yaptığını, bu süreç içerisinde müvekkilinin gönderdiği hastane tekstilinin bir kısmının geri dönmediğini, bir kısmının hiç kullanılmayacak halde geri döndüğnü, bir kısmı ise ağır hasarlı olarak geri edildiğini, konuyla ilgili 31 ayrı tutanak tutulduğunu, davalınn sorunu çözeceğini belirtmişse de sorunun dört ay boyunca sürdüğünü, müvekkilinin toplam 25.481 -TL lik zarırının mevcut olduğunu, davalı tarafın Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. numaralı dosyası ile ilmaszı takip yaparak müvekkili şirketten 27.418,89-TL talep ettiğini, yaptıkları itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek 21/11/2013/21/03/2014 tarihleri arasında yapılan çamaşır yıkama işlemleri için herahangi bir borcunun olmadığının tespitine, müvekkiline toplam 25.481’lik yeni birinci kalitede ürünün kaybolması- çöp niteliğinde, kullanılmayacak derecede ağır hasarlı netilekte teslim edildiğinden bahisle 25.481-TL nin sözlü sözleşmenin filil hitam tarihi olan 22/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın yargılama aşamasındaki beyanlarında, davacı tarafın alacağa konu teşkil eden ürünlerin yıkanması sırasında hasara uğradığına ilişkin iddialarının doğru olmadığını, davacı şirket çalışanlarının geçmişe dönük olarak tutanak tuttuklarını, davacı tarafın takip konusu borcu ödememek için mazeret yarattığını, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. Takip sayılı dosyasının celp ve tetkikinde; davalı tarafından davacı aleyhine 27.418,89TL asıl alacak olmak üzere toplam 28.370,04TL üzeriden icra takibi yaptığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyeti …… ile …….’e tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 04.11.2016 havale tarihli raporlarında, taraflara ait ticari defter ve kayıtlara göre davalının davacı taraftan 24.777,88TL asıl alacak olmak üzere alacağı bulunduğunu, davacı tarafın dava konusu yapılan ürünlere ilişkin zarara uğradığı hususuna ilişkin delil bulunmadığını teknik kanaatleri olarak belirtmişler, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi heyeti raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Her ne kadar davacı taraf faturaya konu edilen hastane malzemesinin davalı şirket tarafından yıkanma sırasında ağır hasara uğradığını ve bir kısım malzemenin iade edilmediğinden bahisle toplam 25.481,00TL zararlarının bulunduğundan bahisle takip konusu yapılan alacak yönünden borçlu olmadıklarının tespitini talep etmiş ise de, söz konusu zararın mevcudiyeti konusunda ve zararı ispatlayacak herhangi bir delil dosyaya sunmadıkları, davacı şirket çalışanları tarafından tek taraflı tutulan tutanaklarında iş bu zararın mevcudiyeti konusunda kesin bir delil teşkil etmediği mahkememizce değerlendirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda; taraflar arasında mevcut ticari ilişki ve düzenlenen faturalara kapsamında her iki tarafın ticari defterlerinde yer alan kayıtlara göre davalı tarafın toplam alacak miktarının 24.777,88TL olduğu, iş bu alacağın HMK 222. maddesi gereğince tarafların kendi kayıtlarına göre belirlendiği dikkate alınarak davalının bu miktar alacağının varlığını kabul edilmesi gerektiği, bu miktar dışındaki alacak yönünden davacının davasının kabulüne, davacı tarafın faturaya konu edilen malzemeyle ilgili zarara uğradığı hususunu kanıtlayamadığından bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiş, iş bu kararın istinaf edilmesi üzerine İBAM ……. HD …… esas …… karar sayılı ilamı ile “Taraflar arasında tekstil ürünü yıkama işini konu alan sözlü eser sözleşesi ilişkisi bulunduğu uyuşmazlık dışıdır. Davalı yüklenici iş bedeli alacağının tahsili için davacı aleyhinde takip başlatmış, davacı ise eldeki dava ile borçlu olmadığını ve ayrıca işin ayıplı yapılması ve bazı iadelerin de yapılmaması nedeniyle alacak talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacının alacak talebi isbatlanamadığından reddine, defter incelemesi sonucu alınan bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve iş bu karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı istinafında dava konusu takip dayanağı 2 adet faturanın hesaba katılmadığını ileri sürmüştür. Bilirkişi raporunda, taraf ticari defterlerine göre birbiriyle örtüşen 24.777,88 TL alacak belirlenmiştir. Dosya kapsamından iş bedelinin ihtilaflı olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığına göre, eser sözleşmesinde iş bedelini yüklenici isbatla yükümlüdür. Alacak ise sadece tarafların defter kayıtlarına göre belirlenemez. Alacak miktarı da dikkate alınarak dayanılan delillere göre belirlenmelidir. Faturalar, tek başına işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedelinin miktarını göstermez. Sözleşmenin isbatlanmış olması halinde ve itiraz da edilmemiş ise buna uygun fatura içeriği ile birlikte kabul edilmiş sayılır. O halde, yapılan açıklamalara göre davalının dayandığı deliller toplanarak iş bedeli usulünce belirlendikten sonra, taraf defter kayıtları ve dayanak belgeler de incelenerek sonucuna göre alacak miktarı belirlenmeli ve davacı talebi de aşılmadan alacağa hükmedilmelidir. ” gerekçesiyle yerel mahkeme kararını kaldırmıştır.
İBAM ……. HD. kaldırma kararından sonra dosyaya sunulan deliller kapsamında dosya bilirkişi heyeti tekstil mühendisi ……. ile mali müşavir ……. ‘a tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 31/01/2020 tarihli raporlarında özetle; davacı tarafından incelemeye sunulan ürünlerde yırtık ve lekelerin bulunduğu ancak söz konusu ürünlerin dava konusu yapılan ürünler olup olmadığı hususunda kesin bir delil ve tespitin bulunmadığı, davacı tarafından davalı tarafa kendisine teslim edilen ürünlerle ilgili usulüne uygun ayıp ihbarında bulunduğuna ilişkin delil de sunulmadığı, sonuç itibariyle davalının eksik teslimat ve ayıplı yıkama nedeniyle davacının zarara uğratıldığı hususunun sabit olmadığı, tarafların birbirini teyit eden ticari defterlerine göre davalı tarafın 24.777,88-TL alacağı bulunduğunu teknik kanaatleri olarak belirtmişler mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında mevcut ticari ilişki kapsamında davacıya ait tekstil ürünlerinin davalı şirket tarafından yıkanıp teslim edildiği, tarafların ticari defterlerine göre ve HMK 222.maddesi kapsamında davalı tarafın davacıdan 24.777,88-TL alacağı bulunduğu, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere söz konusu ürünlerin yıkama işleminden sonra davacı tarafa ayıplı olarak teslim edildiği hususunun davacı tarafından kanıtlanamadığı, bu hususta tacir olan taraflar yönünden usulüne uygun ayıp ihbarınında söz konusu olmadığı, ayıp iddiası ile ilgili davacı şirket çalışanlarının tek taraflı tutmuş olduğu tutanaklara da başka bir delille desteklenmediğinden dolayı itibar edilemeyeceği hususları hep birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafın 24.777,88-TL borcu bulunduğu, bakiye kısım yönünden borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davacının, Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. Takip sayılı dosyasında 24.777,88TL asıl alacak olmak üzere borçlu olduğuna, bakiye 2.641,01-TL asıl alacak 951,15-TL işlemiş faiz yönünden BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 245,38TL ilam harcından peşin alınan 458,99TL harcın mahsubu ile bakiye 213,61TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı iade edilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 44,40TL Başvuru Harcı, 245,38TL Peşin Harç olmak üzere toplam 503,39TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 2.400,00TL bilirkişi ücreti, 248,10TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.648,10TL den kabul red oranına göre hesaplanan 335,30TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.716,68TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır