Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/497 E. 2021/488 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/497 Esas
KARAR NO : 2021/488

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2019
KARAR TARİHİ : 08/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; “ …müvekkili …’in hurdacılıkla iştigal ettiğini, dava dışı …. Ltd.Şti.’nde görevli …. ye mal sattığını ve karşılığında …. Bankası …. Şubesine ait ….. no’lu … Yapı Mühendislik San ve Tic.Ltd.Şti keşideli(… Alüminyum- …) adına düzenlenmiş 30/09/2016 tarihli 15.000,00-TL’lik müşteri çekini aldığını, ancak işyerinde saklı tuttuğu sırada henüz ciro etmeden diğer çekleri ile birlikte çalındığını, bu sebeple İstanbul … Asliye Tic.Mah.’nim … E.sayılı dosyasından ödeme yasağı talepli çek iptal davası açtığını, tedbiren ödemeden men yasağı alındığını, kararın bankaya ve keşideciye bildirildiğini, kararı takiben çek bedeli keşideci şirketten istenmişse de keşideci şirketçe ödeme yapılmadığını, prosedür gereği borçlu şirkete İstanbul …. İcra Müd.’nün … E.sayılı dosyasından ilamsız takipte ödeme emri ile icra takibi başlatıldığını, yetki itirazı sonrasında Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….E.sayılı dosyası ile icra takip işlemi yapıldığı, açıklanan nedenlerle; haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalı yanın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Keşidecisi davalı şirket olan, … Alüminyum -… emrine düzenlenen … Bankası A.Ş … şubesine ait 30/09/2016 düzenleme tarihli, 15.000,00TL bedelli çekin yetkili hamilinin davacı olup olmadığı, çekin … tarafından ibraz edildiği dikkate alındığında davalı şirket tarafından yapılan ödemenin yerinde olup olmadığı , yerinde değil ise çek bedelinin davacıya ödenmesinin gerekip gerekmediği noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmış olup dava konusu çekin davacı işletmenin ticari defterlerine kaydedilmediği gibi, davacı işletme ticari defterleri içeriğinde gerek çek keşidecisi davalı … Yapı Mühendislik San.ve Tic. Ltd. Şti. ile gerekse dava konusu çekte l. ciro konumunda olan çek lehtarı … Alüminyum … ile ticari ilişki olduğuna dair kayda rastlanmadığı, dava konusu çekin ne tür bir borç/alacak ilişkisine konu edilerek alındığı tespit edilememiştir. Dava dışı şirketin, davacı şirkete ticari ilişki kapsamında tüm ödemelerini çekler ile yaptığı ancak dava konusu çekin kayıtlarda yer almadığı, dava konusu çekin dava dışı …. Ltd.Şti. kayıtlarında “verilen çekler’ arasında yer almamasına karşın, çek arkasında ….-….” kaydı ile cironun yer aldığı, bu şekli ile dava konusu çekin dava dışı şirket tarafından, davacı işletmeye ödeme aracı olarak verilmiş olma ihtimalini güçlendirmiş olmakla birlikte, tarafların ticari defterleri içeriğinde karşılıklı yapılan incelemede dava konusu tarafların kayıtlarında ‘Verilen çek- alınan çek” olarak kayıtlı olmadığı anlaşılmıştır.
Çekin ödeme aracı olduğu dikkate alınarak mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla verildiğini, karine olarak kabul edilmesi gerektiği, bu bağlamda ispat külfetinin davacı tarafa ait olduğu mahkememizce değerlendirilmiştir.
Muhatabın çeki ibraz eden kişiye geçerli bir ödeme yapabilmesi için bu kişinin çek bedelini tahsil konusunda talep hakkına sahip olması zorunludur. Emre yazılı çeklerde düzgün bir ciro zinciri ile hak sahibi olduğu anlaşılan kişi (yetkili hamil) olması gerekir. TTK’nun 790. Maddesi gereğince cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır düzenlemesi bulunmaktadır.
Buna göre davacının çekin hamili olduğunu ispatlaması gerekir.Ticari defterlerde çek kayıtlı olmadığı gibi son ciranta tarafından da çekin kötüniyetli ele geçirildiğinin tespit edilemediği, soruşturma dosyası olan İstanbul CBS … soruşturma nolu dosyada şüphelinin tespit edilememesi nedeniyle takipsizlik kararı verildiği, dava konusu çekin … tarafından ibraz edildiği, davacı tarafın 18/12/2019 tarihli duruşmadaki beyanında davalının çeki ibraz edene ödediğini belirttiği, söz konusu çek nedeniyle davalının davacıya borcu olduğunun tespit edilemediği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğine dava; davacının elinden rızası dışında çıkan çek nedeniyle keşideci tarafından ödemenin davacıya yapılması gerekirken çekin ibraz edene ödenmesi nedeniyle alacağın tahsili istemine ilişkindir. İbraz eden şahsın ve keşidecinin çeki kötüniyet ve ağır kusurla iktisap edip ödeme yapıldığı hususu sabit olmadığı gibi, çekte ciro silsilesinde bir kopukluk da bulunmamaktadır.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; alacak iddiasının davacı tarafça ispatı gerekmekle bu husus ispatlanamadığından ve davacı tarafından yemin deliline de başvurulmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafın rapora ilişkin itirazlarının da dosya kapsamı, soruşturma dosyası, TTK’nun 790. Maddesi dikkate alınarak reddi ile yeni bilirkişi raporu alınmasının dosyaya yenilik katmayacağı değerlendirilmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın reddine dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 59,30TL ilam harcından peşin alınan 256,17TL harcın mahsubu ile bakiye 196,87 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır