Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/458 E. 2022/1076 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/458
KARAR NO : 2022/1076

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/06/2019
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;“25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7144 sayılı Kanun’un 18 inci maddesi ile “on katı tutarında” ibaresi “dört katı tutarında” olarak “(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir” şeklinde değiştirilmiş olduğunu, Bununla birlikte yine 7144 sayılı Kanun’un 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici Madde 3.uyarınca “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun30.maddesinin beşinci fikrası uyarınca tahakkuk ettirilen, ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibariyle tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30.maddesinde yer alan oranlar uygulanır…” tamamı tahsil edilen alacaklar bakımından işbu değişikliğin uygulanmayacağının da ayrıca belirtilmiş olduğu, Geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait 6001 s.k. m.30/5 hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi üzerine yukarıda esas numarası yazılı icra takip dosyası üzerinden icra takibine girişilmiş olunduğunu, davalının ise, herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle icra takibine itiraz etmiş olduğunu, diğer taraftan geçiş bedelinin ödendiğini ispat yükünün, davalıya ait olup davalının geçiş ücretlerini ödemediğinin de sabit olup; icra takibine itiraz eden davalı borçlunun itirazında haksız olduğunun açıkça anlaşılmakta olduğunu, diğer taraftan alacağın likit olduğunun da görülmekte olduğunu, bu nedenle, davacı lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalarına konu ceza tahakkukunun, ihlalli geçişler sonucu ödenmeyen geçiş ücretlerinin 15 gün içerisinde ödenmemesi sonucu doğmuş olup, 6001 sayılı kanunun m.30/5 hükmü gereğince, bir idari para cezası olmayıp, ifade edilen ilgili kanunu uyarınca doğan, genel hükümler tahtında değerlendirilmesi gereken, özel bir alacak olduğunu, taraflarının hiçbir şekilde tebligat yapma yükümlülüğünün bulunmadığını, 6001 sayılı kanunun m. 30/5 hükmüyle, davacı şirketin tamamen kanuna uygun uygulama yapmış ve geçiş ücretiyle beraber 4 katı tutarındaki ceza tutarını talep etmekte olduğunu, Kanunu bilmemenin mazeret sayılamayacağını, davalı borçlunun köprü geçiş ücretini ödediğini, ispat külfeti altında olduğunu, dava konusu alacağın tebliğ edilmesi gereken bir ceza olmadığını ve 4 katı tutarındaki cezanın ilgili 6001 s.k,’nun m.30/5 hükmü gereği, tahakkuk ettirilmek zorunda olduğuna dair, yüksek mahkeme kararının son derece açık ve net olduğunu, yukarıda açıklanan ve muhkcmece rec’sen gözetilecek nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davalarının kabulü ile, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasında davalının icra takibine itirazının iptaline, icra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplam 32.267,00 TL asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinden önce işlemiş faiz ( 1.050,7/7TD)ve KDV( 189,14 TL) yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, davalı borçlu tarafından icra takibinc haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına, peşin olarak ödenen yargılama giderleri ve harçlarla tespit edilecek avukatlık vekâlet ücretinin davalı borçludan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmesi… “iddia ve taleplerinde bulunmuşlardır, sonuç olarak davalı borçlunun aleyhine başlatılan icra dosyasında asıl alacak, geçiş ücreti ile geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza cklencrek belirlenmişse de, bahse konu yasa gereği asıl alacak içinde yer alan geçiş ücretine ek ceza 4 katına indirilmiş olduğunu, dolayısıyla uyuşmazlık konusu takibe konu alacak miktarında yasa gereği azalma meydana gelmiş olduğunu, davalı, …, … plakalı araçları ile 22.04.2017-18.11.2017 tarihleri arasında ücret ödemeksizin köprü ve otoyol geçişi yapmış olduğunu, bu durumun dava dilekçesi EK-6 olarak sunmuş oldukları CD içerisinde bulunan ücret ödemeksizin geçişe ilişkin kayıtlarda görüleceğini geçiş ücretleri ve bu ücretlere ait 6001 s.k. m.30/5 hükmünün getirdiği yasal cezanın ödenmemesi üzerine yukarıda esas numarası yazılı icra takip dosyası üzerinden icra takibine girişilmiş olunduğunu, davalının ise, herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle icra takibine itiraz etmiş olduğunu, diğer taraftan geçiş bedelinin ödendiğini ispat yükünün, davalıya ait olup, davalının geçiş ücretlerini ödemediğinin de sabit olup; icra takibine itiraz eden davalı borçlunun itirazında haksız olduğunun açıkça anlaşılmakta olduğunu, diğer laraftan alacağın likit olduğunun da görülmekte olduğunu, bu nedenle, davacı lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalarına konu ceza tahakkukunun, ihlalli geçişler sonucu ödenmeyen geçiş ücretlerinin 15 gün içerisinde ödenmemesi sonucu doğmuş olup, 6001 sayılı kanunun m.30/5 hükmü gereğince, bir idari para cezası olmayıp, ifade edilen ilgili kanunu uyarınca doğan, genel hükümler tahtında değerlendirilmesi gereken, özel bir alacak olduğunu, taraflarının hiçbir şekilde tebligat yapma yükümlülüğünün bulunmadığını, 6001 sayılı kanunun m. 30/5 hükmüyle, davacı şirketin tamamen kanuna uygun uygulama yapmış ve geçiş ücretiyle beraber 4 katı tutarındaki ceza tutarını talep etmekte olduğunu, kanunu bilmemenin mazeret sayılamayacağını, davalı borçlunun köprü geçiş ücretini ödediğini, ispat külfeti altında olduğunu, dava konusu alacağın tebliğ edilmesi gereken bir ceza olmadığını ve 4 katı tutarındaki cezanın ilgili 6001 s.k,’nun m.30/5 hükmü gereği, tahakkuk ettirilmek zorunda olduğuna dair, yüksek mahkeme kararının son derece açık ve net olduğunu, yukarıda açıklanan ve muhkcmece re’sen gözetilecek nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davalarının kabulü ile, Büyükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasında davalının icra takibine itirazının iptaline, İcra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplam 32.267,00 TL asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinden önce işlemiş faiz ( 1.050,7/7TD)ve KDV( 189,14 TL) yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına, peşin olarak ödenen yargılama giderleri ve harçlarla tespit edilecek avukatlık vekâlet ücretinin davalı borçludan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “ Davacı tarafın dava dilekçesinde, davacı şirkete ait olan … ve … plakalı araçlar ile 22.04.2017 – 18.11.2017 tarihleri arasında ücret ödemeksizin köprü ve otoyol geçişi yapıldığından bahisle, 7144 sayılı kanunun 18. Maddesi ile 6001 sayılı kanunun 30. Maddesinde yapılan değişiklikle geçiş ücretleri ile birlikte 4 katı tutarındaki alacağın tahsili amacıyla huzurdaki davanın açıldığını belirtilmiş olduklarını, ancak, davalı şirketin böyle bir borcu olmadığından icra takibine itiraz edilmiş olup, huzurdaki davayı da kabul etmediklerini, dilekçe ekinde sunmuş oldukları 14.05.2017 tarihli araç kiralama sözleşmesi incelendiğinde, kiraya veren davalı ile kiralayan dava dışı …. San.Tic.Ltd.Şti. arasında akdedilmiş olan araç kiralama sözleşmesinin 6.3 maddesi gereğinçe … plakalı aracın HGS, OGS giderlerinin dava dışı … Ltd.Şti. tarafından karşılanacağının belirtilmiş olduğu, bu durumda, HGS – OGS ödemeleri davalıya ait olmadığından huzurdaki davanın muhatabının davalı değil, dava dışı aracı kiralayan olduğunu, aracın işleteninin 3. kişi olan dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti. olduğunu, dava konusu aracın belirtilen tarihlerde bu şirkete kiralanmış olup, bu şirketin kiracı sıfatında olduğunu, davalının işleten sıfatı olmaması sebebiyle husumet yöneltilemeyeceğinden davanın reddinin gerekmekte olduğunu, davalı şirkete ait … plakalı araç ile ilgili de davalı şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, fahiş miktardaki cezaların davalıya yükletilmesinin hakkaniyete aykırı olacağını, yukarıda açıklanan ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle; cevap dilekçelerinin ve bir kısım delillerinin dava dosyasına kabulü ile karşı tarafın delillerine ve beyanlarına karşı ek delil sunma ve beyanda bulunma hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, davanın esastan reddine, davanın … San.Tic.Ltd.Şti.ne ihbar edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
…, … plakalı araçların ihlalli geçişi nedeniyle davalı şirketin borcunun bulunup bulunmadığı, OGS-HGS bakiyesinin bulunup bulunmadığı, alacak miktarı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafın davalı şirket aleyhine ilamsız icra takibi açıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken 25.05.2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16.05.2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir.
6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
Kanunun 30. maddesinin, 27.03.2015 tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir.
Davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır. Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya HGS veya OGS sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. OGS ve HGS kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/1124 esas, 2021/347 karar sayılı ilamı)
Davacının özel hukuk hükümlerine tabi ticari şirket olduğu, davacıya, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için farklı hukuki rejim ve usulleri düzenleme yetkisi verildiği, davacının ihlal sebebi ile davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı, ihlalli geçiş halinde geçiş ücretinin mutlaka geçişi izleyen 15 (on beş) gün içerisinde ödenmesi gerektiği, davalıya ait HGS ve OGS bilgilerinin dosyada bulunduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre de araçların belirtilen tarih ve saatlerde davacı tarafından işletilen köprü ve otoyollardan geçtiği sistem kayıtları ve görüntüleri ile sabit olduğu, ödemesiz geçiş tarihinden itibaren davalının HGS bankasına provizyon istekleri gönderildiği ve geçiş ücretlerinin tahsil edilmeye çalışıldığı, fakat davalı tarafça ücretli geçiş noktasından yapılan geçişlere ait ücretler ödenmediği için davacı şirketçe gönderilen provizyon sorgularının yetersiz bakiye ve diğer gerekçelerle reddedildiği, geçiş ücretinin provizyon isteği doğrultusunda tahakkuk ettirilememesinde davacı şirket sisteminden kaynaklanan herhangi bir hata veya aksaklık bulunmadığı, gönderilen OGS-HGS kayıtları incelendiğinde; ödemenin tespit edilemediği, alınan bilirkişi raporu ve ek rapora göre alacağın 32.267,00 TL olarak tespit edildiği, bilirkişi raporunun hükme ve denetime elverişli olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmıştır. Davalı taraf, uzun süreli araç kiralayan malik olduğunu ve zarardan sorumlu olmadığını belirtmişse de bu husus davanın mahiyeti itibariyle tarafların iç ilişkideki sorumluluklarına ilişkin olduğundan husumetinin bulunduğu değerlendirilmiştir.
Ayrıca; icra inkar tazminatı yönünden davacı taraf icra inkar tazminatı talep etmiş olup, YHGK.’nun 17.10.2012 tarih ve … E, … K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek durumda olması gerekip bu koşullar yoksa, likit bir alacaktan söz edilemeyeceğinden ve alacak miktarı bilirkişi raporuyla tespit edildiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Büyükçekmece … .İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazının 32.267,00-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-İcra İnkar tazminatı şartları oluşmadığından buna ilişkin talebin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 2.204,15TL ilam harcından peşin alınan 572,22TL harcın mahsubu ile bakiye 1.631,93TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 44,40TL Başvuru Harcı, 572,22TL Peşin Harç olmak üzere toplam 616,62TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk Asgari Ücret tarifesine göre alınan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.271,15TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Arabuluculuk Asgari Ücret tarifesine göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 48,84TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 1.550,00TL bilirkişi ücreti, 222,00TL posta masrafı, olmak üzere toplam 1.772,00TL den kabul red oranına göre hesaplanan 1.706,42TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davacı üzerine bırakılmasına,
8-Davalı tarafından sarf edilen 40,75TL posta masrafının kabul red oranına göre hesaplanan 1,50TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davalı üzerine bırakılmasına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
10-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.239,91TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
11-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır