Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/919 E. 2020/600 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/919 Esas
KARAR NO : 2020/600

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2018
KARAR TARİHİ : 01/12/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı firmanın davacıdan fatura karşılığı mal aldığı, almış olduğu mal karşılığı faturaların bir kısmını ödemediği için icra takibi başlatıldığı, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile davalı borçlunun %20 oranından az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Dava konusu ticari ilişkide davacının ağır kusuru bulunmakta ve bundan müvekkil şirketin ticari itibarı dahil birçok maddi zararı meydana geldiğini, malların onarım ve işçilik masrafları ve müvekkil şirketin uğramış olduğu zararlar birçok defa davacı yana bildirilmişse de bir sonuç alınamadığını, yapılacak bilirkişi incelemesinde müvekkilin uğramış olduğu zararın çok daha fazla olduğunun açıklığa kavuşacağını, teslim edilen malların kırık ya da kullanılamayacak düzeyde hatalı olduğu, inandırıcılığı bulunmayan ve delillerden yoksun kötü niyetli davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Taraflar arasında satım sözleşmesi ilişkisinin bulunduğu, sözleşme konusu emtianın davalıya teslim edildiği konusunda bir uyuşmazlığın bulunmadığı, uyuşmazlığın davacı tarafından teslim edilen emtianın ayıplı olup olmadığı,ayıplı ise süresinde ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığı, bu kapsamda süresinde ayıp ihbarının yapılmış ise ayıp nedeniyle yapılan iade ve hakkaniyet indirimi dikkate alındığında bakiye alacağın bulunup bulunmadığı varsa miktarı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasının incelenmesinde, Davacı tarafından davalı aleyhine 111.948,52 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu, itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce satıma ilişkin fatura, cari hesap ekstresi, arabuluculuk tutanağı dosyaya konulmuş taraf defterleri ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, ayıp iddiası da bulunmakla heyete cam teknolojisi uzmanı kimya mühendisi bilirkişi eklenerek rapor alınmıştır.
Mali raporda davacı defterlerine göre 111.948,52 TLdavacının alacaklı olduğu, davalı defterlerine göre de davalının 109.960,60 TL borçlu olduğu, davalının davacı tarafından düzenlenen mal teslimine ilişkin düzenlenen sevk irsaliyesine konu malları ihtirazi kayıt koymadan teslim aldığı tespit edilmiştir.
Teknik bilirkişi tarafından sunulan raporda ise ayıplı olduğu ileri sürülen ürünlerin teknik incelemeye sunulmadığı, CD halinde ayıplı ürünlere ilişkin sunulan fotoğraflarda tespit edilen camlarda kullanıma engel olacak düzeyde ve gözle fark edilecek şekilde ( herhangi bir ölçüme gerek kalmaksızın); kenar işleme, laminasyon, montaj aparatı için yapılan delik delmede hatalar görüldüğü ancak bu görsel ve yazışmalardan davaya konu olan miktar ile uyuşup uyuşmadığının tespit edilemediği belirtilmiştir.
Ayıp, aynı cins ve kategoriye giren eşyaya nispetle satılan maldaki değer ve elverişliliği kaldıran veya azaltan noksanlıktır (TBK.m.219). TTK.m.23/c hükmünde ticari satışta maldaki ayıpla ilgili ayıbı ihbar süresi düzenlenmiştir. Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise (aşikar ayıp), alıcı 2 gün içinde ayıbı satıcıya bildirmelidir. Maldaki ayıp açıkça belli değilse (açık ayıp), alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelemeli veya incelettirmeli ve bu inceleme sonunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, bu sürede satıcıya bildirmelidir. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. TBK m. 223’e göre, alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde (gizli ayıp), bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. Maddede belirtilen “hemen” ifadesi dürüstlük kuralı ve halin icapları göz önünde bulundurularak yorumlanmalıdır. Herhalde ayıp ortaya çıkınca fazla vakit geçirmeden ihbar yapılmalıdır. Ayıp ihbarının ayıba karşı sorumluluktan doğan dava için öngörülmüş olan zamanaşımı süresi geçmeden önce yapılmış olması gerekir. TBK m. 231’e göre, “Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.”
Somut olayda; davalı tarafından ayıp ihbarında bulunulduğu, örnekler üzerinde teknik inceleme yapılması mümkün olmamış olup CD halinde ayıplı ürünlere ilişkin sunulan fotoğraflarda tespit edilen camlarda kullanıma engel olacak düzeyde ve gözle fark edilecek şekilde ( herhangi bir ölçüme gerek kalmaksızın); kenar işleme, laminasyon, montaj aparatı için yapılan delik delmede hatalar görüldüğü ancak bu görsel ve yazışmalardan davaya konu olan miktar ile uyuşup uyuşmadığının tespit edilemediği anlaşılmıştır. Ancak ayıp konusunda ispat yükü davalı tarafta olup ayıplı olduğunu iddia ettiği ürünler nedeniyle zararın tespit ettirilmemiş olduğu, bilirkişi incelemesine numune sunulmadığı, ispata yeterli başka bir delilin de dosyada bulunmadığı anlaşılmıştır.
Rapor içerikleri dikkate alınarak yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını gerektiren bir husus olmadığından yeniden bilirkişi incelemesi yapılması talebinin reddine karar verilmiştir.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; ayıp iddiasının davalı tarafça ispatı gerekmekle bu husus ispatlanamadığından, yemin delili için verilen süreye rağmen bu delile de dayanılmadığından davacı tarafın ticari defter ve belgelerine itibar edilerek davanın kabulüne dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Söz konusu alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının KABULÜ ile; davalının Bakırköy…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 111.948,52-TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 22.389,70-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 7.647,20TL ilam harcından peşin alınan 1.346,55TL harcın mahsubu ile bakiye 6.300,65TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.700,00TL bilirkişi ücreti, 83,50TL posta masrafı, 35,90TL başvuru harcı, 1.346,55TL peşin harç olmak üzere toplam 3.165,95TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 14.585,10TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.