Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/916 E. 2020/590 K. 25.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/916 Esas
KARAR NO : 2020/590

DAVA : Alacak (Sözleşmeden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/12/2017
KARAR TARİHİ : 25/11/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 26/11/2020
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 21/12/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı kooperatif arasında 14/04/2016 tarihli inşaatın yapımıyla ilgili sözleşme düzenlendiğini, davalı tarafın haklı bir neden olmaksızın ve hukuka aykırı olarak sözleşmeyi feshettiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik sözleşmenin 8.maddesi gereğince 50.000-TL cezai şart ile sözleşmenin 41.maddesi gereğince 50.000-TL kar mahrumiyeti olmak üzere toplam 100.000-TL’nin haksız fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını, sözleşme gereğince yarım kalan inşaatı tamamlamak üzere davacı tarafın 30 gün içinde inşaata başlaması gerektiğini, davacı tarafın bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Duruşmada dinlenen davacı tanıkları davacı şirketin inşaatta faaliyette bulunabilmesi için inşaat sahasına gittiğinde önceki müteaahhitin karşı koyması ile karşılaştıklarını, taraflar arasında yaşanan olayların karakola intikal ettiğini, yer tesliminin davacı tarafa yapılamadığını maddi olaylara dayalı olarak beyan ve ifade etmişlerdir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti …. ve arkadaşları düzenlemiş oldukları 09/12/2019 tarihli raporlarında sözleşmenin davalı tarafından haklı bir neden olmaksızın feshedildiğinin kabul edilmesi halinde davacı tarafın sözleşmenin 8.maddesi gereğince cezai şart olarak 739.515,18-TL, sözleşmenin 41.maddesi gereğince kar mahrumiyeti olarak 517.660,62-TL talep edebileceğini teknik kanaatleri olarak belirtmişler, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Davacı taraf düzenlenen bilirkişi raporu kapsamında talebini arttırmış ve eksik olan harcı ikmal etmek suretiyle talebi değerlendirilmiştir.
Her ne kadar davalı taraf İBAM’ın kaldırma kararından sonra ıslah yapılamayacağını ve ayrıca zaman aşımı itirazında bulunmuş ise de; İBAM’ın kaldırma kararının göreve ilişkin olduğu, dolayısıyla İBAM kaldırma kararından sonra davacı tarafın ıslah talebinde bulunabileceği, TBK 147/6 maddesi gereğince istemin 5 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğu ve bu sürenin de dolmadığı ve bu kapsamda davalı tarafın ıslaha yönelik itirazlarının yasal dayanağı bulunmadığı mahkememizce değerlendirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; duruşmada dinlenen tanık beyanları ve davacı tarafından düzenlenen ihtarnameler kapsamında davalı tarafından yer tesliminin davacı tarafa fiili olarak yapılamadığı, yer tesliminin yapılamaması nedeniyle davacı tarafın haklı olarak işe başlayamadığı, davalı kooperatifin bu koşullarda sözleşmeyi feshetmesinin haksız olduğu, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye göre haksız fesih nedeniyle davacının sözleşmenin 8.maddesi gereğince bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda hesaplandığı üzere cezai şart olarak 739.515,18-TL, yine sözleşmenin 41.maddesi gereğince 517.660,62-TL kar mahrumiyeti talep edebileceği, TBK 179/2 maddesinin emredici nitelikte olmadığı, tarafların sözleşme serbestisi ilkesi gereğince aralarında farklı düzenleme yapabilecekleri, bu bağlamda davacı tarafın sözleşmenin haksız olarak feshi halinde cezai şart ile birlikte kar mahrumiyeti de talep edebileceği dikkate alınarak davacının davasının ıslah talebi kapsamında kabulüne karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının ıslah talebi kapsamında KABULÜ ile 1.257.175,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, iş bu alacağın 100.000-TL’sine dava tarihi olan 21/12/2017 tarihinden itibaren, bakiye 1.157.175,80-TL’sine ıslah tarihi olan 02/03/2020 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 85.877,62-TL ilam harcından peşin alınan 1.707,75-TL + 19.762,00-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 64.407,87-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 24.766,25-TL (Yargılama gideri ayrıntısı “Tevzide dava açma gideri: 1.743,75-TL, ıslah harcı: 19.762,00-TL tebligat-posta gideri ve bilirkişi ücreti: 3.260,50-TLL”) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 76.801,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/11/2020

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.