Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/852 E. 2019/570 K. 13.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/852 Esas
KARAR NO : 2019/570

DAVA : Alacak (Hisse Senedinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/12/2012
KARAR TARİHİ : 13/05/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 14/05/2019
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı mahkememize sunmuş olduğu 19/12/2012 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının 1956 yılında 6623 sayılı yasa gereğince kurulan 60.000.000-TL sermayeli …… ortaklığına 100-TL sermaye ile ortak olduğunu, 1984 yılında çıkarılan KHK ile Şirketin Kamu İktisadi kuruluşuna dönüştürüldüğünü ve 233 sayılı yasanın 38 son fıkrası gereğince özel kişilerin ticaret kanunundan doğan haklarının saklı olduğunun hüküm altına alındığını, hisse senetlerinin verilmesi ……n istenilmişse de talebin yerine getirilmemesi üzerine pay senedinin aynen iadesi için ……..ve hazine müsteşarlığı aleyhine açılan dava pasif husumet nedeniyle reddolduğunu, ….. Aleyhine dava açılması bildirildiğini, bu nedenle iş bu davanın açıldığını, pay senetlerinin aynen veya bedelinin davalılardan tahsiline mumzan zararın tayinine karar verilmesi istenilmesinin gerektiğini, ….. .almış olduğu hisse senetlerine ait dosyanın istenilerek pay senet bedellerinin tahsiline ve mumzan zararın karşılanmasını ve mağduriyetinin giderilmesini, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı…..vekilinin cevap dilekçesinde; hisse senedi asıllarının dosyaya ibraz edilmesinin dava şartı olduğu, Davanın ….. ait şirket yapısının değişmesinden 28 yıl sonra açıldığını, davanın zaman aşımına uğradığını, Müvekkil idareye husumet yöneltilemeyeceğini, 233 sayılı KHK gereğince ……’nin sermayesinin tamamı devlete ait bir kamu iktisadi teşebbüsüne dönüştürüldüğünü, özel şahıslarının hissedarlık vasfının ortadan kalktığını, 1990 yılında özelleştirilmesine karar verilmekle hisselerinin tamamının müvekkil idareye devredildiğini, 1990 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı gereğince %100 hissenin tamamına ilişkin hissi senetlerinin müvekkili idarece çıkartıldığını ve daha sonra bu hisse senetlerini merkezi kayıt kuruluşu nezdinde kaydileştirildiğini, …… A.O. hisselerenin üçüncül halka arz sonrası İMKB’de işlem görmeye başladığı 25/05/2006 tarihi itibariyle ……’nin kamu tüzel kişiliği statüsünün de sona erdiği savunularak ……. kapsamına alındığı 1990 yılı öncesine ait hissedarlık iddia ve çekişmesinde müvekkili idareye dava yöneltilemeyeceği savunarak husumet yönünden davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …… A.O vekili cevap dilekçesinde; Davalının TTK’nun 397 maddesinin 309 maddeye yaptığı atıf ile zararın öğrenilemsinden itibaren iki yıl ve her halukarda beş yıl içerisinde dava açılması gerektiği, yine BK. 125 (TBK madde 146) maddesi gereğince genel zaman aşımının 10 yıl olduğunu, davacının hissedarlık vasfının 19/11/1984 tarihinde 233 sayılı KHK’nun yürürlüğe giriş tarihinde sona erdiğini, davanın bu tarihten 28 yıl sonra açılması nedeniyle zaman aşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davalının maduriyetine neden olan yasal düzenlemelerin oluşumunda müvekkilinin dahili bir etkisi bulunmadığından müvekkil yönünden pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddini talep etmiştir.
Taraf delilleri toplanmış , dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi kurulundan 19/09/2014 tarihli rapor ile 01/12/2014 tarihli ek rapor alınmıştır. Yapılan yargılamada toplanan ve sunulan deliller iddia ve savunmalar celp olunan belgeler , bilirkişi raporu ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiği davacının davalı tüzel kişilikten geçmiş dönemlerde var olan ortaklığına ilişkin pay senetlerinden kendi hissesine düşenin bugüne kadar yükseldiği değeri ile bedelinin tahsiline ilişkin olduğu , davacının ….. 100,00 TL lik hisseyi 1956 yılında satın aldığı ve davacının 100 TL olan hisse senedi karşılığında davacının ,davalı şirkete ortak olduğu bu durumun 02/03/2001 tarih ve 5070 sayılı …… A.O. yazıları ile de sabit olduğu. Ancak davalı kuruluşun tüzel kişiliğinin 1983 yılında KİT e dönüştürüldüğü ve 1990 yılında özelleştirme kapsamına alındığı, ve …….ı’na devir olunduğu görülmüştür. Her ne kadar davalı kuruluşun geçen zaman içerisinde tüzel kişiliğinin gerek sermaye yapısı gerekse hukuki konumu değişmiş ise de davacının ilk kuruluştaki mülkiyet hakkının korunduğu ve davacının ortaklık haklarının saklı tutulduğu , …… A.O. ana sözleşmesinin geçici 1. Maddesinde de ortakların pay sahipliğinden doğan haklarının saklı tutulduğu ve davacının mevcut pay sahipliğinden dolayı davalı …… A.O lığından alacağının bulunduğu, yapılan güncellemeye göre davacı alacağının 2,07 TL olduğu belirlenerek davacının davasının bu miktar üzerinden kabulüne karar verilmiş, iş bu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay …..HD karar düzeltme aşamasında….. esas ……karar sayılı ilamıyla “şirket paylarının değişik gruplara ayrıldığı sabit olduğuna göre, öncelikle statü değişikliği ya da sermaye arttırımları sırasında davacıya ait payın hangi grup paylar arasında kaldığının tespiti gerekmektedir. Anılan payın hangi grupta kaldığının tespiti için davalı AŞ’nin ana sözleşmesinin ve tüm tadillerinin getirilmesi, gerekirse şirket kayıtları üzerinde inceleme yapılması ve davacının iddia ettiği payın hangi grup paylar içinde bulunduğunun tespitinden sonra söz konusu payın ulaştığı değerin belirlenmesi gerektiği” gerekçesiyle yerel mahkeme kararını bozmuştur.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamı kapsamında Ticaret Sicil Memurluğu ve ……’ye yazılan müzekkerelere verilen cevaplar kapsamında dosya bilirkişi heyeti ….. ve …….’e tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 10/04/2019 tarihli raporlarında “……’nin 09/11/1990 tarihli yeni sermaye yapısı içinde davacı …….’ın maliki olduğu 100-TL’lik davaya konu eski hisse senedinin hangi gruba ait olduğunun kesin olarak tespit edilmesinin mümkün olmadığı, ……’nin cevabi yazısına göre dava konusu senedin yasal düzenlemeler gereğince……. ait A grubu hisseler arasında kaldığının düşünüldüğü, söz konusu 100-TL’lik eski hisse senedinin piyasa değerinin kapitalizasyon değeri yöntemi esas alınarak dava tarihi itibariyle gerçek değerinin 5,27-TL olduğunu” teknik kanaatleri olarak belirtmişler, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının elinde bulunan 100-TL’lik eski hisse senedinin yasal düzenlemeler kapsamında………. ait A grubu hisseler arasında kaldığının muhtemel olduğu, söz konusu hisse senedinin dava tarihi itibariyle TL’den atılan 6 sıfırdan sonra hesaplanan gerçek değerinin 5,27-TL olduğu, iş bu alacağın avans faiziyle birlikte davalı …… ANONİM ORTAKLIĞI’ndan tahsiline, davalı …….aleyhine açılan davanın ise pasif husumet nedeniyle reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından ……. aleyhine açılan davanın pasif husumet nedeniyle REDDİNE,
2-Davacının …… ANONİM ORTAKLIĞI aleyhine açmış olduğu davanın KISMEN KABULÜ ile 5,27-TL’nin dava tarihi olan 19/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 44,40-TL ilam harcından peşin alınan 21,15-TL harcın mahsubu ile bakiye 23,25-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 2.738,40-TL (Yargılama gideri ayrıntısı “Tevzide dava açma gideri: 21,15-TL, tebligat-posta gideri:229,35 -TL, bilirkişi ücreti: 2.000-TL, temyiz masrafları: 487,40-TL) yargılama giderinden, kabul-ret oranına göre 136,92-TL’nin davalı …… ANONİM ORTAKLIĞI”ndan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı…..tarafından yapılan 50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine,
7-Davalı …… ANONİM ORTAKLIĞI tarafından yapılan 50-TL yargılama gideriden kabul-ret oranında göre 47,5-TL’sinin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine,
8-Davalı …… ANONİM ORTAKLIĞI vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 94,73-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine,
9-Davalı…..vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine,
10-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/05/2019

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.