Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/825 E. 2019/1125 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/825 Esas
KARAR NO : 2019/1125

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 31/08/2018
KARAR TARİHİ : 16/10/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 17/10/2019
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili asıl dava yönünden mahkememize sunmuş olduğu 31/08/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirket hissedarı olduğunu, şirkete ait 06/06/2018 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan; faaliyet raporu ve denetçi raporu ile kar-zarar hesaplarının tasdik edilmesine ilişkin, yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerinin ibra edilmesine ilişkin, kar dağıtılmasına ilişkin, yönetim kurulu başkanına 10.000-TL ödenmesine ilişkin ve şirket sermayesinin arttırılmasına ilişkin kararlara usulüne uygun muhalefet ettikleri hususu da dikkate alınarak söz konusu kararların kanuna, şirket ana sözleşmesine ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olduğundan bahisle iptallerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava yönünden davacı vekili Bakırköy ATM’ye sunmuş olduğu 10/10/2018 tarihli dilekçesinde özetle; hissedarı olduğu davalı şirkete ait 06/06/2018 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında 6 nolu kararın oy çokluğuyla alındığını, sermaye arttırımına ilişkin iş bu kararın 06/09/2018 tarih …… sayılı ticaret sicil gazetesinde tescil ve ilan edildiğini, söz konusu kararın kanuna, şirket ana sözleşmesine ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı olması nedeniyle şirket sermayesinin 470.000-TL’den 12.500.000-TL’ye çıkartılmasına ilişkin esas sözleşmenin sermaye ve pay senetleri nev’i başlıklı 6.maddesinin tadil edilmesi kararının feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bakırköy …ATM …. – …… EK sayılı ilamıyla birleştirme kararı vermiş ve yargılamaya mahkememizin …. esas sayılı dava dosyası üzerinden devam olunmuştur.
Davalı taraf asıl ve birleşen dava yönünden dosyaya sunmuş olduğu cevap dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını, sermaye arttırımının şirketin muaccel olan borcu nedeniyle zorunluluk arz ettiğini, diğer kararlar yönünden iptal nedeni olarak somut delil sunulmadığını, ayrıca kararlara usulüne uygun olarak muhalefet edilmediğini, bu bağlamda asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı şirkete ait sicil kaydının celp ve tetkikinde şirket merkezinin mahkememiz yargı sınırları içinde bulunduğu, bu bağlamda mahkememizin yetkili ve görevli olduğu, davacının hissedar olarak genel kurul kararlarının iptali için süresinde dava açtığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyeti …..ve arkadaşlarına tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 13/02/2019 havale tarihli kök rapor ile 26/09/2019 havale tarihli ek raporlarında özetle; dava konusu şirketin inşaat sektöründe faaliyet gösterdiğini, firma ortaklarının sermaye artışına nakden katkıda bulunmuş olmaları nedeniyle firmanın mali yapısını daha güçlü olduğunu gösterdiğini, firma ortaklık yapısı irdelendiğinde ortakların hisse paylarına ilişkin herhangi bir değişiklik olmadığını, zorunlu olmamakla birlikte 2017 yılına ait karın da sermayeye ilave edilebileceğinin, bu bağlamda sermaye artışının 11.445.105,69-TL’si iç kaynaklardan 548.894,31-TL’si nakit olarak karşılanması mümkün iken sadece 7.250.000-TL’sinin iç kaynaklardan kalan 4.780.000-TL’nin nakit olarak sermaye artışı olarak karar altına alınmasını mahkemenin taktirine bıraktıklarını teknik kanaatleri olarak belirtmişlerdir.
Her ne kadar davacı taraf asıl ve birleşen dava yönünden 06/06/2018 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan 2-3-4-5-6-7 nolu kararların iptalini talep etmiş ise de; 2 nolu gündem maddesinde herhangi bir oylama yapılmadığı gibi alınan bir kararın da bulunmadığı, 3 nolu karar yönünden usulüne uygun muhalefet şerhi bulunmakla birlikte kararın iptali için gerekli somut herhangi bir delil mevcut olmadığı, bilirkişi raporunda da kararın iptalini gerektirir herhangi bir tespitin yapılmadığı, 4 nolu kararda usulüne uygun muhalefet şerhi bulunduğu yönetim kurulu başkanı olan …’nın olumsuz oy kapsamında ibra edilmediği, ibra edilen yönetim kurulu üyesi ile denetçinin ibra edilmesinde ise herhangi bir usulsüzlüğün mevcut olmadığı, 5-6 ve 7 nolu kararlar yönünden davacı tarafın olumsuz oy kullanmakla birlikte usulüne uygun muhalefet şerhinin söz konusu olmadığı, nitekim 5 ve 7 nolu kararlar yönünden herhangi bir muhalefet şerhinin bulunmadığı, 6 nolu sermaye artışına ilişkin karar yönünden ise; davacı tarafın daha karar alınmadan önce aykırı görüş beyan ettiği, bu şekildeki muhalefet durumunun öneriye karşı olup kararın alınmasından sonra yapılmış bir karşı çıkmanın (muhalefetin) bulunmadığı, Yargıtayın yerleşmiş içtihatlarına göre müzakere sırasındaki aykırı görüşlerin muhalefet şerhi olarak kabul edilemeyeceği, bu bağlamda karar alındıktan sonra muhalefet şerhinin tutanağa geçirilmesi veya ayrı bir dilekçe ile divan başkanlığına sunulması gerektiği (Yargıtay 11.HD 2017/3253 – 7015 EK sayılı ilamında da belirtildiği üzere), bu nedenlerle 5-6 ve 7 nolu kararlar yönünden usulüne uygun muhalefet şerhi bulunmaması nedeniyle söz konusu kararların TTK 446/1-a maddesi gereğince iptali istenemeyeceği mahkememizce değerlendirilmiştir.

Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; asıl ve birleşen dava yönünden davacı tarafından ortağı olduğu şirkete ait 06/06/2018 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararlar yönünden yukarıda kısaca izah edildiği üzere 5-6 ve 7 nolu kararlar bakımından kanunun ön gördüğü usulde muhalefet şerhi bulunmadığından iş bu kararların TTK 446/1-a maddesi gereğince iptalinin istenemeyeceği, 2 nolu gündem maddesinde herhangi bir oylama yapılmadığı ve karar da alınmadığından iptal edilecek bir hususun bulunmadığı, 3 nolu karar yönünden şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, dosyaya sunulan denetçi raporuyla bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporun şirketin mali ve finansal yapısıyla ilgili tespitlerin birbiriyle örtüştüğü, bu bağlamda iptali gerektirir somut bir neden ve delilin bulunmadığı, 4 nolu karar yönünden yönetim kurulu başkanının davacı tarafın muhalefet oyu kapsamında ibra edilmediği, ibra edilen yönetim kurulu üyesi ve denetim kurulu üyesinin ibrasına ilişkin kararda herhangi bir usulsüzlüğün bulunmadığı hususları hep birlikte değerlendirildiğinde davacı tarafından davalı aleyhine açılan asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 44,40-TL ilam harcından peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
6-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 44,40-TL ilam harcından peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/10/2019

Başkan … ¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye … ¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.