Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/815 E. 2020/166 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/815 Esas
KARAR NO : 2020/166

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2018
KARAR TARİHİ : 03/03/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin keşidecisi olduğu çek yapraklarının şirket yetkilisi ……..’a Üsküdar da bulunan evinde 23/02/2018 tarihinde başka eşyaları ile birlikte çalındığını, buna ilişkin olarak kolluk kuvvetlerine ihbarda bulunduğunu, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nda …….. soruşturma sayılı dosyasında yapılan incelemede 5 kişinin hırsızlık olayını gerçekleştirdiğinin belirlendiğini, çalınan emtia arasında …….. Bankası A.Ş ……. Şubesi’nde hesaba bağlı bulunan ……. seri nolu çekinde bulunduğunu, çekle ilgili Cumhuriyet Savcılığınca ödeme yasağı verildiğini, boş çek yaprağının müvekkilinden çalındıktan sonra 23.300TL bedelli olarak düzenlenerek piyasaya sürüldüğünü, çekin davalı ……. A.Ş tarafından takasa ibraz edildiğini ancak savcılığın ödeme yasağı kararı ile ödenmediğini, soruşturmanın devam ettiğini buna rağmen çekin davalı tarafından İstanbul …….. İcra Müdürlüğünün …….. esas sayılı dosyasında kötü niyetli olarak takibe konu edildiğini, çalınan boş çek yaprağının kötü niyetli kişilerce doldurulması nedeniyle müvekkil şirket yetkilisinin çekte imzasının bulunulmadığının ileri sürerek, çekin ödenmesinin tedbiren durdurulmasına, çek nedeni ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, çekin müvekkiline iadesine ve %20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …….. A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin, çeki 6361 sayılı kanuna uygun şekilde tüm yükümlülüklerini yerine getirerek iktisap ettiğini, çekin fatura ve belgeleri ile birlikte iktisap ettiğini, bu nedenle bu tür defilerin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, davacının keşidecisi olduğu çekin boş olarak çalındıktan sonra doldurulduğu ve çekteki imzanın davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
Davacı taraf menfi tespit isteminin yanında istirdat isteminde bulunmuş ise de davacının çekin keşidecisi olduğu, imzaların bağımsızlığı ilkesi gereğince keşideciden sonraki çek borcundan sorumlu olacağı dikkate alındığında istirdat talebinin yerinde olmadığı esasen davacı vekilinin de 26/11/2019 tarihli oturumda istirdat taleplerinin bulunmadığını, müvekkilinin çek nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Mahkememizce soruşturma evrakları ile takip dosyası getirtilmiştir. Dosyada bulunan çek suretinin incelenmesinde, keşidecesinin davacı …….. San. Tic. LTD. ŞTİ. Olan ……. Şubesi’ne ait ……. seri nolu 23.3000,00 TL bedelli çekin ……. Ltd. Şti. Emrine keşide edildiği, bu kişi tarafından ciro yoluyla …….. Makine Ltd. Şti.’ne onun tarafından da davalı…….. A.Ş’ye ciro edildiği anlaşılmıştır.
İmza mutlak defi olup, imza çekin asli unsurudur. Bu nedenle çek borçlusunun çekten sorumlu olabilmesi için keşideci ve ciranta imzasının ilgili kişinin eli ürünü olması gerekmektedir. Mahkememizce yapılan incelemede davacı şirketin yetkilisinin …….. olduğu, şirketin son tescilinin 31/10/2016 tarihinde yapıldığı, görülmüştür. Bu nedenle mahkememizce şirket yetkilisin imza örnekleri ile uygulamaya esas imzaların getirtilerek keşideci imzasının davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olup olmadığı araştırılmıştır. Bu kapsamda düzenleme tarihinden önceki Havsa Noterliği’nin 20/08/2015 tarihli imza aslı …… şubelerinden getirtilen imza asılları bilirkişi tarafından incelenmiştir.
Grafoloji bilirkişi tarafından 11/11/2019 tarihli raporda; laboratuvar ortamında optik cihazlar ve aletler yardımıyla yapılan inceleme sonucu çekteki keşideci imzasının davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığı bildirilmiştir. Alınan raporun hüküm kurmaya yeterli olduğu, davalı tarafça soyut olarak çek koçanındaki tüm çeklerin getirtilerek imzalarının araştırılmasının talebinin yerinde olmadığı zira bu imza ile düzenlenmiş ve ödenmiş çeklerin bulunması halinde bu çek yönünden ödemeden kaçınmanını iyi niyet kurallarına aykırı olmasına rağmen davalı tarafça somut olarak bu imza ile ödenmiş bir çekin bulunduğu savunulmaksızın tüm çeklerin incelenmesinin talep edilmesi HMK’nın 25 ve davamı maddelerinde düzenlenen yargılama ilkelerine aykırı olup mahkememizce bu şekilde genel bir inceleme yapılamayacağı sonucuna varılarak araştırma yapılmamıştır.
İmza mutlak defi olup tüm çek alacaklılarına karşı ileri sürülebileceğinden davacının takip konusu çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, çekte başka borçlunun bulunması ve imzaların imzaların istiklali prensibi gereğince çekin istirdadı talebinin yerinde olmadığı, esasen keşideci olan davacının böyle bir talepte bulunamayacağı ve 26/11/2019 tarihli oturumda da istirdat talebinin bulunulmadığının belirtilmesi karşısında istirdatla ilgili karar verilmesine yer olmadığına, ibraz eden davalının ciranta olması nedeniyle takibin kötü niyetli olduğu kabul edilemeyeceğinden kötü niyet tazminatının reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; davacının keşidecisi davacı ……. Makinaları San Tic ve Ltd Şti olan …….. Bankası ……. şubesine ait 24/08/2018 keşide tarihli 23.300,00TL bedelli ……. seri nolu çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, davacının keşideci olduğu gözetilerek istirdat talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 1.591,62TL ilam harcından peşin alınan 397,91TL harcın mahsubu ile bakiye 1.193,71TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen 650,00TL bilirkişi ücreti, 172,00TL posta masrafı, 35,90TL başvuru harcı, 397,91TL peşin harç, olmak üzere toplam 1.255,81TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.495,00TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/03/2020

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim ……
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.