Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/774 E. 2019/178 K. 18.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/774 Esas
KARAR NO : 2019/178

DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı)
DAVA TARİHİ : 07/08/2018
KARAR TARİHİ : 18/02/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 07/08/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; donatanı müvekkil şirket olan …. Adalarına kayıtlı…. isimli geminin 31/12/2007 tarihinde …. limanındayken Kocaeli Liman Müdürlüğünce şüphe üzerine haksız bağlanması, Kocaeli …. Sulh Ceza Mahkemesinin…Değişik iş sayılı kararı ile haksız el konulduğu, Kocaeli …. Ağır Ceza Mahkemesinin ….Esas sayılı dosyası ile haksız el koymanın devamına karar verilerek devam eden yargılama sırasında, bir takım haksız, hukuka ve kanunlara aykırı ve muvazaalı işlemler ile sanki menkul mal hükmünde görülüp müvekkil aktifinden çıkartılmaya çalışılan icra dosyasındaki tasarrufların ve bunların dışındaki tüm diğer işlem ve tasarrufların iptali ile bu sırada kötüniyetli 3. Kişilere devir ve temlik edilmesinin engellenmesi amacıyla HMK 389/1 maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı verilerek ilgili Liman Dairesi Başkanlığı’na bildirilmesine ve hali hazır da Derince Limanında açıkta bulunan ve donatanı Kocaeli Liman Müdürlüğünde müvekkil şirket olarak gözüken geminin buunduğu yer itibariyle kazaya da sebebiyet verebileceğinden müvekkil şirket yetkilisi veya vekalet ile yetkilendirilmiş avukatına teslim edilerek kendi uhdesinde bulunan bir tersane veya yere çekilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu 17/10/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının hiçbir dayanağı olmayan ve kesinleşmiş mahkeme kararları ile bertaraf edilmiş iddialarının geçerli bir yanı bulunmadığını, yabancı tüzel kişi olan davacının teminat göstermesinin zorunlu olduğunu, davacının icra durdurulmasına yönelik herhangi bir tedbir talebinde bulunmadığı halde, salt özellikle geminin kendilerine teslimi yönünde tedbir talebinde bulunmaları da gemiyi teslim aldıktan sonra davayı konusuz bırakmak olduğunun aşikar olduğunu belirterek, davacının geminin mülkiyetine ve teslimine ilişkin daha önce aleyhine verilmiş ve kesinleşmiş mahkeme kararlarına rağmen kötüniyetli ve koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir taleplerinn reddine, zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazlar doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava,donatanının davacı şirket olduğu Marshall Adalarına kayıtlı … isimli gemi hakkında bir takım tasarrufların iptaline yönelik bulunmakta olup, Davanın açıklanan bu niteliğine göre, uyuşmazlığın çözümünde TTK’nın deniz ticaretine ilişkin hükümlerinin uygulanması zorunludur. Bu durumu değerlendirme görevi de Denizcilik İhtisas Mahkemesine aittir.
6762 sayılı Türk Ticaret Yasası’nın 4. maddesine eklenen fıkrada, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığı’nca, bu Yasa’nın dördüncü kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin -donatan, gemi vs- ihtilaflara bakmak ve asliye derecesinde olmak üzere denizcilik ihtisas mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin yargı çevresinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği düzenlenmiştir. Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatlı ticaret mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisidir. Denizcilik İhtisas Mahkemesi’nin görev alanın tayininde davanın değeri önemli olmayıp, uyuşmazlığın deniz ticaretinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı esas alınır. Görev hususu re’sen ve davanın her aşamasında incelenmesi gereken hususlardan olup; somut olayda, dava tarihinde, özel mahkeme olan İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesi görevli olduğundan, genel mahkeme olarak davaya bakan mahkemece, açıklanan düzenleme gereğince, görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-HMK 4/1-a maddesi uyarınca Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-HMK 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İSTANBUL …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE(Deniz İhtisas Mahkemesinin görevli olması nedeniyle) gönderilmesine,
3-HMK 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,

Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
18/02/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.