Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/741 E. 2019/1353 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/741 Esas
KARAR NO : 2019/1353

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/07/2018
KARAR TARİHİ : 18/12/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin cari hesap alacağının tahsili amacıyla Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı dosyasında başlattığı takibe vaki itirazın, haksız olduğunu, taraflar arasında akdedilen inşaat malzemeleri satış sözleşmesi kapsamında 25/10/2016 keşide tarihli ….. çek nolu 75.000TL meblağlı çekin davalı tarafından tahsil edildiği, düzenlen faturalar dikkate alındığında toplam 3 adet mal teslimine ilişkin fatura miktarının mahsubu sonrası müvekkilini bakiye 7.316TL asıl alacağı ile 1.058,92TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 8.374,92TL borcunun bulunduğunu, ihtara rağmen borcun ödenmediğini, cevabi ihtarda başkaca firmalara kesilen faturaların bulunduğunun savunulduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; takibe yönelik itirazın haklı olduğunu, takipte faizin başlangıç tarihinin gösterilmediğini, takibe dayanak yapılan cari hesap ekstresinin tek başına delil olarak değerlendirilemeyeceğini, davacının ihtarına karşılık cevabı ihtarname düzenlendiğini, ihtarda 47.919TL’nin talep edilmesine karşılık takipte 7.316TL asıl alacak istendiğini, alacak nedeni olarak gösterilen nedenlerin gerçeği yansıtmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap ve ihtardan kaynaklı 20.316,00TL asıl alacak 1.058,92TL işlemiş faizin tahsili amacıyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin 07/06/2018 tarihinde tebliği üzerinde süresinde, 07/06/2018 tarihinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu, dava ve itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından keşide edilen, Beyoğlu …… Noterliğinin 27/04/2018 tarih ….. yevmiye nolu ihtari ile satım sözleşmesi kapsamında davacıya 75.000,00 TL meblağlı avans çeki verildiği, tahsil edilen çek karşlığı 27.081TL tutarında emtia teslim edildiği, fazladan tahsil edilen 47.919,00 TL’nin 7 gün içerisinde iadesi gerektiği bildirilmiştir. Davalı taraf Büyükçekmece …… Noterliğinin 09/05/2018 tarih …..yevmiye nolu ihtarını keşide ederek, 27.081,00TL fatura dışında 20/09/2016 tarihi, 20.473,00TL bedelli fatura ile 18/07/2016 tarihli 20.130,00TL bedelli faturalarında bulunduğu belirtilerek davacı talebinin yerinde olmadığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava, ticari satım sözleşmesi kapsamında davacı tarafından davalıya verilen ve davalı tarafından tahsil edildiği anlaşılan çek bedelinin fazla kısmının istirdadı istemine ilişkindir. Çek kural olarak muaccel bir borcun tasfiyesi amacıyla verilir. Bunun dışında çekin bir temel ilişki kapsamında avans niteliğinde verildiğinin kanıtlanması yükümlülüğü iddia eden davacıya aittir. Somut olayda davalı taraf çeki satım sözleşmesi kapsamında aldığını ve satım konusu emtianının tamamının davacıya teslim edildiğini savunmuş olup bu durumda çekin avans niteliğinde verildiiği, davalı yanca kabul edildiğinden çek bedeli olan 75.000TL bedelli emtianınya teslim edildiğinin kanıtlama yükü davalıdadır.
Mahkememizce tarafların sözleşmeye ilişkin fatura ve belgeleri sunması için süre verilmiş olup, davalı yanca 09/07/2016 tarihli ….. sıra numaralı 4.130,00TL bedelli fatura sunulmuş, bu fatura içeriği emtianın da davacıya teslim edildiği savunulmuştur.
75.000,00TL bedelli çek bedelinin tahsil edildiği sabit olup bu hususta çek sureti ve banka cevabi yazısı dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce her iki tarafın ticari defter ve belgeleri üzerindeL bedelli çek ile bu çeke ilişkin teslim edilen emtianın çek bedeline uyumlu olup olmadığı konusunda mali müşavir bilirkişi görevlendirilerek inceleme yapılmıştır. Mali müşavir bilirkişi tarafından ibraz edilen 22/10/2018 tarihli kök raporda her iki tarafın ticari defterlerinin incelendiği, davacının ticari defterlerinde kapanış tasdiki bulunmadığı, yevmiye defterine göre 67.684,80TL borç bulunduğu halde envanter defterine göre 47.554,00TL alacak bulunduğu davalı defterlerine göre ise alacağın, 71.814,00TL olduğu belirlenmiştir. 75.000TL bedelli çekin davalı tarafından tahsil edilmesi halinde davalı defterlerine göre davacının 3.185,20TL alacaklı olduğu belirlenmiştir. Rapordaki belirlemelere göre çekin her iki tarafın muhasebe kayıtlarında yer almadığı, davacı defterlerinde 67.684,80TL’lik 3 fatura davalı defterlerinde ise 78.814,80TL’lik 4 adet faturanın kayıtlı olduğu belirlenmiştir.
….. Bankası’nın 25/10/2016 tarihli işlem tarihli dekontuna göre 25/10/2016 keşide tarihli …… nolu çek bedelinin davalı tarafça tahsil edildiği sabittir. Davacı defterlerinde 3 faturanın davalı defterlerinde ise 4 faturanın kayıtlı olduğu, uyuşmazlığın yukarıda incelenen 09/07/2016 tarihli 4.130,00TL davalı faturasının davacı defterlerinde kayıtlı olmamasından uyuşmazlığın kaynaklandığı, görülmüştür. Bu durumda dava konusu fatura içeriği emtianın davalı tarafından davacıya teslim edildiğini, davalı tarafça kanıtlanması gerekmektedir. Davalı taraf fatura içeriği emtianın davacı çalışanı ……’e teslim ettiğinin 26/06/2019 tarihli UYAP sistemi üzerinden gönderilen dilekçe ile savunulmuş, sevk irsaliyesi sunulmuştur.
Mahkememizce SGK’ya yazılan yazı cevabında davacının …… isimli çalışanın bulunmadığı anlaşılmıştır. Sözleşme konusu emtianın davalıya teslim edildiğnii usulüne uygun yazılı deil ile kanıtlanmamış olması nedeniyle davalının cevap dilekçesinde bulunulan yemin delili hatırlatılmış davacı şirket yetkilisi tarafından son oturumda yemin eda edilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalardan anlaşılacağı üzerine taraflar arasında satım sözleşmesi kapksamında davacı tarafında davalıya avans niteliğinde 75.000TL bedelli çek verildiği, çekin davalı tarafından tahsil edildiği sabittir. İncelenen usulüne uygun davalı defterlerine göre 4 adet fatura içeriği toplam 71.814,80TL emtia teslim edilmiş ancak davalı defterinde kayıtlı olan 4.130TL’lik faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olmadığı anlaşılmıştır. Davalı taraf fatura ve sevk irsaliyesini sunmuş emtianın davacı çalışan ……’e teslim edildiğini savunmuştur. Yapılan incelemede davacının bu isimde bir çalışanı veya yetklisi bulunmadığı görülmüş, davalı tarafından teklif edilen yemini davacı yetkilisi eda etmiştir. Bu durumda davacının 7.316,00TL bedelli emtiayı teslim almadığı sabit olup davalı tarafından fazladan tahsil edilen bu miktarın istirdadı gerekir. Bilirkişi raporda miktarda oluşan temerrüt ile takip tarihi arasındaki 27 gün için %9.75 oranı üzerinden 22.97TL avans faizi hesaplamış ise de takipte %9 oranında yasal faiz talep edilmesi nedeniyle mahkememizce yapılan hesaplamaya göre temerrüt tarihi olan 09/05/2018 ile takip tarihi olan 05/06/2018 tarihleri arasındaki 27 günlük süre için işlemiş faizin 20,00TL olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalının 7.316,00TL asıl alacak 20,00TL işlemiş faize yönelik itirazının iptaleni, alacak likit olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
0Mahkememizce, satım konusu emtianın davalıya teslim edilip edilmediği ile bu kapsamda bakiye davacı alacağının belirlenmesi amacıyla tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir bilirkişi görevlendirilerek inceleme yapılmasına karar verilmiştir. Davalı yan, usulüne uygun ihtara rağmen ticari defter ve belgelerini incelemek üzere ibraz etmemiştir. Bilirkişi taraflından, dosya kapsamındaki deliller ile davacı yanın ticari defterlerinin incelenmesi sonucu ibraz edilen 30/09/2019 havale tarihli raporun incelenmesinde; usulüne uygun düzenlenen davacı defterlerinde satım konusu faturaların kayıtlı olduğu, taraflar arasındaki satım ilişkisinde diğer faturalırın da davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, teslim edilen emtia karşılığı düzenlenen 3 adet fatura bedeli olan toplam 3.426,40 TL’nin ödendiği, bakiye fatuların ödenmediği, davacı alacağının 11.610,92TL olduğu, belirlenmiştir.
Raporun tebliği üzerine davalı taraf rapora itiraz ederek ticaret ilişkisi kapsamında düzenlenen 5 adet fatura altındaki imzaların müvekkili çalışanlarına ait olup olmadığı, hususnda imza incelemesi yapılması talep etmiştir. Dosyada bulunan sevk irsaliyelerinin inclenmesinde emtianın 10/02/2018 tarihli sevk irsaliyesi ile davacı çalışanına teslim edildiği, aynı şekilde 27/03/2018, 26/03/2018, 13/03/2018 tarihli faturaların davacı çalışanına teslim edildiği, 26/02/2018 tarihli faturanın başka bir çalışana tebliğ edildiği sabittir. Mahkememizce yapılan incelemede, bir kısım faturaların ödenmiş olduğu dikkate alındığında, faturalardaki teslim alan imzalarının benzer olduğu görülmüş, davalı tarafın açıkça imza inkarı bulunmadığı, genel olarak, fatura altındaki imzalarının davalı çalışanlarına ait olup olmadığının tespitinin istendiği görüldüğünden mahkememizce grafoloji bilirkişi incemesi yapılmasına gerek görülmemiştir.
Ticari defterlerin ispat gücü Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin 23/01/2017 tarih …. esas, ….. karar sayılı ilamında etraflı şekilde değerlendirilmiş olup usulüne uygun ihtara rağmen davalının ticari defterlerini ibraz etmemesi, faturalarda teslim alanın imzasının bulunması, ve açık şekilde teslim alanının imzasının inkar edilmemesi ve bir kısım faturaların ödendiği de dikkate alındığında, belirtilen ilam kapsamında teslim olgusunun gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava, satım sözleşmesinden kaynaklı bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki satım sözleşmesinde davacının sözleşme konusu emtiayı davalıya teslim ettiği, mahkememizce yapılan değerlendirme, fatura, sevk irsaliyesi ve bilirkişi raporu ile sabittir. Davalının yaptığı kısmi ödemelerin mahsubu sonrası bakiye alacağın ödenmediği, anlaşılmakla davacının kabulüne, davalı itirazının iptaline, satım sözleşmesinden kaynaklı, faturaya bağlı alacağın likit olması nedeniyle hükmedilen alacağın %20 si orannıda icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile; davalının Büyükçekmece …. icra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 7.316,00TL asıl alacak ve 20,00TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.336,00TL üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak yıllık %9 ve değişen oranlarda yasal faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 1.467,20TL icra inkarın tazminatının, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 499,75TL ilam harcından peşin alınan 143,03TL harcın mahsubu ile bakiye 356,72TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 40,00TL posta masrafı, 35,90TL Başvuru Harcı, 143,03TL Peşin Harç, toplamı olan 1.018,93TL den kabul red oranına göre hesaplanan 890,09TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen herhangi bir masraf bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.058,92TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/12/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.