Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/684 E. 2018/1028 K. 18.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/684 Esas
KARAR NO : 2018/1028

DAVA : Tazminat (Yurtiçi Hava Taşımacılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/07/2018
KARAR TARİHİ : 18/09/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili 11/07/2018 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin 4 günlük Fransa saatleri için davalıya ait uçak ile 25.01.2018 tarihinde İstanbul’dan Fransa’ya gittiklerini, varma Havalimanın’da gezi için hazırlanan ve davalı şirkete teslim edilen kendileri ve çocuklarına ait özel eşya ve giysilerinin bulunduğu bavullarının kaybolduğunu öğrendiklerini yabancı bir ülkede yabancı bir ülkede yanlarında çocukları olduğu halde kış mevsiminde kişisel eşyalarından mahrum şekilde kaldıklarını bu nedenle partililerinin programladıkları şekilde yapamadıklarını, eşyaların kaybolması nedeni ile yeniden alışveriş yapmak zorunda kaldıklarını bu nedenle 3.000,00-EURO ek masraf yaptıklarını kaybolan eşyaların 20.000,00-TL değerinde olduklarını, meydana gelen olayın programlanan tatilin yapılamaması nedeni ile manevi zarara da neden olduğunu ileri sürerek şimdilik 1.000,00-TL tazminat ile 20.000,00-TL manevi tazminatın faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; şikayet konusu ile ilgili olarak müvekkili şirketin 2.000,00-TL ödeme teklifinin kabul edilmediğini, müvekkilinin bagajlarının kaybı ve geç tesliminin önlenmesi konusunda azami çaba sarf ettiğini belirtilen değerdeki ekipmanların bedel mukabili ekstra özenle taşınması gerekirken davacılar tarafından sıradan bagaj olarak taşıttırıldığını, müvekkilinin sorumluluğunun sınırlı olduğunu, manevi tazminat talebinin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmisini istemiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE: Dava, hava yolu taşımasında zayi olan bagaj nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacıların herhangi bir mesleki neden ile seyyahet etmedikleri, seyahatin tüketici işlemi kapsamında değerlendirilmesi gereken tatile ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Bir uyuşmazlığın tüketici uyuşmazlığı niteliğinde olması için taraflardan birinin tüketici, taraflardan birinin profesyonel satıcı(sağlayıcı) ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın bir tüketici işleminden kaynaklanıyor olması gerekmektedir. Somut olayda davacı dosya kapsamıyla gerçek kişi tüketici, davalı taşıma şirketinin profesyonel sağlayıcı olduğu ve mesleki amaçla yapılmadığı anlaşılan yolcu taşıma işinin de bir tüketici işlemi olduğu tartışmadan uzaktır. ( Istanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 07.09.2018 tarih ve 2018/1439 E – 2018/1027 K. Sayılı kararı)
6100 Sayılı HMK.nun 1.maddesinde mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenlendiği, göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirtilmiştir. 28/05/2014 tarihinde 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girmiştir. Anılan kanun her türlü tüketici işlemiyle tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Kanunun 3/1-d maddesinde hizmetin tanımı yapılmış olup, bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan ya da yapılması taahhüt edilen mal sağlama dışındaki her türlü tüketici işleminin konusunu oluşturduğu açıklanmıştır. 3/1-k maddesinde tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade ettiği tanımlanmıştır. Aynı kanunun 73.maddesinde Tüketici Mahkemelerinin görev alanı belirlenmiş, buna göre tüketici işlemleriyle tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemeleri görevlidir. 6502 Sayılı Kanunun 83/2 maddesinde “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez. ” düzenlemesiyle Tüketici Mahkemelerinin görev alanı genişletilmiştir.
Eldeki davada dava yeni Tüketici Kanunu yürürlüğe girdikten sonra açılmış olup, davalı tüketici olduğu gibi hukuki ilişki tüketici işlemi niteliğinde taşıma sözleşmesinden kaynaklanmıştır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 12. Hukuk Dairesi’nin 14/09/2017 gün 2017/441 esas 462 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, işlemin bir tarafının profesyonel sağlayıcı diğer tarafın tüketici olduğu, davacının yolculuğunun herhangi bir mesleki veya ticari faaliyetten kaynaklanmadığından, görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. HMK.nun 114/1-c maddesinde görev dava şartı olduğundan HMK.’nın 138.madde gereğince öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verilmesi mümkün olduğundan göreve ilişkin dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Bakırköy Tüketici Mahkemesi olduğuna ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/09/2018

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır