Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/502 E. 2018/991 K. 11.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/502 Esas
KARAR NO : 2018/991

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/05/2018
KARAR TARİHİ : 11/09/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 16/05/2018 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili arasında 3568 sayılı serbest muhasebeci mali müşavirlik ve yeminli mali amüşavirlik kanuni ile ikinci mevzuat uyarınca 2017 yılını kapsayan hizmet sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkilinin sözleşme konusu hizmeti yerine getirmesine rağmen bir yıllık hizmet bedeli olan 5.412,00TL’nin ihtara rağmen ödenmemesi üzerine Bakırköy … İCra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında başlatılan takibe vaki itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, ve icra inkar tazminatına karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 2017 yılını kapsayan hizmet sözleşmesi bulunmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen sözleşmenin davacı yanca tek taraflı düzenlendiğini 2016 dönemi için karşılıklı imzalanan sözleşme bedelini ödendiğini, davacının 09/2017 dönemine ait KDV ve muhtasar beyannamelerini süresinde bildirmemesi nedeniyle beyanname verme yükümlülüğünün alınarak 10/2017 döneminden itibaren başka bir meslek mensubu ile çalışıldığını, davacının sorumluluğunu yerine getirmemesi nedeniyle müvekkiline öze usulsüzlük cezası düzenlendiğini savunarak davanın usul ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE: Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın itirazın iptaline istemine ilişkindir. Mahkememizce yapılan araştırmada davacının tacir olmadığı anlaşılmıştır. Ticaret mahkemeleri görevi TTK.’nın 4. Maddesinde düzenlenmiş olup, anılan madde uyarınca her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklı uyuşmazlık ve çekişmesiz yargı işleri olarak düzenlenmiştir. Davacı yan, tacir olmadığından uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan kaynaklandığı söylenemez. Diğer yandan bir kısım dava ve işlerin tarafların tacir olup / olmadığına bakılmaksızın ticaret mahkemelerince görüleceği TTK.’nın 4. Maddesinde düzenlenmiş olup, hizmet sözleşmesi anılan sözleşme tipleri arasında bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkememiz dava konusunda uyuşmazlığa bakma konusunda görevli olmayıp, uyuşmazlığa bakma görevinin asliye hukuk mahkemesinin görevi aittir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmesi dahi yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerektiğinden mahkememizce göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usul yönünden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile HMK 114/1-c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/09/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır