Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/468 E. 2019/461 K. 17.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/468 Esas
KARAR NO : 2019/461

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/05/2018
KARAR TARİHİ : 17/04/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 18/04/2019
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 08/05/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı ……. LTD ŞTİ arasında 26/01/2015 tarihli genel kredi sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmede diğer davalıların müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaları bulunduğunu, kullanılan krediyle ilgili müvekkili banka tarafından davalı ……’ın yakın akrabalarına ait iki adet taşınmaz üzerine ipotek konulduğunun, kredinin teminatı olan ipoteklerle ilgili taşınmaz maliklerinin eşleri tarafından aile konutu olduğu gerekçesiyle davalar açıldığını, davalardan birinin kendileri lehine sonuçlandığını, diğer davanın da halen derdest olduğunu, bu kapsamda davalı tarafın sözleşmeye aykırı davranarak kredinin teminatsız kalmasına sebebiyet verdiğini, müvekkili bankanın kullanılan krediyle ilgili ödenmeyen borç kapsamında Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün…… takip sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalıların haklı bir neden olmaksızın takibe itiraz ettiklerini, bu nedenlerle davalıların haksız itirazının iptaliyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar mahkememize sunmuş oldukları 28/05/2018 tarihli cevap dilekçesi ve davalı ……’ın duruşmalardaki beyanlarında; davacı bankadan kredi kullandıkları hususunun doğru olduğunu, takibe konu borcun miktarına itirazları olmadığını, ancak kullanılan krediyle ilgili yeniden yapılandırma hakkında yararlandıklarını, yapılandırma kapsamında borcu düzenli olarak öderken icra takibi yapıldığını, daha sonra ekonomik kriz nedeniyle yapılandırma kapsamında borcu ödeyemediklerini, borcun ödenmemesinde herhangi bir kötü niyetlerinin bulunmadığını, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyeti…… ile ……..ye tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 14/01/2018 tarihli raporlarında özetle; “kredi borçluları ipotek vermiş olmakla ipotek tesis edenlerin eşlerini aile konutu iddiasını ileri süremeyeceklerini de taahhüt ettiklerinden verilen bu taahhüt aile konutu iddiasıyla ipoteklerin geçersizliği ileri sürülerek dava açılmış olması nedeniyle sözleşmenin ihlal edildiğini, bu kapsamda davacı tarafın sözleşmeyi haklı olarak feshetmiş olduğunu kabul edilmesi gerektiğini” teknik kanaatleri olarak belirtmişler, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı banka tarafından davalı tarafa kullandırılan kredi kapsamında ödenmeyen borçla ilgili icra takibi yapıldığı, davalıların kredi borcunu teminat altına alan ipoteğe konu taşınmazlarla ilgili aile konutu kapsamında açmış oldukları davalar nedeniyle kredinin ipotek anlamında teminatsız kaldığı, kullandırılan kredinin teminatsız kalması durumunda davacı bankanın kredi sözleşmesini feshetmesinde haklı olduğu, davalı tarafın takibe konu borç miktarıyla ilgili herhangi bir itirazı bulunmadığı hususu dikkate alındığında icra takibine yönelik haksız itirazın iptaline, ancak davacı tarafın icra inkar tazminat isteminin ise, sözleşmenin davacı tarafından haklı feshedilip edilmediği hususunun yargılama sonucunda belirlendiği dikkate alındığında likit olan alacağın varlığından söz edilemeyeceği ve bu nedenlerle reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sabit görülen davacının davasının KABULÜNE, davalıların, Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün…… takip sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynı alacak üzerinden aynı koşullarda devamına,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin alacağın likit olmaması ve yargılama sonucunda belirlenmiş olması nedeniyle REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 32.624,58-TL ilam harcından peşin alınan 5.768,17-TL harcın mahsubu ile bakiye 26.856,41-TL harcın davalılardan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 7.595,77-TL (Yargılama gideri ayrıntısı “Tevzide dava açma gideri: 5.809,27-TL, tebligat-posta gideri: 286,50-TL, bilirkişi ücreti: 1.500,00-TL”) yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 33.053,84-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/04/2019

Başkan …. ¸e-imzalıdır
Üye ….
¸e-imzalıdır
Üye ….
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.