Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/434 E. 2019/192 K. 20.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/434 Esas
KARAR NO : 2019/192

DAVA : İtirazın İptali (Elektrik Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2018
KARAR TARİHİ : 20/02/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Elektrik Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen 27/02/2009 tarihli abonelik sözleşmesi uyarınca davalı tarafça … tesisat numarasıyla kurulu ticarethane de elektrik enerjisi kullanıldığını, müvekkilince elektrik kaloriferlerinin yönetmeliği uyarınca hesaplanan 2.202,40TL asıl alacak, takip tarihine kadar işlemiş 49,33TL gecikme faizi ve 8,88TL KDV’nin ödenmemesi üzerine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….Esas sayılı dosyasında vaki itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça şirket yetkilisinin tüm mirasçıları aleyhine takip başlatılmış olup, şirket yetkilisinin 19/10/2015 tarihinde vefat etmesi üzerine, şirketin mirasçılardan …. adına devir ve tescil edildiğini, şirket merkezinin değiştirilmesi nedeniyle 29/02/2016 tarihinde davacı şirketin Bayrampaşa şubesine başvurularak tahliye dilekçesi verildiğini, borcun bulunmaması üzerine elektriğin kesilerek sayacın mühürlendiğini, fatura borcunun 17/03/2016 tarihinde banka hesabından tahsil edildiğini, kalan miktarın güvence bedelinden mahsup edilmek suretiyle ödendiğini, bu işlemlerden bir yıl sonra 19/11/2014 – 19/01/2015 tarihli fatura nedeniyle alacak istenmesi üzerine borca itiraz edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:Dava dilekçesi, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün ..Esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı… vs.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün….Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davacı şirketin 14/12/2017 tarihinde başlattığı ilamsız takipte 2.202,40TL Asıl alacak, 49,33TL gecikme faizi ve 8,88TL KDV olmak üzere toplam 2.260,61TL talep edildiği, alacağın dayanağı olarak ”27/10/2017 son ödeme tarihli faturanın ” gösterildiği, ödeme emrinin Davalı-borçluya tebliğ üzerine süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu, itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 17/05/2018 tarihli dilekçesinde, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin 07/03/2016 tarihinde sona erdiğini, ancak davalının kullanım dönemi olan 2014/11 ile 2015/01 dönemleri arasında fatura tahakkuku gerçekleştirilmediğini, bu nedenle yerin tahliye edilmesine rağmen bu miktarın ödenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Mahkememizce Elektrik Mühendisi bilirkişiden alınan raporun incelenmesinde; dava konusu faturaların eksik tüketim dönemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili bilirkişi raporuna itiraz etmiş olup, mahkememizce ek rapor alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğin de dava elektrik tüketim nedeniyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin 07/03/2016 tarihinde sona erdiği, davacının tüm fatura borçlarının davalıdan tahsil etmek suretiyle bir kısım fatura borcunun güvence bedelinden tahsil ederek sözleşme konusu sayacı mühürlediği, bu tarihten sonra davalının herhangi bir kullanımı bulunmadığı sabittir. Davacı taraf tüketim döneminde düzenlenmeyen fatura borçları nedeniyle ek tahakkuk yapıldığını belirtmiş ise de, bilirkişi raporunda eksik tüketime ilişkin laboratuvar sonucuna göre dava konusu faturaların düzenlendiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar bilirkişi raporunda alacağın varlığı belirlenmiş ise de, taraflar arasındaki sözleşmenin sona ermesinden sonra tarafların hak ve borçlarına karşılıklı tasfiye ederek sözleşme ilişkisinin fiili ve hukuken sonlandırılmış olmasının ibra niteliğinde olduğu kabul edilmiştir. Diğer yandan faturaların eksik tüketim fark bedeli olarak düzenlendiğinin kabulü halinde de önceki dönem faturaları dikkate alındığında davalının kaçak elektrik tüketimi bulunmadığı, tüketimlerin birbirine yakın olduğu anlaşılmakla; bu halde dahil talebin kabul edilemeyeceği anlaşılmakla, sabit görülmeyen davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacı sabit görülmeyen davasının reddine,
2-Takip haksız olmasına rağmen kötü niyetli olmadığından davalının tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 44,40TL ilam harcından peşin alınan 38,61TL harcın mahsubu ile bakiye 5,79TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.260,61TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/02/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.