Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/355 E. 2019/625 K. 21.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/355 Esas
KARAR NO : 2019/625

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 05/04/2018
KARAR TARİHİ : 21/05/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından Özel İşyeri Paket Sigorta Poliçesi ile sigorta örtüsüne alınmış olan sigortalı ….Ltd.Şti’nin iş yerinde 04/11/2017 tarihinde kimliği belirsiz kişilerce hırsızlık yapıldığını, ilgili zabıtaca yapılan araştırmada, iş yerinin kepenginin zorlandığı, kapı ve aksamının zedelenerek iş yerinin açıldığının belirlendiğini, soyulduğunu, davalı şirketin, iş yerinin bulunduğu iş merkezinin güvenliğini sağlayan şirket olduğunu, hırsızlık olayının güvenlik önlemlerinin yeterli olmamasından kaynaklandığını, güvenliğin aidat toplayan davalı tarafından istihdam edilen güvenlik görevlileriyle sağlandığını, yapılan inceleme sonucu 26/12/2017 tarihinden 95.246,00 TL tazminatın sigortalıya ödenerek haklarına halef olunduğunu ileri sürerek, 95.246,00 TL ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin halen yapı kooperatifi olarak devam ettiğini, işletme kooperatifine dönüşmediğini, ana sözleşme gereği hizmetin yerine getirildiğini, güvenlik hizmetinin kapsamının toplu yapı yönetim planının 10/5-3.maddesinde koruma ve caydırma olarak belirlendiğini, ancak site içinde yaklaşık 7200 adet iş yeri bulunduğunu, ticaret merkezinin resmi tatiller harici 06:00 ile 21:00 arası kamuya açık olan günde binlerce insanın ziyaret ettiği büyük çaplı iş yeri sitesi olduğunu, saat 21 sonrası işe sitenin kamuya ve ticarete kapatılarak sadece 11 nolu kapıdan giriş çıkış yapıldığını, bu saatten sonra güvenlik görevlilerinin genel olarak hırsızlık ve benzeri rizikolara karşı devriye atarak görev yaptıklarını, site yönetim planın ve uygulamada, bu büyüklükteki bir iş yerinin güvenliğinin sağlanmasının mümkün olmadığının kiracı ve iş yeri sahiplerine bildirildiğini, hiç bir iş yerine yazılı veya sözlü güvence verilmediği gibi, alarm ve benzeri güvenlik önlemlerinin alınması konusunda tavsiye ve uyarılarda bulunulduğunu, olayın oluş şekliyle davalının kusurunun bulunmadığı savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Mahkememizce, hasar dosyası, ekspertiz raporu ve ödeme belgeleri getirtilmiştir. Dava dışı sigortalı …Ltd.Şti’ne ait İSTOÇ’da bulunan kuruyemiş dükkanındaki demirbaş ve emtea hırsızlık rizkolarına karşı 10/11/2016 başlangıç tarihli bir yıl süreli iş yeri paket sigorta poliçesi ile sigorta örtüsü altına alınmıştır. Sigortalı iş yerinde 4/11/2017 tarihinde kapının zorlanarak açılması suretiyle hırsızlık yapılmıştır. Dosyada bulunan ekspertiz raporunun incelenmesinden; iş yerinde güvenlik görevlisi istihdam edilmediği, alarmın devreden çıkarıldığı, kamera sisteminin yetersiz olduğu, iş yerinin girişindeki kepengin zorlandığı, alüminyum kapının dil kısmının zorlanarak hırsızlığın havanın karanlık olduğu saatlerde gerçekleştirildiği anlaşılmıştır. Hırsızlık sonucu zayi olan emtia bedeli 26/12/2017 tarihli makbuzla sigortalıya ödenmiştir.
Dava ihtiyari mali sorumluluk sigortası kapsamında yapılan ödemenin rücuan tahsili istemine ilişkindir. Makbuz karşılığı sigortalısının ödeme yapan davacı TTK ‘nın ilgili hükümleri gereğince sigortalının haklarına talep olmuştur. Mahkememizce rücu alacağın belirlenmesi amacıyla, aralarında kusur bilirkişisinin de bulunduğu bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. 16/01/2019 tarihli raporun incelenemsinde; kooperatif ana sözleşmesinde sitenin güvenlik hizmetlerinin sağlanmasının da bulunduğu, bu kapsamda 5188 sayılı Kanun kapsamında 24 saat süreyle üç vardiya şeklinde güvenlik görevlisi çalıştırıldığı, bu kapsamda sitede dükkan sahibi olanların 30.09.2009 tarihli uyarı yazısı ile uyarılarak, bireysel güvenlik önlemlerinin alınması, güvenlik sisteminin kurularak telefonlara yönlendirilmesinin ve kapıların sağlamlaştırılmasının talep edildiği, hırsızlık olayının saat 18:21 de meydana geldiği, çalınan emtianın değerinin ödemeye uygun olduğu, sigortalının %70 oranında, davalının ise %30 oranında kusurlu olduğunun değerlendirildiği görülmüştür.
Taraf vekilleri kusur oranına yönelik itirazda bulunmuş, mahkememizce kusur bilirkişisinden taraf vekillerinin itirazlarını karşılar 18/04/2019 tarihli ek rapor alınmıştır. Davacı vekili, ek rapordaki kusur oranına yönelik itirazda bulunmuş olup, bilirkişi kurulunca yapılan tespit ve taraflarca sunulan delilerden, belirlenen kusur oranının yeterli olup olmadığının mahkememizce değerlendirilmesinin mümkün olması nedeniyle yeniden rapor alınmamıştır
Dava dışı sigortalının, davalı kooperatifin ortak veya kiracısı olarak, davalı yanca işletilen sitede iş yeri işletmektedir. Davalı kooperatifin anasözleşmesinde, sitenin inşaatının yanı sıra ortak ve kullanıcıların iş yerlerinin temizlik, güvenlik gibi ortak hizmetlerinin yürütülmesi de üstlenilmiş, bu nedenle aidat toplanmıştır. Esasen, davalı yanca üç vardiya halinde güvenlik görevlisi istihdam edilmesi de, toplanan aidat karşılığı anasözleşme ile üstlenilen güvenlik hizmetinin yerine getirilmeye çalışıldığının kanıtıdır. Ana sözleşme ile üstlenilen ve karşılığında aidat toplanan hizmette kusur bulunması halinde davalının kusuru oranında zarardan sorumlu tutulması gerekmektedir. Mahkememizce, alınan asıl ve ek raporda sigortalının %70 oranında, davalının ise %30 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir. Taraflarca kök rapora, davacı vekilince ek raporda kusur oranı bakımından itiraz edilmiş ise de mahkememizce, belirlenen kusur oranı yerinde bulunarak hükme esas alınmıştır. Şöyle ki; davalı, aralarında sigortalı iş yerinin de bulunduğu binlerce bağımsız bölümden oluşan ve birçok giriş çıkış kapısı olan İSTOÇ ticaret merkezinin işletmecisi olup, hırsızlık olaylarının engellenmesi amacıyla imkan dahilinde güvenlikçi istihdam ederek ve uyarılarda bulunarak güvenlik önlemi almaya çalışmaktadır. Olayın, meydana gelmesinde yeterli önlemlerin alınmaması, hırsızlık faillerinin siteye giriş çıkışının önlenmesi konusunda yeterli özenin gösterilmemesi nedeniyle davalı kusurludur. Davacı ise, kooperatif yönetiminin uyarıları ve hayatın olağan akışına göre alması gereken güvenlik önlemlerini almamış, iş yerinde bulunan alarmı devre dışı bırakmış ve kapıyı son derece esnek ve dayanıksız bir madde olan alüminyumdan seçerek hırsızlık olayının meydana gelmesini kolaylaştırdığından mahkememizce %70 oranında kusurlu kabul edilmiştir. Bu durumda, sigorta şirketince ödenen bedelin, ödeme tarihininden itibaren avans faiziyle birlikte kusuru oranında, haksız fiil sorumlusuna rücu edebileceği sonucuna varılarak, davalının %30 oranındaki kusuruna denk gelen 28.573,06 TL’nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline fazlaya ilişkin istemin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile 28.573,06TL’nin 26/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 1.951,82TL ilam harcından peşin alınan 1.626,57TL harcın mahsubu ile bakiye 325,25TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 3.200,00TL bilirkişi ücreti, 117,50TL posta masrafı, 35,90TL Başvuru Harcı, 1.626,57TL Peşin Harç, ücreti toplamı olan 4.979,97TL den kabul red oranına göre hesaplanan 1.493,95TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu hususta karar vermeye yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.428,76TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.684,02TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra ardan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.