Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/271 E. 2019/1004 K. 20.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/271 Esas
KARAR NO : 2019/1004

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2017
KARAR TARİHİ : 20/09/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 16.10.2015 tarihli bir alım satım sözleşmesi olduğunu, sözleşmenin konusu davalı mülkiyetindeki kapak makinasının alımı olduğunu, müvekkil şirket tarafından davalı tarafa satım bedeli peşinatı olarak 28.10.2015 tarihinde 75.000,00 € defaten ödendiğini, geri kalan bedelin teslim ile birlikte ödeneceği de taraflar arasında kararlaştırıldığını, belirtilen bu hususlar taraflarca kabul ve ikrar edilmiş olup uyuşmazlık dışı olduğunu, Ancak; taraflar arasındaki bahse konu sözleşme nihayete ermemiş davalı tarafça makina 2015 yılı sonuna hatta 2016 nın ilk aylarına kadar kendi faaliyet konusu ile ilgili olarak kendi kullanımında tutulduğunu, müvekkil makinayı fiyatı ve teslime hazır olmasından dolayı tercih etmiş ve anlaşma uyarınca da peşinatı derhal ödediğini, ancak davalı tarafça satıma konu makina, yerine ikame edeceği yeni makinası gelmeden teslim edilmediğini, teslim süreci Şubat 2016 tarihlerine kadar sürüncemede bırakıldığını, davalı tarafın; makina hemen teslim edilecek olmasına rağmen, makinanın ve kalıbın kontratlı işleri olması nedeniyle teslimatın bu işler sonunda yapabileceği söylenerek ilk akde uygun davranmayan taraf olduğunu, davalı satıma konu makinayı teslim etmesi gereken Kasım ayı sonunda kendi siparişleri için bir fiil kullanıldığını, davalı tarafça makinanın teslime hazır edilmeksizin kullanıldığı bu sürede davalı taraf satıma konu makina yerine aldığı yeni makinasının kendilerine ulaşması için teslimi kötü niyetli olarak geciktirmiş ve kendilerinin üretim kapasitesinde bir azalma olmaması için sözleşme konusu edimini ifade geciktiğini, müvekkili tarafından Mayıs 2016 da ödenen peşinatın iadesi istenmek zorunda kalındığını, ancak davalı tarafça türlü bahaneler üretilerek bedel iadesinden kaçınıldığından fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; müvekkili şirket tarafından 28.10.2015 tarihinde davalı şirkete ödenen 75.000,00 €’nun şimdilik 5.000,00€’sunun temerrüt tarihi olan 11.11.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak iadesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından 28.10,2015 tarihinde müvekkile ödenen 75.000 EURO ‘nun dava tarihi itibari ile 5000 EURO ‘su, mütemerrit olduğumuz iddiası ile 11.11.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile müvekkilden işbu dava İle talep edilmiş olup aşağıda gerekçeleri arz olduğu üzere haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın usul ve esastan reddine, davacının ödeme tarihi esas alındığında alacak iddiasının zamanaşımına uğramış olduğu sabit olmakla işbu davanın zamanaşımı sebebi ile reddine karar verilmesini, davacı tarafından dava dilekçesinde de belirtildiği gibi 75000 euroluk ödemenin 29.10.2015 tarihinde yapıldığını, dava tarihi itibari ile 1 yıllık hak düşümü süresi sona ermiş olduğundan işbu davanın hak düşümünden reddi gerektiği, davaların ikamesinde genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olması nedeniyle mahkememizin yetkisini kabul etmeyerek itiraz ettiklerini, bu davanın konusu taraflar arasındaki mal alım satımından kaynaklanan satış bedelinin iadesi olmakla ve iadeye esas bedel davacı tarafından da dava dilekçesinde açıkça beyan edildiğini ve davacının müvekkile yolladığı bedel olan 75000 euro olmakla davacının talebine esas olan miktar belirli olup davanın belirsiz alacak davası olarak ikamesi mümkün olmadığından davanın usulden reddine, davacı ile satış görüşmelerinin 28.05.2015 gününden başladığını peşinat ödemesinin 29.10.2015 tarihinde yapıldığını ve en son 04.11.2016 da makinenin alınmayacağı bedelin iadesi istemi tekraren beyan edildiğini, müvekkilinin hiç bir kusuru olmaksızın Ekim 2015 ten Ekim 2016 ya kadar geçen 1 yıllık süreçte ( ki görüşmelerin başladığı tarih dikkate alınır ise bu süre yaklaşık 1.5 yıldır] piyasa koşulları ve ekonomik konjoktür negatif değiştiğinden alıcılar azalmış ve fiyatlar düştüğünü, zarar ziyanları talep hakkımız saklı kalmak kaydı ile söz konusu gerçekleşmeyen satış işleminden dolayı müvekkilinin zararları ; geçen süreçte satış bedelinin düşmesinden dolayı 75.000 EURO, lokma setleri yaptırılması masrafları, sökme- takma ve numune üretimlerinden dolayı 1340 EURO ve 59.750 TL olmak üzere ve toplam 76.340 EURO ve S9.7S0 TL olduğunu, davacının talep ettiği numune üretimi için 840 Euro hammadde + 250 TL İşçilik +200 TL elektrik gideri yapılmış yine satış sürecinde davacının müvekkilden talep ettiği kesme makinesi için numune gönderimi için 500 Euro daha masraf yapıldığını, müvekkilinin en son Beyoğlu …… Noterliğinin 21.11-2016 gün ve …. yevmiyeli ihtarı İle davacı ihtarlarını ve iade talebini özetlenen gerekçe ve oluşan zararı sebebi ile kabul etmediğini beyan etmiş ve oluşan zararlarını (fazlaya ilişkin dava ve talep hakkı saklı olarak davacının kaparo olarak ödediği 75.000 euro peşinattan mahsup ettiğini ve kalan bedelin müvekkile en geç 10 gün içinde gönderilmesini talep ettiğini ve haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın usul ve esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava ödenenin iadesine yönelik alacak davasıdır.davalı taraf zamanaşımı itirazında bulunduğu için öncelikle bu usuli itirazların incelenmesi yapılmış,
Sözleşmeden doğan davalarda genel zamanaşımına bağlı süreler geçerli olup,her ne kadar davalı tarafça 1 yıllık hak düşürücü süreden bahsetmiş ise de söz konusu ödemenin borcun ifası kapsamında olmadığı,peşin ödeme olup sözleşmenin taraflarça ifasının beklenme süresi nedeniyle 1 yıllık hak düşürücü sürüye bağlı tutulamayacağı,anlaşıldığından yetki itirazı reddedilmiştir.
Sözleşmenin incelenmesinde makinayı teslim edecek taraf olan davalı firmaya olagan dışı her durumda teslimi geciktirme yetkisi verilmiş aynı zamanda sözleşmeyi iptal hakkı tanınmıştır. Sözlemede açıkca depozitonun iadesi yönünde veya bedelin iadesi yönünde madde bulunmamıştır davalı kayıtlarında 75000 euro davacı alacaklı olduğu kaydı bulunduğu , makinanın aktif şekilde işlediği 300000 euro tutarlı proforma fatura kapsamında davacı tarafın bir miktar paranın ödemesinin yapıldığı sözleşmede teslimin gerçekleşmemesi durumunda depozin durumunun ne olacağı yazılmadığı ,75,000 euronun 29,10,2015 tarihinde yapıldığı bilirkişi raporunda belirtilmiştir..
Hukuki ihtilafın mahkemesince ödemenin , cayma akcesi mi bağlanma parası mı olduğu noktasında belirlendiği anlaşılmıştır
Davalı taraf davacının makineyi almayarak sözleşmeden caydığını bu nedenle cayma akçesinin iade edilmemesi gerektiğini söylemiş,
Davacı taraf ise verilenin sözleşmenin kurulduğunun ve yatırılan peşinatın bağlanma parası olduğu ve ifanın yerine getirilememesi nedeniyle bağlanma parasının iadesinin temini talebidir.
16.10.2015 tarihli proforma faturada söz konusu makinenin 300.000 euroya satıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı taraf ise 29,10.2015 tarihinde 75.000EURO ödemede bulunmuştur.söz konusu ödemenin kapora olduğunun ispat yükümlüğü kapora alan satıcıda dır.alıcının sözleşmeden dönmesi hukuka aykırıysa ve satıcıya zarara uğratmışsa satışı bu zarara mahsuben kaporayı iade etmeyecektir.
Somut olayda davalı tarafın davaya verdiği cevap dilekçesinde “Bakiye satış bedelini sevkiyattan önce ödemeyerek malı teslim almakta geciken…”diyerek verilen ödemenin PEŞİNAT olduğunu dolaylı olarak ikrar etmiş olup .söz konusu ödemenin peşinat olarak yapıldığı yönünde mahkemeye kanaat gelmiştir.
Sözleşmenin feshi konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır.Bu nedenle sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca verilenin iadesi gerekecektir.
İade şartlarının değerlendirilmesine gelince;
Her ne kadar ödenen bedel KAPORA sayılmasa da davacı tarafın peşinatı yatırmasına rağmen söz konusu makineyi alma konusunda ihmalkar davrandığı,yine her ne kadar davalı taraf 2.el makineyi AKTİF OLARAK kullanmış ise de 3 kişiye satış hakkını kullanamadığı bu nedenle de hakkaniyet, olayın oluş şekli,hak ve nesafet gözetildiğinde ödenen miktarın tamamını iadesinin gerekmediği , davalı zararının açıkca belirlenebilecek durumda da olmaması nedeniyle hakimin hakkaniyet icabı iade edilmesi gereken miktardan mahsup yapabileceği gözetildiğinde,
Sözleşmede açıkca bir teslim günü belirlenmediği ,bu nedenle birlikte ifa koşulunun bulunduğu ancak her iki tarafın da ifayı talep edecek davranışlar sergilemediği davacının bakiye satış bedelini ödemediği davalı tarafın da makineyi teslim için önelde bulunmadığı bu nedenle oluşan zarara ortak katlanmaları gerektiği yönünde mahkemece oluşan kanaat uyarınca,
Yatırılan bedelin %50 sinden tenkis edilerek davacı tarafa iadesi,sebepsiz zenginleşmede denkleştirici adalet ilkesi uyarınca hakkaniyet icabı olmakla dava kısmen kabul edilmiş,talep edilen 5000 EURO üzerinden kabul edilen (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile) 2500 EURO ya döviz cinsinden faiz işletilmesi gerektiğinden aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydı ile 5.000,00Euro alacağın hak ve nesafet kuralları gereğince takdiren %50 indirim ile 2.500,00Euro alacağın 3095 sayılı kanunun 4/a maddesinde ön görülen Euro cinsine işleyecek faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 685,69TL ilam harcından peşin alınan 342,85TL harcın mahsubu ile bakiye 342,84TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 2.400,00TL bilirkişi ücreti, 139,25TL posta masrafı, 31,40TL Başvuru Harcı, 342,85TL Peşin Harç, 253,80TL keşif harcı ve 250,00TL ATVG araç ücreti toplamı olan 3.417,30TL den kabul red oranına göre hesaplanan 1.708,65TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen 170,10TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 85,05TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.