Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/160 E. 2018/645 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/160 Esas
KARAR NO : 2018/645

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 09/02/2018
KARAR TARİHİ : 24/05/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 09/02/2018 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait … , … ve … plakalı araçların işletmenin önünden park halinde iken … plakalı olan davalı …’ın kullandığı, aracın çarpması sonucu hasara uğradığını, davalılardan …’in aracın maliki olduğunu, diğer davalının ise aracı kiralayan olması nedeni ile her 3 davalının sürücü, kiralayan ve aracın işleteni olarak zarardan sorumlu olduğunu, toplam; 14.726,23-TL onarım bedeli ile 6.000,00-TL değer kaybının tahsili amacı ile Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile %20’i oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … beyan dilekçesinde özetle; Aracı kiralayarak işlettiğini, aracın ZMSS sigortası bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; … tarafından kiralanan ticari taksi olay tarihinde kendisinin kullandığını, başka bir aracın kendisini sıkıştırması nedeni ile davacıya ait araçlara çarptığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracı 20.01.2016 tarihli araç kiralama sözleşmesi ile …’e kiraladığını, aracı kullanmadığı gibi başka bir sürücüye de kullandırmadığını, işleten sıfatının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Ticaret Sicilinin 16.02.2018 tarihli yazı cevabından; her 3 davalının da gerçek kişi tacir sıfatının bulunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ ve GEREKÇE: Dava, trafik kazası (haksız fiil) davacıya ait araçlarda meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybının tahsili amacı ile başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Ticaret mahkemelerinin görevi TTK.’nın 4. Maddesinde düzenlenmiş olup, anılan madde uyarınca her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklı uyuşmazlık ve çekişmesiz yargı işleri olarak düzenlenmiştir. Tacirlerin haksız fiileride ticari olup, her iki tarafın tacir olduğu hallerde haksız fiilden kaynaklanan uyuşmazlıklara ticaret mahkemelerince bakılması gerekir. Oysa mahkememizce yapılan araştırmada davalıların tacir olmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda, uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklanan hukuk davası olarak kabul edilemeyeceği anlaşılmıştır. Diğer yandan, bir kısım dava ve işlerin tarafların tacir olup / olmadığına bakılmaksızın ticaret mahkemelerince görüleceği TTK.’nın 4. Maddesinde düzenlenmiş olup, haksız fiil belirtilen işler arasında bulunmamaktadır. Bu durumda, mahkememiz dava konusunda uyuşmazlığa bakma konusunda görevli olmayıp, uyuşmazlığa bakma görevinin asliye hukuk mahkemesinin görevi aittir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmesi dahi yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerektiğinden mahkememizce göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usul yönünden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile HMK 114/1-c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair davacı vekili ile davalıların yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/05/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸