Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/149 E. 2018/1237 K. 07.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/149 Esas
KARAR NO : 2018/1237

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 06/02/2018
KARAR TARİHİ : 07/11/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 08/11/2018
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı mahkememize sunmuş olduğu 06/02/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin ortağı olduğunu, 02/09/2010 tarihinde yapılan toplantı sonucunda diğer ortak …’ın 10 yıllığına şirket müdürü olarak seçildiğini, davalı şirket müdürünün şirkette herhangi bir şekilde ilgilenmediğini, şirketin alacaklarının tahsiliyle ilgili herhangi bir işlem yapmayarak şirketin borç batağına sürüklenmesine sebebiyet verdiğini, şirkete ait borçların kendisi tarafından ödenmek zorunda kaldığını, ayrıca şirketin uzun yıllardan beri gayrı faal olduğunu, bu nedenlerle haklı nedene dayalı olarak şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket adına duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edildiği halde duruşmaya katılmamış böylece yokluklarında yargılama yapılarak karar verilmiştir.
İnternet ortamında çıkartılan sicil kaydına göre şirketin 13/03/2009 tarihinde ticaret sicile tescil edildiği, ortaklarının davacı … ile …’ın olduğu, şirket yetkilisinin ise münferiten … olduğu ve şirketin kanun gereğince 30/01/2015 tarihi itibariyle üyeliğinin askıya alınmış olduğu anlaşılmıştır.
Duruşmada dinlenen davacı tanıkları birbirini teyit eden ifadelerinde şirketin 2009 yılında kurulduğunu, kurulduktan kısa bir süre sonra gayrı faal duruma düştüğünü,

şirket temsilcisi olan …’ın şirkette herhangi bir şekilde ilgilenmediğini, şirketin vergi ve diğer borçlarının davacı tarafından karşılanmak zorunda kaldığını, şirketin faaliyetini sürdürecek herhangi bir mal varlığının da bulunmadığını maddi olaylara dayalı olarak beyan ve ifade etmişlerdir.
İkitelli Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen cevapta davalı şirketin bilinen adreslerinde bulunamadığından 30/11/2013 tarihi itibariyle re’sen terkettirildiğinin bildirildiği anlaşıldı.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının ortağı olduğu davalı şirketin 13/03/2009 tarihinde ticaret siciline kaydedilmek suretiyle faaliyetine başladığı, şirket yetkilisi ve temsilcisinin münferiden … olduğu, şirket temsilcisinin şirketle herhangi bir şekilde ilgilenmemesi nedeniyle Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından re’sen terk ettirildiği gibi Ticaret Sicil Memurluğu tarafından da üyeliği askıya alındığı, şirketin 2010 yılından itibaren gayrı faal olduğu ve faaliyetlerini sürdürmeye yönelik herhangi bir mal varlığının bulunmadığını, davacının şirket ortağı olması nedeniyle şirket borçlarından dolayı problemler yaşadığı, bu bağlamda herhangi bir ticari faaliyeti olmayan ve yalnızca kağıt üzerinde var olduğu anlaşılan şirketle ilgili sürekli kamusal borçların tahakkuk ettiği dikkate alındığında davacı tarafın şirket ortağı olarak TTK 636/3 md gereğince şirketin feshini istemek de hukuki yararı bulunduğu, ayrıca şirketin feshinden başka duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüm seçeneği bulunmadığından açılan davanın kabulüne karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sabit görülen davacının davasının KABULÜ ile İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunun…. sicil numarasında kayıtlı ….. TURİZM SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin TTK 636/3 md gereğince haklı nedene dayalı olarak FESİH VE TASFİYESİNE,
2-Tasfiye memuru olarak şirket muhasebecisi olarak görev yapan … (….) ‘in görevlendirilmesine, istem kapsamında ücret taktirine yer olmadığına,
3-Kararın ilanı için İstanbul Ticaret Sicil Memurluğuna gönderilmesine,
4-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan 253,15-TL (Yargılama gideri ayrıntısı “Tevzide dava açma gideri: 71,80-TL, tebligat-posta gideri: 181,35-TL”) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,

Dair davacının yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/11/2018
Başkan … ¸e-imzalıdır
Üye … ¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip … ¸e-imzalıdır