Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1384 E. 2020/487 K. 26.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1384 Esas
KARAR NO : 2020/487

DAVA : Haksız Rekabetin Önlenmesi- Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 26/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/10/2020
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 31/12/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin metal kancalı plastik elbise askısı ürettiğini, davalı şirket ile aynı sektörde çalıştıklarını, davalı şirket yetkilileri ve çalışanlarının müvekkili şirket ile ilgili müşteri ve tedarikçiler nezdinde olumsuz beyan ve ifadelerde bulunduklarını, müvekkili şirketin ekonomik durumunun kötü olduğunu ve konkordato ilan edeceğine ilişkin şaibe yarattıklarını, bu durumun müvekkilinin ticari itibarını sarstığını bu nedenlerle davalı şirket ve şirket namına hareket eden kişilerin müvekkili şirket aleyhine haksız rekabet oluşturacak kötüleyici, aşağılayıcı, itibar sarsıcı söylem ve eylemlerde bulunmaması yönünde haksız rekabet kapsamında karar verilmesini ve ayrıca haksız rekabet nedeniyle 5.000-TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dosyaya sunmuş olduğu cevap dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanlarında; davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını, davacı şirket ile aynı sektörde faaliyette bulunduklarını, şirket çalışanının gazetede de gördüğü ve davacı şirket ile benzer unvana sahip şirkete ilişkin konkordato ilanı konusunda sohbet mahiyetinde bilgi alışverişinde bulunduklarını bu nedenlerle davacı tarafın yasal dayanağı bulunmayan dava ve taleplerinin tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Duruşmada dinlenen davacı tanıkları … ve … birbirini teyit eden beyanlarında; davalı şirket çalışanlarının davacı şirketin mali ve ekonomik durumu hakkında kendilerinden bilgi sorduğunu, davacı şirketin konkordatoya başvurma şeklinde herhangi bir duyum ve bilgisinin olup olmadığının sorulduğunun, davacı şirketin battığı hususunda bilgilerinin bulunup bulunmadığı yönünde kendilerinden bilgi alındığını; davalı tanıkları … ile ……. duruşma sırasındaki beyanlarında; aynı sektörde çalışan firmaların birbirleri hakkında mali durumları ile ilgili araştırma yapıp bu hususu kendi aralarında değerlendirdiklerini, davacı şirket ile benzer unvana sahip dava dışı …… Mutfak ve Banyo Aksesuarları Ltd. Şti.’ne ait konkordato ilanını görmeleri nedeniyle iş bu ilanın davacı şirkete ait olacağı düşüncesi ile bu konuda değerlendirmede bulunduklarını maddi olaylara dayalı olarak ifade etmişlerdir.
Dosyaya sunulan Bakırköy …… ATM ……. esas sayılı dosyasına ilişkin konkordato geçici mühlet ilanının dava dışı …… Mutfak ve Banyo Aksesuarları Ltd. Şti.’ne ait olduğu ve bu ilandan hareketle davacı şirketin konkordato ilan ettiği yönünde davalı şirket elemanlarının bilgi alışverişinde bulundukları anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirket ile davalı şirketin aynı sektörde metal kancalı plastik elbise askısı ürettikleri, bu bağlamda her iki şirketinde tedarikçileri ve müşterilerinin benzer kişiler veya firmalar olduğu, davalı şirket çalışanlarının davacı şirket ile alakası olmayan farklı bir unvana sahip şirket ile ilgili konkordato ilanından hareketle davacı şirketin mali ve ekonomik durumunun iyi olmadığı, şirketin batma durumunda olduğu şeklinde dava dışı kişilerle bilgi paylaşıldığı, konkordatonun müessese itibariyle mali ve ekonomik yönden zor durumda olan şirketlerin başvurduğu bir yol olduğu, davalı tarafın basiretli iş adamı gibi konkordato ilanının gerçekte hangi şirkete ait olduğunu araştırıp sohbet babında da olsa beyan ve ifadede bulunması gerektiği, bu bağlamda davalı şirket yetkililerinin eylemlerinin TTK 54/2 ve 55/1-a maddesi gereğince haksız rekabet oluşturduğu, haksız rekabetin önlenmesine; davacı tarafın haksız rekabete konu eylem ve söylemlerden dolayı ticari itibarının zedelendiğine ilişkin dosyaya herhangi bir kanıt sunulmadığından bu yöndeki istemin reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının haksız rekabetin önlenmesi isteminin KABULÜNE, davalı şirket ve şirket adına hareket eden şahısların, davacı şirkete yönelik mali ve ekonomik durumları hakkında olumsuz eylem ve söylemlerde bulunmasının TTK 54/2 ve 55/1-a maddesi gereğince haksız rekabet kapsamında ÖNLENMESİNE,
2-Davacı tarafın manevi tazminat isteminin koşullar oluşmaması nedeniyle REDDİNE,
3-Peşin alınan 85,39-TL harçtan Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 54,40-TL ilam harcının mahsubu ile bakiye 30,99-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davalıya yükletildiği halde davacı tarafından davanın açıldığı tarihte peşin olarak yatırılan 54,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 221,80-TL (Yargılama gideri ayrıntısı “Tevzide dava açma gideri: 41,10-TL, tebligat-posta gideri: 180,70-TL”) yargılama giderinden, kabul-ret oranına göre 110,90-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı vekili için manevi tazminat yönünden AAÜT’ne göre belirlenen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
26/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır