Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/122 E. 2018/213 K. 07.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/122 Esas
KARAR NO : 2018/213

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 27/06/2008
KARAR TARİHİ : 07/03/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 09/03/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 31/05/2008 tarihinde davalı kooperatifin yıllık olağan genel kurul toplantısının gerçekleştiğini, davacının toplantıya katılarak muhalefet şerhini belirtir dilekçesinin tutanağa geçirdiğini, gündemin 4. Maddesi ile 2007 yılı denetim ve yönetim kurulu raporlarının ve 2007 yılı bilanço ve gelir tablosunun okunarak onaya sunulacağının belirtildiği ancak toplantıdan en az 15 gün önce üyelerin tetkikine amade tutulması gereken bilanço ve gelir gider farklarının tetkiki amade tutulmadığı gibi yönetim ve denetim kuruluna çektikleri ihtarnameye rağmen ayrıntılı bilanço gelir gider hesaplarının bir suretinin verilmesinden imtina edildiğini ve yasaya aykırı bu davranışa rağmen bilanço gelir gider farkı bütün üyelerin incelemesine olanak tanınmadan oylamaya sunulduğunu, genel kurul üyelerinin yönetim kurulu tarafından kandırılarak üstü kapalı ibra ettirildiğini, bilançodaki usulsüzlükler sebebi ile genel kurul kararının iptal sebepleri bulunduğunu, genel kurul sonrası İstanbul Sanayi ve Ticaret il müd den temin edilen bilanço ve gelir gider tablosunda 2006 yılında banka hesabında 2,15 YTL mevcut iken kooperatif kasasında 7.097,30 YTL mevcut olduğu, aynı şekilde 2007 yılında kooperatif banka hesabında 513,48 YTL mevcut iken kooperatif kasasında 30.557,23 YTL tutulmakta olduğu, gelir tablosundaki usulsüzlükler sebebi ile genel kurul kararının iptal sebepleri bulunduğunu, genel kurulun ibra esnasında kooperatifin yıllık kazancının bilgisinde dahi olmadığını, denetim kurulu üyelerinden … kooperatifte sigortalı maaşlı işçi olduğunu, emrinde ve eyleminde çalıştığı yönetim kurulunun denetlemesinin düşünülemeyeceği, 2007 yılı denetim kurulu faaliyet raporunun kooperatifin milyonlarca YTL olan hesap ve faaliyetlerini kapsayacak nitelikte olmadığını, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teşkilatlandırma genel müd nün denetimleri sonucu düzenlenmiş … tarihli … sayılı denetim raporunun yönetim kuruluna çekilmiş bir ihtar niteliğinde olduğu, yönetim kurulunun tespit edilen usulsüzlükleri Bakanlık emri adı altında bu emri yerine getirmeleri gerektiği izlenimini vererek kendilerini ibraya çalıştıklarını, Bakanlığın … sayılı raporu ve …. tarihli … ve … sayılı raporları incelendiğinde yönetim kurulu üyelerinin zimmet suçunu işlemiş olduklarının açıklandığının görüleceği, yönetim kurulu üyelerinin gündemin 7. Maddesi ile 2000 senesine kadar uzanan usulsüzler yönünden kendilerini ibra etmeye çalıştıklarını, bu hususun kanuna ve iyi niyet esaslarına aykırı olup genel kurul kararlarının iptalini gerektirdiğini, üyelik şartlarını taşımayan kooperatif başkanı ve başkan yardımcısının üye dahi olmamaları gerekirken 9 yıldır kooperatifin yönetim kurulu üyeliğine seçilmiş olmalarının yasa ve ana sözleşmeye aykırı olduğunu belirterek genel kurul kararlarının iptalini, dava sonuçlanana dek tedbiren kooperatife kayyum atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davaya konu gelen kurulun yasa ve kooperatif ana sözleşmesine uygun olarak yapıldığını, iptalini gerektiren bir neden bulunmadığını, davacı iddialarının bir çoğunun bakanlık teftişine konu olduğunu, … tarih … sayılı müfettiş raporunda belirtilen eksikliklerin 24/03/2007 tarihli genel kurula kadar giderildiğini, ve ibrası gereken hususların genel kurula sunularak ibraların gerçekleşmiş olduğunu, davacı iddialarının kooperatifin zorunlu ihtiyacı olan C2 belgesine dayandığını, bu zorunluluğu bilen davacının iyi niyetten uzak olduğunu, genel kuruldan önce bilançonun genel kurul üyelerinin incelemesine açılmadığı iddiasının gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER: Taraf delilleri toplanmış, kooperatif uzmanı – hukukçu ve ekonomist bilirkişiler tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen 30/04/2009 tarihli raporda özetle: ” dava konusu gelen kurulun 31/05/2008 tarihinde 154 kayıtlı ortaktan asil ve vekil olarak 114 ortağın katılımı ile yapılmış olduğu, karar nisabının 58 olduğu, kararların nisaplara uyularak alındığı, yönetim kurulu üye sayısı 11 olup toplantı nisabının 6 olduğu şartları taşımadığı halde seçilen iki yönetim kurulu üyesinin toplantıya katılmaması halinde karar nisabının etkilenmeyeceği, genel kurulda alınan seçim maddesi ile ilgili kararın iptali cihetine gidilmesine gerek bulunmadığı ifade edilmiş, rapora yönelik itirazlar kapsamında ticaret hukuku öğretim üyesi ve mali müşavir bilirkişiden oluşan ikinci heyetten rapor alınması yoluna gidilmiş, 26/04/2010 tarihli rapor ve 04/07/2012 tarihli ve 21/05/2013 tarihli ek raporlarda özetle:” 31/05/2008 tarihli genel kurul toplantısında gündemin 5. Maddesinde alınan yönetim kurulu üyeleri ve denetçiler hakkındaki ibra kararlarının nisap yönünden geçerli olduğu, ibra lehine kullanılan 98 oydan kooperatif işlerinin görülmesine katılmış olan 14 kişilik katılmış olduğu belirtilerek davacı tarafça sunulan 14 kişilik listedeki 14 oy çıkarıldığında kalan oy çoğunluğu ile ibra kararı alınmış olacağını, denetçilerin ibrasında oy yasağı bulunmadığını bu nedenle 108 oyla alınan ibra kararının nisap yönünden geçerli olduğunu, kooperatifler kanunu 53/3 maddesinin kooperatif çalışanlarının denetçi seçilmesini yasakladığını, SGK başkanlığının 15/09/2008 tarihli belgesinden anlaşıldığına göre zaman zaman kooperatif çalışanı olan …. 23/03/2007 tarihinde sigorta kapsamından ayrıldığı ve 24/03/2007 tarihli genel kurulda denetçi olarak seçilmesinde yasal bir engel bulunmadığını, STB teşkilatlandırma genel müdürlüğünün 29/01/2009 tarihli yazısında … ve … ana sözleşmenin üyelik için aradığı araç sahibi olma şartını yerine getiremedikleri için üye sıfatını kazanmalarının mümkün olmadığının belirtilerek bu eksikliğin yedek üyelerin kurula daveti yolu ile giderilmesinin önerildiği, 11 kişiden oluşan yönetim kurulundaki iki üyeliğin boşalması halinde yönetim kurulunun organ olarak varlığını koruyacağı bu nedenle yönetim kayyumu atanması talebinin haklı görülmediği, davalı kooperatifle ilgili olarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teşkilatlandırma genel müdürlüğü kooperatifler kontrolörleri başkanlığı tarafından tazmin edilmiş … tarih … sayılı inceleme raporunda belirtilen tespitlerin davalı kooperatifin ticari defterleri ile birlikte değerlendirilmesinde bankalar tarafından gönderilmiş ekstrelerde yer alan hareketler ile davalı kooperatifin ticari defterlerindeki kayıtları birbirleri ile örtüştüğü, … tarih …sayılı inceleme raporunda “eski yönetim kurulu tarafından ….ltd şti ile …ltd şti isimli firmalardan alınan faturaların naylon olduğu ve bu yüzden kooperatif tarafından vergi idaresinin 131.357,39 TL ödenerek kooperatifin zarara uğratıldığı” nın belirtildiği, naylon olduğu belirtilen faturaların davalı kooperatif ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiği bu nedenle bilanço ve kar zarar hesabınında defter kayıtlarıyla örtüştüğü bu faturalarla ilgili olarak kooperatif tarafından vergi idaresine ödenen 131.357,39 TL tutarındaki cezanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu bu durumda kooperatifin zarara uğratıldığının anlaşıldığı, davanın genel kurul kararının iptali davası olduğu, şirket defterleri ve hesapları birbirini teyit etmekte ve genel kurul tarihindeki kusurlu ancak mevcut durumu yansıtmakta olduğu, bu hesaplara alınan naylon fatura ve vergi dairesine ödenen ceza rakamının da dahil olduğu, bu eylemlerle kooperatifin zarara uğratıldığı ve bu zararların yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunu gerektirdiği ancak davanın bir sorumluluk davası olduğu, bu nedenle şirketin defter ve belgeleri ile örtüşen hatalı ve kusurlu da olsa o tarihteki mali durumunu yansıtan bilançonun onayı kararının iptalinin gerekip gerekmediğinin mahkemenin takdirinde olduğu” ifade edilmiştir.
GEREKÇE :Dava, davalı kooperatifin 31/05/2008 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararların iptali talebine ilişkindir.
Davacının 31/05/2008 tarihli genel kurul toplantı tutanağına muhalefet şerhine yazdırdığı alınan kararların iptaline ilişkin iş bu davanın yasal süresinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davalı kooperatifin 31/05/2008 tarihinde yapılan 2007 yılına ilişkin olağan genel kurul toplantısına 154 kayıtlı ortaktan asil ve vekil olarak 114 ortağın katıldığı, karar nisabının 58 olduğu, kararların nisaplara uyularak alındığı anlaşılmış ise de gündemin 4. Maddesinde alınan 2007 yılı bilanço ve gelir gider tablolarının onayına ilişkin yapılan değerlendirmede; Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teşkilatlandırma Genel Müdürlüğü Kooperatifler Kontrolörleri Başkanlığı tarafından tazmin edilmiş … tarih … sayılı inceleme raporunda “eski yönetim kurulu tarafından … ltd şti ile … ltd şti isimli firmalardan alınan faturaların naylon olduğu ve bu yüzden kooperatif tarafından vergi idaresine 131.357,39 TL ödenerek kooperatifin zarara uğratıldığı” nın belirtildiği anlaşılmakla genel kurula sunulan bilanço ve gelir gider hesabının kooperatifin gerçek mali durumunu yansıtması gerekir iken kooperatif kayıtlarına işlendiği tespit edilen naylon faturalar nedeni ile onaya sunulan bilanço ve gelir gider hesabının kooperatifin gerçek mali durumunu yansıtmadığı, bu hususun oylama öncesi genel kurulun bilgisine sunulduğunun kanıtlanamadığı görülmekle, genel kurula sunulan 2007 yılı bilanço ve gelir gider hesaplarının doğruluğu kanıtlanamamış olduğundan genel kurulun 4. gündem maddesinde alınan 2007 yılı gelir tablosu ve bilançonun onayı ve keza buna bağlı olarak yönetim kurulu ve denetim kurlu üyelerinin ibrasına ilişkin 5. gündem maddesinin iptaline, diğer maddeler yönünden davanın reddine karar verilmiş, iş bu kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay …HD …. – … EK sayılı ilamıyla “şirketin defter ve belgeleriyle örtüşen bilançonun, hatalı ve kusurlu da olsa o tarihteki mali durumu yansıttığını, bilirkişi raporu ile belirlendiğini, bu durumda mahkemece genel kurul toplantısında onaylanan bilanço ve gelir – gider hesapları, naylon faturaları ve vergi dairesine ödenen ceza rakamını yansıttığından bu gündem maddelerine ilişkin istemin de reddine karar verilmesi” gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararını bozmuştur.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamı ve Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere genel kurul toplantısında onaylanan bilanço ve gelir – gider hesapları, naylon faturaları ve vergi dairesine ödenen ceza rakamını yansıttığından bu gündem maddelerine ilişkin kararların da iptalini gerektirir herhangi bir neden bulunmadığı dikkate alınarak davacı tarafın davalı kooperatife ait 31/05/2008 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan ve dava konusu yapılan kararların iptaline yönelik talebin tümden reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın sübuta ermediğinden REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 35,90-TL ilam harcından peşin alınan 14,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,90-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 148,80-TL temyiz masrafının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde YARGITAY nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birlipği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/03/2018

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır