Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1215 E. 2020/87 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1215 Esas
KARAR NO : 2020/87

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2018
KARAR TARİHİ : 11/02/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili kooperatifin ortağı olan davalının bir kısım aidat borcunu ödememesi üzerine, aidat borcunun tahsili amacıyla Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe vaki itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap ve beyan dilekçelerinde özetle, kooperatifin ferdileşerek kat mülkiyeti tapularının verilmesi nedeniyle 634 sayılı Kanun gereğince uyuşmazlığa bakma görevinin sulh hukuk mahkemelerine ait olduğunu, kooperatife ait genel kurul kararları aleyhine açılan iptal davalarının incelenmesi gerektiğini, kooperatif yönetimi ve avukatları hakkında yapılan suç duyurularına ilişkin dosyaların getirtilerek incelenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Mahkememizce incelenen Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasında davacı tarafça toplam 3.382,62 TL aidat alacağı ve işlenmiş faizin tahsilini talep edildiği, ödeme emrinin 14/08/2018 tarihinde tebliği üzerine süresinde 1borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu, itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı taraf takipte 2017 yılı Ocak ayı ile 2018 yılı Mayıs ayları arasındaki aylık 175,00 er TL lik işletme aidatı ile aylık %1.50 faizini talep etmiştir.
Mahkememizce kooperatife ilişkin genel kurul kararları tutanak ve belgeler getirtilmiştir.
Mahkememizce davalının aidat borcu bulunup bulunmadığı, varsa miktarının belirlenmesi amacıyla oluşturulan bilirkişi kurulundan alınan 13/12/2019 tarihli raporun incelenmesinde, davalının kooperatif ortağı olduğu, kooperatif defterlerine göre takip tarihi itibariyle 2.975,00TL ana para alacağı bulunduğu, ancak yapı kooperatifi olan davacının işletme kooperatifi olmadığı, ortaklardan tahsil edilecek aidatları belirleme yetkisinin genel kurula ait olduğu, bu yetkinin genel kurula devir edilemeyeceği, bu nedenle aidat kararı bulunmayan dönem için önceki dönemlere ilişkin genel kurullara göre aidat tespiti yapılamayacağı bildirilmiştir.
Davalı yan bilirkişi raporuna karşı beyanında, genel kurul kararlarına göre aidat borcunun bulunmadığını, kat mülkiyeti kanununa göre aidat borcunun bilirkişi aracılığıyla belirlenmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava aidat alacağını tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı, davacı kooperatifin ortağı olup, yapı kooperatifi olarak kurulan, yapıların teslimi ve ferdi mülkiyete geçen işletme kooperatifinin aidat borcundan sorumludur. 1163 sayılı kooperatifler kanunun 1. Maddesinde, kooperatif tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortakların belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını iş gücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklar olduğu belirlenmiştir. Ortağın kooperatife karış asli edim yükümlülüğü aidat borcunun ödenmesidir. Anılan kanunun 42. Maddesinde kooperatif genel kurulunun yetkileri belirlenmiş olup işletme hesabıyla bilanço ve gerektiğinde gelir gider farkının bölüşülmesi hakkında karar almak genel kurulun münhasır yetkileri arasında sayılmıştır. Kooperatifin ortaklarından talepte bulunması için kural olarak genel kurulca alınmış bir aidat kararın bulunması gerekir. Nitekim, davacı kooperatifin 03/06/2006 genel kurulu kararında da aidat kararı alınmıştır. Sonraki genel kurul kararlarında ise aidata ilişkin bir karar alınmadığı anlaşılmıştır. 1163 sayılı Kanunun 23.maddesi gereğince ortaklar hak ve yükümlülükte eşittirler. Davacı kooperatif 3 binin üzerinde ortağı olan bir kooperatif olup genel kurul kararı alınmasa dahi ortaklarına vermiş olduğu hizmetler ile genel yönetim giderlerinin karşılanması amacıyla sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre uygun bir aidat talep edebilir. Esasen önceki genel kurulda alınan aidat kararı iptal edilmedikçe sonraki dönemler bakımından da uygulanmalıdır. Bu durum eşitlik ilkesinin bir gereği olduğu gibi kooperatif imkanlarından faydalanan ortağında diğer ortaklar gibi kooperatif giderlerine katılması zorunludur. Hukuk davası taraflarca hazırlanacak olup sonraki genel kurullarda alınan aidat kararlarının iptal edildiği davalı tarafça kanıtlanmadığından ve talep edilen aidat miktarının emsale göre uygun olması, istenen faizin TBK’nın 88-120 maddelerindeki sınırları içerisinde kalması nedeniyle, davalının takibe vaki haksız itirazının iptaline, alacak likit olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatın davalıdan tahsiline ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 2.975,00-TL asıl alacak, 407,62TL işlemiş faiz, olmak üzere toplam 3.382,62TL üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık %1,50 oranında faiz uygulanarak takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 676,40-TL icra inkarın tazminatının, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 231,06TL ilam harcından peşin alınan 57,82TL harcın mahsubu ile bakiye 173,24TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.400,00TL bilirkişi ücreti, 66,50TL posta masrafı, 35,90TL başvuru harcı, 57,82TL peşin harç, olmak üzere toplam 1.560,22TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.382,62TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda hükmedilen alacak miktarının kesinlik sınırı olan 5.390 TL’nin altında olması nedeniyle miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.