Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1155 E. 2019/437 K. 15.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1155 Esas
KARAR NO : 2019/437

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/11/2018
KARAR TARİHİ : 15/04/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 16/04/2019
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 23/11/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin Büyükçekmece İstanbul adresinde bulunan şantiyesinde kullandığı elektrikle ilgili 05/07/2007 son ödeme tarihli 9.693,30-TL ‘lik fatura düzenlendiğini, fatura alacağına dayalı olarak gecikme faizi ve KDV olmak üzere toplam 28.433,09-TL alacakları bulunduğunu, iş bu alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine davalı tarafın haklı bir neden olmaksızın itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalının haksız itirazının iptaliyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; öncelikle dava konusu yapılan alacağın dayanağını teşkil eden faturanın 2007 tarihli olduğunu, 2007 tarihinden itibaren geçen süre zarfında alacağın zaman aşımına uğradığını, ayrıca müvekkili şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine ve müvekkili lehine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafın zaman aşımı itirazının taraflar arasındaki ihtilafın sözleşmeden kaynaklanıyor olması nedeniyle 10 yıllık genel zaman aşımı süresine tabi olduğu ve 10 yıllık sürenin icra takip tarihi itibariyle dolmadığı dikkate alınarak bu yöndeki itirazın reddine, 28/01/2019 tarihli oturumda karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün ….takip sayılı dosyasının celp ve tetkikinde davacı şirket tarafından davalı aleyhine 05/07/2007 son ödeme tarihli 9.693,30-TL faturadan dolayı fer’ileriyle birlikte toplam 28.433,09-TL üzerinden icra takibi yaptığı ve davalı tarafın süresinde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafın talep edebileceği alacağın belirlenmesi için dosya bilirkişi NİHAT AYIK’a tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 11/02/2019 tarihli kök rapor ile 25/03/2019 tarihli ek raporunda “alacağın dayanağını teşkil eden faturaya konu enerji bedelinin 2007 yılına ait olduğu, ancak faturanın 2013 yılının 6.ayından sonra düzenlendiği, söz konusu faturanın Enerji Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 22.maddesine uygun olarak düzenlenmediğini, bedeli talep edilen enerji miktarının bir endeks farkından alınmamış olduğunu, dolayısıyla söz konusu faturadan kaynaklı davacı tarafın talep edebileceği alacak bulunmadığını” teknik kanaati olarak belirtmiş, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından davalı aleyhine yapılan icra takibine konu faturanın hangi döneme ait ve hangi endeks baz alınarak tüketilen elektrikle ilgili olduğu hususunun ispatlanamadığı, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtildiği üzere söz konusu faturanın Enerji Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 22.maddesine uygun düzenlenmediği, davacının iddiasına göre elektrik tüketiminin 05/07/2007 tarihi olduğu halde 2013 yılında özelleşen davacı şirket tarafından düzenlendiği, söz konusu faturadaki alacağın hangi endeks baz alınarak hesaplandığı hususunun da belirsiz olduğu dikkate alınarak davalı şirketin takibe konu faturadan dolayı borçlu olmadığı değerlendirilerek açılan davanın reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin ise koşulları oluşmamış olması nedeniyle keza reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın sübuta ermediğinden REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin koşulları olmamış olması nedeniyle REDDİNE,
3-Peşin alınan 343,40-TL harçtan, 44,40 – TL ilam harcının mahsubu ile, bakiye 299-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 3.411,96-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,

Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/04/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.