Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1057 E. 2019/443 K. 16.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1057 Esas
KARAR NO : 2019/443

DAVA : İtirazın İptali (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/11/2018
KARAR TARİHİ : 16/04/2019
KARAR YAZIM TARİHİ: 22/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı sigortalı ……Tic. LTD ŞTİ’nin Bağcılar’da bulunan iş yerinin, ticari paket sigorta poliçesi ile müvekkili tarafından sigorta örtüsü altına alındığını, 27/12/2017 tarihinde yapılan ihbar sonucu ekspertiz incelemesi yapıldığını, sigortalı firmanın faaliyet gösterdiği binanın ön cephesine göre sağ ayrık nizamda bulunan davalı şirketin maliki olduğu binanın 4. Katında faaliyet gösteren kiracısına ait yağ ile ısınan transfer baskı makinesinde oluşan arıza sonucu ısınan yağ basıncının etkisi ile patlama olduğu, basıncın etkisi ile duvarların yıkıldığı, duvarın blok halinde park halindeki sigortalıya ait ….. plaka sayılı aracın üzerine düşerek hasara neden olduğunu, ödenen 47.749,40 TL tazminatın ekspertiz raporu doğrultusunda, kiracı ve bina malikine rücu edilebileceğini, alacağın tahsili amacıyla Bakırköy ….. İİcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasında başlatılan takibe vaki itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; iş yerinin müvekkiline ait olduğunu ancak hasarın kiracının makinesinde meydana gelen arızadan kaynaklanmasından nedeniyle müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, illiyet bağının kesildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine 48.467,60-TL sigorta alacağının rücuen tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin 11/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça 24/07/2018 tarihinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Dava dışı sigortalıya ait iş yeri 05/11/2017 başlangıç tarihli bir yıl vadeli ticari paket sigorta poliçesi ile davacı tarafından sigorta örtüsü altına alınmıştır. Davacının maliki olduğu iş yerinin dava dışı şirkete kiralandığı ve yangın ile patlamanın kiracıya ait kazanların aşırı ısınması sonucu patlaması ile oluştuğu, patlama sonucu 4. Kattaki binanın duvarının yıkılarak caddede park halinde olan sigortalıya ait aracın hasara uğradığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı ile zarar görenin aynı bina veya site yönetimi altında faaliyet gösterdiği iddia edilmediğinden mahkememizin görevli olduğu, rücu ilişkisinin, kat mülkiyeti kanununa göre değil genel ilkelerle belirlenmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından yapılan ekspertiz incelenmesinde, yapılan ödemenin davalı ve kiracıya rücu edilebileceği değerlendirilmiştir.
Mahkememizce inşaat mühendisi ve sigorta bilirkişisi aracılığıyla yapılan inceleme sonucu düzenlenen 27/03/2019 tarihli raporun incelenmesinde olayın davalının kiracısı olan dava dışı şirkete ait kızgın yağla ısınan çalışır vaziyetteki transfer baskı makinesinde oluşan arıza sonucu fazla ısınan yağın patlaması ile meydana geldiği, hasar ile binanın bakım ve yapımı arasında uygun illiyet bağı bulunmadığının belirlendiği görülmüştür.
Her ne kadar davacı vekili başka bir bilirkişiden veya mevcut bilirkişi kurulundan ek rapor alınmasını talep etmiş ise de, dosyadaki deliller ile kazanın meydana geldiğini sabit olduğu, olayın TBK’nın 69.maddesi kapsamında değerlendirilmesinin, hakimin hukuki bilgisi ile çözülebilecek nitelikte olması nedeniyle yeniden bilirkişi raporu alınmamıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava, TBK’nın 69.maddesinden kaynaklı rücuen tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK’nın 69.maddesi uyarınca bir bina ve diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararları gidermekle yükümlüdür. Bu maddedeki sorumluluk, objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan ağırlaştırılmış bir kusursuz sorumluluk halidir. Buna göre malikin kurtuluş beyyinesi getirmesi mümkün olmayıp ancak illiyet bağını kesen, zarar görenin ağır kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru veya mücbir sebep var ise bunları kanıtlayarak sorumluluktan kurtulabileceği kabul edilmelidir. Açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında kiralanan iş yerinin kiralama amacı dışında kullanıldığı ileri sürülüp kanıtlanmamıştır. Sanayi bölgesinde bulunan iş yerinde amacına uygun faaliyette bulunulmak üzere davacı tarafından iş yeri kiraya verilmiştir. Hasar, kiracıya ait yağla ısınan transfer baskı makinesinde ki yağın aşırı ısınması sonucu meydana gelen patlamanın etkisiyle yapıya ait duvarın yıkılarak sokakta park halinde aracın üstüne düşmesi sonucu meydana gelmiştir. Eylemin meydana geliş şekli itibari ile binanın yapım ve bakımında herhangi bir kusur bulunmadığı, eylemin üçüncü kişinin fiili meydana geldiği mücbir sebep bulunduğu ve davacının her türlü önlemi almasına rağmen zararın meydana gelmesini önleyemeyeceğini anlaşılmakla davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının sabit görülmeyen davasının reddine,
2–Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 44.40-TL ilam harcından peşin alınan 827,71TL harcın mahsubu ile bakiye 783,31TL’ harcın hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasın, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.681,00TL vekalet ücretinin davcıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile ihbar olunan vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 16/04/2019
Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.