Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/934 E. 2018/254 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/934 Esas
KARAR NO : 2018/254

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 16/10/2017
KARAR TARİHİ : 15/03/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin 16/10/2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2016 yılının Haziran ayında evinin mobilyası için davalı ile sözlü olarak anlaştıklarını, anlaşma uyarınca müvekkilinin mobilya takımlarının renk ve modellerini belirleyerek davalı tarafından mobilyaların kurulacağı yeri ölçüsünün alınmasından sonra 45 gün içerisinde anlaşma şartlarına göre mobilyaların tesliminin kararlaştırıldığı, müvekkili tarafından dava dilekçesinde belirtilen mobilyaların temini konusunda davalıya sipariş verildiğini ancak imal edilen mobilyalarda ayıp ve kusurlar bulunduğunu, bu nedenle müvekkilinin verilen kambiyo senetleri nedeni ile borçlu olmadığını ileri sürerek senetler nedeni ile borçlu olmadığının tespitine ve senetlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ: Dava, satım sözleşmesi uyarınca davalıya verilen bonolar nedeni ile davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava konusu uyuşmazlıkta davacı evinde kullanacağı mobilyaları satım sözleşmesi ile davalıdan temin etmiş, ancak mobilyada kusur ve ayıplı imalatların bulunması nedeni ile verilen bonolar nedeni ile borçlu olmadığını tespitini talep etmiştir.

6100 Sayılı HMK.nun 1. Maddesinde mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenlendiği, göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirtilmiştir. 28/05/2014 tarihinde 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girmiştir. Anılan kanun her türlü tüketici işlemiyle tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Kanunun 3/1-d maddesinde hizmetin tanımı yapılmış olup, bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan ya da yapılması taahhüt edilen mal sağlama dışındaki her türlü tüketici işleminin konusunu oluşturduğu açıklanmıştır. 3/1-k maddesinde tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade ettiği tanımlanmıştır. Aynı kanunun 73.maddesinde Tüketici Mahkemelerinin görev alanı belirlenmiş, buna göre tüketici işlemleriyle tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemeleri görevlidir. 6502 Sayılı Kanunun 83/2 maddesinde “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez. ” düzenlemesiyle Tüketici Mahkemelerinin görev alanı genişletilmiştir.
Eldeki davada uyuşmazlık konusu tüketici işleminden kaynaklandığından görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir. HMK.nun 114/1-c maddesinde görev dava şartı olduğundan 138.madde gereğince öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verilmesi mümkün olduğundan göreve ilişkin dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Bakırköy Tüketici Mahkemesi olduğuna ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/03/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸