Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/853 E. 2018/601 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/853 Esas
KARAR NO : 2018/601

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2017
KARAR TARİHİ : 17/05/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili 25/09/2017 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki satım ilişkisinde müvekkilinin değişik tarihlerde davalıya satıp teslim ettiği emtia bedelinin büyük miktarının ödenmemesi üzerine 31.05.2016 tarihi itibari ile 11.130,54-TL’sine ulaşan alacağın tahsili amacı ile Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında 11.130,51-TL alacağa itiraz edildikten sonra bu miktarın ödendiğini, müvekkilinin takip fer’ilerinin sonuçsuz bırakılmaması amacı ile itirazın iptalinin talep edildiğini ileri sürerek takip ve itirazdan sonra yapılan ödemelerin icra müdürlüğü’nce mahsup edilmesine, itirazın iptaline, takibin devamına, %20’i oranından az olmamak kaydı ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkide davacının teslim ettiği emtia bedelinin vadeli olarak müvekkilince ödendiğini, bu kapsamda zaman zaman vadeli nakit ödeme yapıldığı gibi zaman zaman da çek verildiğini, somut olaydaki alacağın vadesinin gelmemesi nedeni ile itirazda bulunduğunu, çekin vadesi geldiğinde müvekkilince ödemede bulunulduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dava, cevap dilekçeleri, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı… Vs.
Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 08/02/2017 tarihinde 11.130,54-TL’nin tahsili amacı ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin 14.02.2017 tarihinde tebliği üzerine, 20.02.2017 tarihinde borç ve fer’ilerine itiraz edildiği, takibin durduğu, itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından sunulan makbuzların incelenmesinde; davalının 03.05.2017 tarihinde 10.000,00-TL ve 1.130,51-TL olmak üzere toplam; 11.131,51-TL yapıldığı, belirtilen ödemenin itirazdan sonra ancak davadan önce olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce taraf defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu; bilirkişi tarafından ibraz edilen 10.04.2018 tarihli raporun incelenmesinde; borç konusunda taraf defterlerinin mutabık olduğu, borcun takip tarihinden sonra dava tarihinden önce 03.05.2017 tarihinde ödendiği, taraflar arasındaki ödemenin 3 ile 6 ay vadeli çekler ile yapıldığı, dava konusu faturalar yönünden ise vadeli işten yapıldığı kabul edilebileceği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, satım sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacı ile başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki satım sözleşmesinde, satım konusu emtianın teslim edildiği ve borcun 11.130,51-TL olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, takip konusu borcun vadeli olup olmadığı, takip tarihi itibari ile alacağın vadesinin gelip/ gelmediği noktasında toplanmaktadır. TBK. 207. Maddesi gereğince sözleşmede aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdür. Somut olayda, taraflar arasında yazılı bir satım sözleşmesi bulunmadığı gibi kurulu olan sözlü satım sözleşmesinde teslim edilen emtia bedelinin belli bir süre sonra ödenmesine ilişkin bir vadenin kararlaştırıldığı da kanıtlanmamıştır. Bu durumda, satım sözleşmesinin peşin yapıldığı ve malın teslimi ile davacı satıcının bedele hak kazandığını kabulü gerekmektedir. Her ne kadar bilirkişi taraflar arasındaki bir kısım teslimlerde ileri vadeli çek düzenlendiğini belirtmiş ise de belirtilen uygulamanın ilgili satımlar yönünden kabul edilmesi gerektiği, taraflar arasında vadeli satımın benimsendiğine ilişkin bir kanıt bulunmadığı anlaşılmıştır. Alacağın tamamının dava öncesi ödenmiş olması nedeni ile alacak üzerinden itirazın iptali isteminde davacının hukuki yararı bulunmamaktadır. Ancak Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … – … Esas karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; itiraz ile takibin durması nedeni ile takip fer’ilerinin tahsilinin sağlanması amacı ile takip fer’ileri yönünden her hangi bir ödeme yapılmadığından, davacı talebi gözetilerek çoğun içerisinde azında bulunduğu kabul edilerek faiz, icra giderleri ve vekalet ücretine yönelik olarak itirazın iptaline karar verilmiş olup, dava öncesi alacağın ödenmiş olması nedeni ile icra inkar tazminatının reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; Davalının Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının asıl borcun takip sonrası ve dava öncesi ödenmiş olması nedeni ile itirazın takip konusu alacağın takip sonrası faizi icra harç ve giderleri ile vekalet ücreti yönünden iptaline, takibin takip fer’ileri yönünden devamına,
2-Asıl alacağın ödenmiş olması nedeni ile icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 132,43-TL harçtan peşin alınan 33,11-TL harcın mahsubu ile 99,32-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 33,11-TL peşin harç ile 31,40-TL başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 750,00-TL bilirkişi ücreti ve 76,00-TL posta masrafı toplamı olan 826,00-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 1.938,77-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı; alacak miktarı Temyiz/Kesinlik sınırının (3.560,00- TL’nin) altında kaldığından HMK 362 maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.17/05/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸