Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/826 E. 2021/85 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/826 Esas
KARAR NO : 2021/85

DAVA : İtirazın İptali ( Sigorta Poliçesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 15/09/2017
KARAR TARİHİ : 08/02/2021
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/02/2021
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 15/09/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine sigortalı ve davalı şirkete ait …… plaka sayılı aracın karışmış olduğu trafik kazası sonucunda karşı tarafa ait …… plaka sayılı araçta meydana gelen hasar nedeniyle ilgilisine 31.000-TL ödemede bulunduklarını, müvekkili sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün 1.34 promil alkollü olması nedeniyle poliçe genel şartları kapsamında ödenen tazminatın davalıdan tahsili amacıyla yapılan icra takibine davalı tarafın haklı bir neden olmaksızın itiraz ettiğini, davalı tarafın haksız itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 06/10/2017 havale tarihli cevap dilekçesinden özetle: davacı tarafından Bakırköy ….. İcra Dairesi’nin …… takip sayılı dosyasından başlatılan icra takibine müvekkili şirketin takip alacaklısına herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesi ile itiraz etiklerine bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddini ve davacı tarafın kötü niyetli olması nedeni ile tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy …… İcra Dairesi’nin ….. takip sayılı dosyasının celp ve tetkikinde; davacı tarafın davalı şirket aleyhine 31.000-TL asıl alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlattığı ve davalının süresinde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya önce bilirkişi heyeti ……. ile ……. ‘e tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 26/10/2018 tarihli raporunda; ” dava konusu trafik kazasının sürücünün münhasıran güvenli sürüş kabiliyetini kaybedecek derecede alkollü olması nedeniyle meydana geldiğini” teknik kanaatleri olarak belirtmişler; iş bu rapora yönelik itiraz sonucunda dosya ATK’ya gönderilmiş, ATK Trafik İhtisas Dairesi ……. tarihli yazıda kazanın salt alkolün etkisi ile meydana gelip gelmediği hususunda görüş beyan etmelerinin mümkün olmadığı gerekçesiyle dosya mahkememize iade edilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay ….. HD. …… esas ….. karar sayılı ilamında belirtildiği üzere Karayolları Genel Müdürlüğü görevlileri ve nörolog bilirkişiden oluşan üç kişilik heyete dosya tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 04/01/2021 tarihli raporlarında; “olayın tümü değerlendirildiğinde kazanın münhasıran alkole bağlı olup olmadığının belirlenmesinin ispata muhtaç olduğu, soyut delillerin yeterli olmadığı, somut delillerin gerekliliği, ayrıca yol şartlarının dikkatsiz ve tedbirsiz bir sürücü için de aynı şartlarda kaza yapmasına elverişli olduğundan kazanın salt alkolün etkisi ile meydana geldiği kanaatine varılamamıştır ” şeklinde teknik kanaatlerini belirtmişler, mahkememizce de Yargıtay içtihatlarına uygun düzenlenen bilirkişi heyeti raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı … şirketinin, dava dışı araç malikine ödemiş olduğu tazminatı sigortalısı olan davalı şirketten talep edebilmesi için kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana geldiği hususunu ispatlaması gerektiği, ispat külfetinin davacı … şirketine ait olduğu, mahkememizce Yargıtay içtihatlarına uygun olarak oluşturulan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 04/01/2021 tarihli ek raporda belirtildiği üzere kazanın salt alkolün etkisi ile meydana geldiği hususunun somut delillerle ispatlanamadığı, bu kapsamda davacı … şirketinin dava dışı araç malikine yapmış olduğu ödemeyi talep edemeyeceği ve bu nedenlerle açılan itirazın iptali davasının reddine; davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin ise koşullar oluşmaması nedeniyle keza reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Sabit görülmeyen davacının davasının REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin koşullar oluşmaması nedeniyle reddine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 54,40-TL ilam harcından peşin alınan 370-TL harcın toplamı olan 370-TL harçtan mahsubu ile bakiye 315,60-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen 115,70-TL posta gideri ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.650-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
08/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır