Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/825 E. 2019/305 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/825 Esas
KARAR NO : 2019/305

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Eser Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2017
KARAR TARİHİ : 12/03/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Eser Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin çeşitli tarihlerde dava dilekçesinde yazılı olan fatura ve sevk irsaliyeleri ile davacıya emtiaların teslim edilmesine rağmen fatura borcunun ödenmemesi üzerine 68.865,06TL alacağın tahsili amacıyla Küçükçekmece ……. İcra Müdürlüğünün…… esas sayılı dosyasında başlatılan takibe vaki itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline takibin devamına %20 oranında icra inkar tazminatına davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;teslim edilen emtialarda bulunan ayıpların davalıya bildirildiği, tarafların karşılıklı anlaşma ile sözleşmeyi fesh ettiklerini buna rağmen davacının haksız şekilde talepte bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; ürünlerde müvekkilinden kaynaklı herhangi bir ayıbın bulunmadığı gibi ayıp ihbarında da bulunulmadığını, emtiadaki ayıpların somut olarak ortaya konmadığını takibe yönelik itirazda da herhangi bir ayıp ihbarında bulunulmadığını, faturaların uzun süre içerisinde tebliğ edilerek fatura konusu emtiaların 23/09/2014 tarihinden 25/02/2015 tarihine kadar değişik zamanlarda teslim edildiğini, tarafların ayıp konusunda anlaşmaları ve sözleşmenin feshinin doğru olmadığının ileri sürmüştür.
Davalı vekili ikinci cevap dilekçesinde özetle; fatura konusu emtiaların ayıplı şekilde teslim edilmesi üzerine müvekkilince ayıp ihbarında bulunulduğunu dava dilekçesinde 11 adet fatura konusu emtianın ayıplı çıkması nedeniyle iade edildiğini, bir süre sonra ürünlerdeki ayıpların giderilerek tekrar teslim edildiğini müvekkilinin basit muayene den sonra ürünleri teslim alarak müşterisine devir ettiğini, daha sonra satın alan müşterinin ürünlerde gizli ayıp bulunduğu müvekkiline bildirdiğini 14/10/204 tarihinden sonraki 11 adet fatura konusu emtiada da açık ve gizli ayıplar bulunması üzerine müvekkilince 16/04/2015 tarihli ihtarname ile ayıbın bildirildiğini, müvekkilinin 29/01/2015 tarihinde alınan ürünler için davacıya 2 adet çek verdiğini, cevabı ihtarda da ayıbın kabul edildiğini, 2 adet çekin iade edilerek tarafların karşılıklı olarak sözleşmeyi fesh ettiklerini, çeklerin iade edilmesi nedeniyle TBK’nın 104/3. Maddesi gereğince borcun sona erdirildiğini ayıp konusunda tanık dinletileceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine faturadan kaynaklı 68.865,06TL asıl alacak, 10.553,25TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 79.418,37TL tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı ödeme emrinin 05/05/2016 tarihinde tebliği üzerine süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu, dava ve itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafından keşide edilen Bakırköy …. Noterliğinin 16/04/2015 tarih ….. yevmiye nolu ihtarı ile taraflar arasında davalıya ait nakış işlemeli tül ve perde kumaşlarının fikse ve tela eritme işlemlerinin yapılması için 01/12/2014 tarihinde anlaşmaya varıldığını, 01/01/2015 yılı 27/03/2015 tarihleri arasında yapılan sevkıyatlarda ayıp bulunduğunu tespit edilerek ihbar edildiğini, buna rağmen davalının zararının giderilmediği bildirildiği görülmüştür.
Davacı tarafından keşide edilen 30/04/2015 tarihli cevabi ihtarda, daha önce beğenilmeyen emtiaların davacıya gönderildiği ve ayıpların düzeltildiği yeniden ayıplı malların bulunduğu tespiti halinde bu ayıpların giderileceği, 28/01/2015 tarihi itibariyle davalının 23.733USD borcu bulunduğu buna karşılık 15.000USD ve 7.500USD çeklerin verildiğini bakiye borcun 3.666USD olduğu bildirilmiştir.
İşin eser sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle davacı tarafça ayıba ilişkin bildirilen tanıklar mahkememizce dinlenmiştir.
Davalı tanığı ….. beyanında özetle; olay tarihinde davalının işyerinde bulunduğu sırada gönderilen emtiada ayıp bulunduğunu gördüğünü, teslim edilen emtiadan bir top kumaş açtıklarını, ne kadar emtianın ayıplı olduğunu bilmediğini bu emtianın yeniden boyanmak üzere davacıya gönderildiğini ancak ayıpların giderilip giderilmediğini bilmediğini beyan etmiştir.
Davalı …… beyanında özetle; davalı şirketin imalat müdürü olduğunu, teslim edilen emtiada ayıpların giderilemediğini şirket ortakları arasındaki yakın akrabalık ilişkisi nedeniyle davacı şirkete emtianın yaptırıldığını beyan etmiştir.
Taraflar arasında eser sözleşmesi niteliğinde kumaş işleme sözleşmesi bulunduğu, sözleşme kapsamında davacının imalatı teslim ederek davalıya teslim ettiği, davalıca 30/06/2015 tarihli 7.500USD, 31/04/2015 tarihli 15.000USD bedelli 2 çekin davalı tarafından davacıya verildiği daha sonra bu çeklerin davacı tarafından davalıya iade edildiği sabitdir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık teslim edilen emtiada ayıp bulunup bulunmadığı varsa ayıbın niteliği, süresinde ihbarda bulunulup bulunulmadığı ve davacı tarafından iade edilen çekler nedeniyle TBK’nın 104. Maddesi gereğince borcun sona erip ermediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Mahkememizce emtia ile tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılıp rapor düzenlenmesi için bilirkişi kurulu oluşturulmuştur, ibraz edilen 06/07/2018 tarihli raporun incelenmesinde, emtiada bulunan ayıbın davacı tarafından eritme ve fikse işlemi sonrasında oluşması nedeniyle davacınını işlemlerinden kaynaklandığı her iki tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun şekilde düzenlendiği taraflarca yapılan işlemler ve çeklerin iadesi dikkate alındığında davacının bakiye 62.949TL alacağı bulunduğu anlaşılmıştır.
İtiraz üzerine mahkememizce bilirkişi kurulundan 24/12/2018 tarihli rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda davalı tarafça ayıplı olduğu belirtilen kumaşların satıldığı , ayıp ihbarının zamanında yapılmadığı bu durumda bakiye sözleşme bedelinin tahsili gerektiği belirlenmiştir.
Dosya kapsamında tüm deliller birlikte değerlendiriliğinde taraflar arasındaki eser sözleşmesindeki davacının edimini yerine getirerek emtia yı teslim ettiği sabittir. Bilirkişice yapılan incelemede davalı tarafça çok büyük bir kısmının satıldığı, az bir numunenin davalı elinde bulunduğu bulunan emtiada da renk farklarının bulunduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki ticari ilişkide sözleşme konusu emtialar 23/09/2014 tarihinden başlamak üzere 07/05/2017 tarihine kadar değişik fatura ve sevk irsaliyeleri ile teslim edilmiştir. Teslim edilen bir kısım emtiada (ilk 11 adet fatura) ayıp bulunduğu ve bu ayıbın giderilmesi için emtianın davacıya iade edilerek ayıpların giderilerek yeniden teslim edildiği sabittir. TBK’nın 474. Maddesi gereğince iş sahibi süresinde eseri gözden geçirerek varsa ayıpları yükleniciye bildirmek zorunda olduğu ancak son teslimatın 25/02/2015 tarihinde yapılmasına ve eserdeki belirlenen renk farklarına açık ayıp niteliğinde bulunmasına rağmen davacı tarafça ihtarı makul süre sayılabilecek 16/04/2015 tarihinde yapılması ve ihtarda ayıbın niteliğinden ve belirlenen ayıplardan söz edilmemesi karşısında süresinde bir ayıp ihbarı bulunduğu kabul edilemez. Dinlenen davalı tanıklarının ayıp ihbarının süresinde yapıldığını bildirmeleri karşısında, bu ayıpların yüklenici tarafından giderildiği dikkate alınarak ihtarla yapılan ayıp ihbarının süresinde olmadığı anlaşılmıştır. Sözleşme kapsamında verilen 2 adet çekin iade edilmesi nedeniyle borcun sona erip ermediğinin değerlendirilmesi gerekecektir. TBK’nın 104/ son maddesi gereğince borç senedi borçluya geri verilmiş ise borç sona ermiş sayılır görüldüğü gibi yasada sözleşme nedeniyle alınan senedin iadesi halinde borcun sona erdiğine ilişkin karine bulunmaktadır. Ancak bu karinenin aksi kanıtlanabilir incelenen tarafların ticari defterlerinde davalının çekleri iade aldığını ve iptal ettiğini 2018 yılı ticari defterlerinden işlemesi, davacının keşide ettiği cevabı ihtar birlikte değerlendirildiğinde çeklerin borcun sona erdirilmesi amacıyla verilmediği ibrazda karşılıksız çıkan çeklerin iade edildiği dikkate alındığında yasada belirtilen tarih nedeniyle aksinin davacı tarafça kanıtlanabilmesi nedeniyle sözleşmenin bakiye alacağı olan 62.949,41TL üzerinden davalı itirazının iptaline fazlaya ilişkin talebin reddine, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklanması ve alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminat talebinin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile; davalının Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün …..Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 62.949,41-TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %10,50 oranını aşmamak üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak eser sözleşmesinden kaynaklanıp likit olmadığından icra inkar tazminatının reddine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 4.300,07TL ilam harcından peşin alınan 778,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.521,11TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.600,00TL bilirkişi ücreti, 129,50TL posta masrafı, 31,40TL Başvuru Harcı, 778,96TL peşin harç ücreti toplamı olan 2.539,86TL den kabul red oranına göre hesaplanan 2.321,68TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti 56,00TL posta masrafı, toplamı olan 856,00TL den kabul red oranına göre hesaplanan 73,53TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.274,43TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
8-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/03/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.