Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/408 E. 2018/515 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/408 Esas
KARAR NO : 2018/515

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/04/2017
KARAR TARİHİ : 26/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 27/04/2017 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalı …’a ait … plakalı aracın 06.10.2016 tarihinde ….’a ait …. plakalı araca çarpmak sureti ile maddi hasarlı trafik kazasına neden olduğunu, anılan kişinin değer kaybı alacağını müvekkiline temlik ettiğini, müvekkili tarafından yapılan ekspertiz incelemesi sonucu araçta 3.380,00-TL değer kaybı bulunduğunun belirlendiği, müvekkilinin 354,00-TL ekspertiz ücreti ödediğini, temlik ile birlikte temlik edenin dava ve talep haklarının müvekkiline geçtiğini, kazaya karışan aracın kaza tarihindeki karayolları zorunlu mali sorumluluk sigortasının davalı tarafından düzenlendiğini, değer kaybının poliçe kapsamındaki gerçek zararlardan olduğunu, 07.04.2017 tarihinde meydana gelen değer kaybının gerekli belgeler eklenmek sureti ile davalıdan talep edilmesine rağmen ödenmediğini ileri sürerek şimdilik 300,00-TL değer kaybı tazminatı ile 354,00-TL ekspertiz ücretinin kaza veya ihtar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; temlik sözleşmesinin geçerli olmaması nedeni ile aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, kaza tarihi itibari ile aracın müvekkili tarafından karayolları ZMSS sigortası ile teminat altına alındığını, değer kaybının teminat dışı olduğunu, bunun yanı sıra müvekkilinin sorumluluğunun sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, bu nedenle mahkemece kusur değerlendirmesi yapılarak aracın kilometresine göre poliçe genel şartlarına göre değer kaybı değerlendirilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:Dava, cevap dilekçeleri, bilirkişi raporları, hasar dosyaları, fatura ve tüm dosya kapsamı… vs.
Davacının, dava konusu alacağa 3. Kişiden temlik aldığı, yazılı temlik sözleşmesinin dosyaya sunulduğu, davacı tarafından yapılan ekspertiz çalışması sonucu 2918 sayılı kanunun 97.maddesi kapsamında dava tarihinden önce davalı … şirketine başvuruda bulunduğu, dava konusu aracın kaza tarihinde geçerli olan kara yolları zorunlu mali sorumluluk sigortasının davalı şirketçe yerine getirildiği anlaşılmıştır. Davalı tarafından yapılan ödemelere ilişkin belgeler getirtilmiş, belgeler, hasar dosyaları getirtilerek yapılan ödemede dikkate alınarak bakiye değer kaybının bulunup bulunmadığı var ise miktarı ile poliçe teminatı kapsamında olup/ olmadığı konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır.
Bilirkişi kurulunun 28.02.2018 günlü raporun incelenmesinde; sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda tam kusurlu olduğu, temlik eden araç sürücüsünün kusursuz olduğu, poliçe genel şartlarına göre yapılan değerlendirmeye göre araçta 1.500,00-TL değer kaybı meydana geldiğinin belirlendiği görülmüştür.
Bilirkişi raporundan sonra davacı davasını ıslah ederek 1.500,00-TL değer kaybı tazminatı ile 354,00-TL ekspertiz ücretini faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, temlik eden araç sahibinin trafik kazası nedeni ile uğradığı değer kaybının karayolları ZMSS poliçesi kapsamında davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Davada, davacı tarafından alacağın yazılı temlik sözleşmesi ile devir alınması nedeni ile aktif dava ehliyetinin bulunduğu kabul edilmiştir. Dava tarihinden önce davacı tarafça 2918 sayılı kanunun 97. Maddesi kapsamında ihtarname ile değer kaybı alacağının ödenmesi amacı ile davalıya başvurması nedeni ile dava şartının yerine getirildiği sonucuna varılmıştır. Mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesinde araçta 1.500,00-TL değer kaybının meydana geldiği, değer kaybının poliçe teminatı içerisinde bulunduğu, hasar sonrası sigortaya yapılan başvuru sonucu değer kaybı tazminatının sigorta tarafından ödenmediği anlaşılmakla 1.500,00-TL tazminatın davalıdan tahsiline ; davacının, başvuru öncesi yapmış olduğu ekspertiz incelemesi nedeni ile 354,00-TL’nin tahsili talebinde bulunmuş ise de belirtilen miktarın delil tespiti niteliğinde olup, yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmesi gerekeceğinden bu kısma yönelik talebin reddine karar verilmiştir. Diğer yandan HMK.’nın 400. Maddesi gereğince ilerde açılacak davada sırası gelmeyen veya kaybolacağından endişe edilen vakilar yönünden delil tespiti isteyebileceği düzenlenmiş ise de davacı tarafından yapılan delil tespitine uygun şekilde dava açılmadığı, bu durumda yapılan ekspertiz incelemesinin belirtilen madde kapsamında yapılması gerekli giderlerden olmadığı anlaşılmakla, yapılan giderin yargılama gideri olarak davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının ıslah edilmiş şekli ile kabulü ile; 1.500,00-TL değer kaybının temerrüt tarihi olan 17.04.2017 tarihinden itibaren davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 102,46-TL harçtan peşin alınan 31,40-TL harç ile 20,50-TL ıslah harcının mahsubu ile 50,56-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL peşin harç, 31,40-TL başvuru harcı ve 20,50-TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.300,00-TL bilirkişi ücreti ve 131,60-TL posta masrafı toplamı olan 1.431,60-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 1.500,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı ; alacak miktarı Temyiz/ Kesinlik sınırının (3.560,00-TL’nin) altında kaldığından HMK 362 maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 26/04/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸