Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/389 E. 2018/948 K. 19.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/389 Esas
KARAR NO : 2018/948

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/04/2017
KARAR TARİHİ : 19/07/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/08/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı …vekilinin 24.04.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı şirket …. Dağıtım ile davalı … arasında akdedilen ihale sözleşmesine istinaden bir hizmet alım işi yüklenilmiş ve davacı şirket söz konusu işi yerine getirmek için işçi istihdamı yapılmış olduğunu, söz konusu iş kapsamında istihdam edilen işçilerden …’ün iş akdinin sona ermesi nedeniyle işe iade talepli olarak ikame edilen dava neticesinde İstanbul … iş Mahkemesi …. Esas …. Karar sayılı 29.06.2016 tarihli ilamı ile davacı isçinin …’a iadesine, işe iadenin mali sonuçlarından ise … ve …. Dağıtım’ın birlikte sorumlu olmasına karar verildiğini, işbu dava neticesinde verilmiş olan yerel mahkeme kararının temyiz edildiğini, dosyanın Yargıtay incelemesinde olup kesinleşmesinin söz konusu olmadığını, buna karşılık davalı …Ş. (…) tarafından davacı şirketin hak edişinden haksız ve hukuka aykırı olarak 20.000,00 TL kesinti yapıldığını, davacı yanın İstanbul …. Noterliğinden 17.05.2016 tarih … yevmiye nolu ihtarname gönderdiğini, herhangi bir müspet sonuç elde edemediğini, akabinde Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyası ile takip başlatıldığını, hak ediş kesintisine konu dosyanın, işe iade istemli tespit dosyası olup; dosyanın Yargıtay incelemesinde olduğunu, davacı isçinin 25.10.2013 tarihinde amirlerine haber vermeksizin işyeri sahasını terk ettiğini, işçiden, söz konusu tutumuna ilişkin olarak savunma istendiğini, ancak isçinin, savunma vermekten kaçındığını, davalı …… tarafından yapılan kesintinin tarihinin 05.08.2014 olduğunu, bu tarihte uyuşmazlığa konu dava dosyasının karara dahi çıkmadığını, hakediş kesintisine konu olan dosyanın tespit istemli olup taraflar bakımından herhangi bir mali netice doğuran ilam niteliğine haiz olmadığını, hak edişin, teminat niteliğine haiz bir meblağ değil, yapılan işin karşılığı olarak idarece ödenen bir para olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşmelerde herhangi bir düzenlemeye konu edilmemiş olan bu alacak kalemleri için herhangi bir yargı kararı yahut icra takibi bulunmuyor iken haksız ve hukuka aykırı olarak asıl işveren … tarafından sona eren bir ihale için farklı bir ihalenin hak edişinden kesinti yapılmasının kabul edilemeyeceğini belirterek davanın kabulüne, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü …. Esas dosyasındaki itirazın iptal edilerek takibin devamına, davalı yanın %20 ‘den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama masraf ve ücret-i vekâlet alacağının karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. vekilinin 21.06.2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında akdedilen sözleşmenin bir Kamu İhale Sözleşmesi olduğunu, …’ın bir belediye şirketi olduğunu, ihale sonucu imzalanan sözleşmelerin 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa göre tip sözleşme olarak hazırlandığını, ihaleye giren isteklilerin de ihale dokümanındaki şartları kabul ederek ihaleye teklif verdiklerini, İhaleler sonucunda imzalanan sözleşmeler ve eklerinin 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa göre yürütüldüğünü, İdare ile yüklenici arasında imzalanmış sözleşme hükümlerinde 4735 Sayılı Kanunda sayılan hâller dışında değişiklik yapılamadığını ve ek sözleşme düzenlenemediğini, … ile davacı şirket arasında, Boğaziçi Bölge GPRS Tabanlı Mobil Tahakkuk Sistemiyle Sayaç Okuma ve Faturalandırma Hizmetinin temini için kamu ihale mevzuatı çerçevesinde, davacının çalışmış olduğu 21.09.2011-12.12.2013 tarihler arasında 2011/61, 2012/165, 2013/179, 2013/209 sayılı 6 sözleşme akdedildiğini, 23.05.2011 tarihinde imzalanan, 2011/61 numaralı 01.06.2011-31.08.2012 tarihleri arası 15 aylık İhale Sözleşmesinin 3.6 maddesinin; ” Sözleşme konusu işle ilgili yüklenicinin çalıştıracağı personeline ilişkin iş Kanunları ve diğer mevzuattan kaynaklanan sorumluluklar yükleniciye aittir” şeklinde olduğunu, çalışılmayan sürelere ilişkin olmak üzere geriye yönelik olarak sonradan düzenlenmesi gereken aylık prim ve hizmet belgelerinin; kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının işçiye tebliğ edildiği tarihten itibaren (tebliğ edilen gün hariç) onuncu iş gününün içinde bulunduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar verilmesi ve muhteviyatı prim tutarlarının da aynı süre içinde ödenmesinin zorunlu olduğunu, ödenmemesi halinde idari para cezası ve gecikme zammı uygulanacağını, bu sebeple davacının kesintiye konu olan dosyanın tespit istemli olup mali netice doğuran ilam niteliğine haiz olmadığı ve mali bir sonuç doğurmadığı konusundaki iddiasını kabul etmediklerini, davacı tacirin davalı yan ile sözleşmeyi imzalarken basiretli bir tacir gibi hareket ederek böyle bir külfetin altına girdiğini, artık sözleşme ile kabul ettiği isçilerin isçilik hak ve alacaklarından sorumlu olmadığı ve blokeli paranın iadesi için öngörülen prosedürü tamamlamadan iadesinin talebi için dava açmasının basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü ile ters düşmekte olduğunu belirterek davanın reddine, dava yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava itirazın iptali davasıdır.Davacı taraf icra takibine konu yaptığı alacağı haksız hakediş kesintisine dayandırmış İstanbul … iş mahkemesinin … esas sayılı dosyasında verilen kararı gözönünde bulundurarak işçi nin işe iadesinin mali sonuçlarından davalı tarafın da sorumlu olduğu bu nedenle hakediş kesintisinin yasal olmadığını söylemiştir.
Dosyanın sunulan belgeler doğrultusunda incelenmesi sonucunda taraflar arasındaki sözleşmenin 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa göre tip sözleşme olarak hazırlandığını, ihaleye giren isteklilerin de ihale dokümanındaki şartları kabul ederek ihaleye teklif verdikleri , davacının çalışmış olduğu 21.09.2011-12.12.2013 tarihler arasında 2011/61, 2012/165, 2013/179, 2013/209 sayılı 6 sözleşme akdedildiği, 23.05.2011 tarihinde imzalanan, 2011/61 numaralı 01.06.2011-31.08.2012 tarihleri arası 15 aylık İhale Sözleşmesinin 3.6 maddesinde ; ” Sözleşme konusu işle ilgili yüklenicinin çalıştıracağı personeline ilişkin iş Kanunları ve diğer mevzuattan kaynaklanan sorumluluklar yükleniciye aittir” şeklinde yükümlülük bulunduğu bu madde gereğince de işçinin işe iadesinin mali sonuçlarına yüklenici davacının katlanması gerektiği anlaşıldığından açılan davanın reddi ciheti ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 35,90TL ilam harcından peşin alınan 278,66TL harcın mahsubu ile bakiye 242,76TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.768,68TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/07/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır