Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/378 E. 2018/1437 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/378 Esas
KARAR NO : 2018/1437

DAVA TARİHİ : 21/04/2017
KARAR TARİHİ : 18/12/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili 21/04/2017 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı …ve Tic. Ltd.Şti. Tarafından ….. Bankası A.Ş. …..Şb.’ne ait davalı hesabından keşide edilen …. çek numaralı 30.04.2016 keşide tarihli 40.000,00-TL bedelli çekin ciro yolu ile ….’a intikal ettiğini, anılan kişinin işlerinin yoğunluğu nedeni ile işyerinden ayrılamaması nedeni ile çeki ciro ederek müvekkili ….’e vererek kendisi adına bankadan tahsil etmesini talep ettiğini, müvekkilinin banka şubesi ile önceden yaptığı telefon görüşmesine istinaden çekin karşılıksız işlemini yapmak üzere 03.05.2016 tarihinde bankaya giderek işlemler için çeki banka müşteri temsilcisi olarak çalışan davalı …..’a ciro ederek teslim ettiğini, daha sonra davalı …..’ın operasyon bölümündeki arkadaşlarına soru sorma bahanesi ile ayrılarak 10 dakika sonra elindeki çek ile dönerek çek hakkında mahkeme kararı bulunduğunu, bu nedenle karşılıksız işlemi yapamayacağını söylediğini, bu sırada çek …..’ın elinde iken diğer davalı …..’in yanlarına gelerek çeki alarak iade etmediğini, daha sonra bu kişinin keşideci şirketin yetkili olduğunu öğrenildiğini, olay gününe ilişkin banka kamera kayıtlarının getirtilmesi halinde bu durumun anlaşılacağını çekin ciro edilmiş suretinin ….. tarafından müvekkiline mesaj yolu ile gönderildiğini bu durumda, …..’ın çekin cirolu halini fotoğrafının çekilmesi konusunda …..’e izin verdiğini ve tarafların işbirliği içerisinde hareket ederek çeki ele geçirdiklerini buna ilişkin olarak Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na …. sor. Sayılı esasınında şikayetçi olunduğunu, müvekkilinin çekinin elinden alınması nedeni ile başvuru haklarını kaybettiğini, bu durumda davalı keşidecinin sebepsiz zenginleşme bankanın güven kurumu olması nedeni ile ….. ve …..’ın ise haksız fiil nedeni ile sorumlu olduklarını …. adına Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dava dosyasında açılan davanın husumet yönünden reddine karar verildiğini, anılan dosyada davalı şirket vekilinin sunduğu 14.07.2016 tarihli cevap dilekçesinde çekin hatır çeki olduğu savunularak bedelsiz olduğunu belirtildiğini ileri sürerek çek bedeli olan 40.000,00-TL 30.04.2016 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan ….. Bankası A.Ş. Ve ….. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin husumet ehliyeti bulunmadığını, davacının başvurusu üzerine banka çalışanlarının yasal mevzuat kapsamında gerekli incelemeleri yaparak çek hamilinin çekin iadesini talep etmesi üzerine çeki bizzat davacı hamiline iade edildiğini, çekin teslimi sırasında müvekkili çalışanlarının yaptığı incelemede çekteki imza ile banka müşterisinin kayıtlarda yer alan imzasının uyaşmaması nedeni ile şubeden hazır olan keşideciye de durumun bildirildiğini, keşidecinin imzayı kabul etmemesi nedeni ile bu hususta çekin arkasına şerh düşülebileceği hususunda davacıya bilgi verilidiğini, bunun üzerine davacının çekin işleme alınmamasını ve muamelesiz iade edilmesini talep ettiğini ve çekin banka çalışanı davalı ….. tarafından davacıya teslim edildiğini, bu sırada keşideci şirket yetkilisinin personelin masası önünde bulunan davacının karşısındaki sandelyeye oturarak davacı ile konuşmaya başladığını, banka görevlisinin ise diğer işlemlerini yapmak için ara sıra masadan kalkarak çalışmaya devam ettiğini, davacının bu aşamada müvekkilinden başka bir talebinin bulunmadığını, daha sonra davacı ile davalı …..’in birlikte kalkarak banka şubesinden ayrıldıklarını, kamera kayıtlarının incelenmesi halinde çekin bizzat davacı tarafından …..’e verildiğinin anlaşılabileceğini zira çekin davacı tarafından keşideciye verilmesinden sonra davacı ile keşidecinin bir süre sonra masada konuşmalarından sonra çekin keşideci – şirket yetkilisi …..’de kaldığını ve her ikisinin bankayı terk ettiklerini bu sırada da davacı ile davalı ….. arasında herhangi bir ihtilaf olduğuna ilişkin emare bulunmadığını, davacının, bankaya çekin çalındığı ya da gasp edildiğine ilişkin bir bildirimi bulunmadığı gibi iddiaların hayatın olağan akışına aykırılık teşkil ettiğini esasen, özel güvenlik tarafından korunan bankada bu tür bir eylemin bildirilmesi halinde güvenlik görevlilerince en seri şekilde müdahale edilebileceğini ancak hırsızlık ve gasp benzeri bir olay bulunmadığı gibi davacı ve davalı …..’in gerek şube içinde gerekse şube dışında uzun süre sohbet etmelerine rağmen çekin çalındığını ya da gasp edildiğine ilişkin hiçbir delil ve emare bulunmadığını, benzer veya delillerin Küçükçekmece C.B.S.’nda bulunan …. sor. Sayılı dosyayada sunulduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ….. ve …. San. Tic. Ve Ltd.Şti. Vekili cevap dilekçesinde özetle; bankadan çek ile ilgili aranması üzerine …..’in banka şubesine gittiğini, müvekkili ile davacının bankada görüştüğünü, davacının , çekin …. tarafından kendisine tahsil edilmek üzere ciro edildiğini ve parayı tahsil edeceğini belirttiğini müvekkilince çekin ödeme koşulları cirolardaki aksaklık ve hatır çeki olarak verilmesi nedeni ile bedelinin tahsil edilmeyeceğini bildirilerek hatır çeki verilen…. ve …. hakkında suç duyurusunda bulunulacağı konusunda konuşulduğunu, bu sırada davacının kendi rızası ile çeki müvekkiline verdiğini, davacının hukuki ihtilafı bulunan ve tahsil kabiliyeti bulunmayan çeki müvekkilinde kalmasını ve kendisine suret görüntüsünün gönderilmesini bildirdiğini, tarafların anlaşmasından 2 gün sonra müvekkilinin davacı vekili ile telefonda görüşerek çekin verildiği….’na karşı ortak hukuki yollara başvurulması konusunda anlaşılmasına rağmen bir süre sonra davacının şikayet ve davasına maruz kaldığını, müvekkili ile davacı arasında ticari ilişkinin bulunmadığını, banka kamera kayıtlarının incelenmesinde; çekin rızaen teslim edildiğinin anlaşılacağını bankada iddia edilen tehdit şantaj gibi eylemlerin yapılamayacağını, müvekkilinin haksız fiil sorumluluğu bulunmadığı gibi diğer müvekkilinin sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı bir sorumluluğunun da bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Dava, cevap dilekçeleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı… Vs.
Dosya içerisinde bulunan çek suretinin incelenmesinde; keşidecisinin davalı …. … Aksesuar … Ltd.Şti. Lehtarının ise …. Tic. Ltd.Şti. Olduğu çekin…. Bank…. Şubesine ait 40.000,00-TL bedelli 30.04.2014 keşide tarihli olarak düzenlendiği, lehtar cirosu ile çekin …… Adlı kişiye ciro edildiği, arada başka bir ciranta imzasının bulunduğu, son cironun ise davacı ….’e ait olduğu, çek üzerinde herhangi bir karşılıksız işlemi yapılmadığı görülmüştür.
Küçükçekmece C.B.S.’nın soruşturma dosyasının incelenmesinde; …. ve …. tarafından davalı …. ve ….. aleyhine 12.05.2016 tarihinde yağma ve güveni kötüye kullanma suçundan kamu davası açılması konusunda şikayette bulunulduğu kolluk görevlilerince şüpheli ve şikayetçilerin beyanı alınarak kamera kayıtları üzerinde inceleme yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce davalı şirketin getirtilen sicil kaydının incelenmesinde; ….’in davalı şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Taraflarca dayanılan delil bankanın güvenlik kamera kayıtları olup, daha önce C.B.S.’nca incelenen ve Bakırköy….. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasına ibraz edilen güvenlik kamerası görüntüleri konusunda uzman bilirkişiye verilmiş olup, bilirkişi tarafından 02.11.2018 tarihli rapor düzenlenmiştir. Raporun incelenmesinde; davacının saat: 11.38.49’da bankaya gelerek banka çalışanı …..’ın masasına giderek çeki uzattığı bu sırada davalı …..’in önceden bankaya gelerek başka bir banka çalışanının masasında birlikte oturdukları …..’ın davacının verdiği çeki inceleyerek geri davacıya verdiği, davacının çekin arkasını ciro ederek tekrar …..’a verdiği, bu sırada davalı …..’in halen diğer banka çalışanın masasında beklediği, bir süre sonra …..’ın kamera açısına girdiği …..’in oturduğu yerden kalkarak …..’ın yanına gittiği ve telefon görüşmesi yaptığı, …..’in çeki …..’dan alarak her iki yüzünün fotoğrafını çekerek yeniden oturduğu masaya döndüğü, …..’ın kısa bir telefon görüşmesinden sonra davalının masasında oturduğu memeru …..’ın yanına gittiği bu sırada …..’in halen masada oturduğu, daha sonra memurun …..’ın yanından ayrılarak davalı …..’i çağırdığı, banka memuru, ….. ve …..’in bir süre konuştuktan sonra memurun masasına geri döndüğü, …..’ın bilgisayardan aldığı evrakı …..’e verdiği, …..’inde evrakları katlayarak cebine koyduğu, …..’ın banka içinde başka bir bölüme giderek 7 saniye sonra kamera açısına girdiği ve davacı ….’in yanına geldiği, …..’in evrakı katlayarak cebine koyduktan sonra banka çıkış kapısına doğru giderek bankadan çıkmadan dışaradan geliyor posizyonunda içeri yönelerek ….. ve ….’in yanına geldiği, ….’in …..’e çeki uzattığı ve ……. ‘in çeke baktığı bu saatten sonra çekin davalı …..’de kaldığı, davalı …. ile davacı ….İ’in birlikte bankadan dışarı çıktıkları dışarda başka bir kişi ile konuşmaya başladıklarına davacının bir süre sonra ….. ve diğer kişi ile tokalaştıktan sonra …..’in ….’in omuzundan dokunduktan sonra ….’in ayrıldığı …..’in tekrar bankaya girdiği görülmüştür.
Mahkememizce Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası getirtilerek dosyamız içerisine konulmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, davacı ve davalılar ….. ile …. vekili rapora karşı beyanda bulunmuşlardır.
Her iki taraf bilirkişi raporuna karşı lehlerinde yorumda bulunularak dava ile ilgili karar verilmesini talep etmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, davacı çeki tahsil cirosu ile elinde bulundurduğunu, tahsil amacı ile muhatap banka şubesine çeki götürüp karşılıksızlık işlemi yaptıracağı sırada banka memuru olan davalı …..’ın davalı ….. ile el ve işbirliği içerisinde çekin müvekkilinin elinden alınmasına neden olduğunu ileri sürerek her iki davalı yönünden haksız fiil nedeni ile, banka yönünden objektif özel hükümlülüğüne aykırı davranması nedeni ile, davalı şirket yönünden ise sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı olarak tazminat talebinde bulunmuştur. Davacı, iddiaları genel olarak çekin müvekkili elinden banka çalışanı ile keşideci temsilcisi olan davalı …..’e işbirliği içinde çeki müvekkilinin elinden hile yoluyla alındığı iddiasına dayanmıştır. Davalı şirket ve yetkilisi ise çekin sorumlu olması nedeni ile davacı tarafından kendi iradesi ile davalılara teslim ettiğini savunmuşlardır. Her iki tarafın ortak delili olan olay tarihindeki bankaya ait güvenlik kamera görüntülerinin incelenmesinde; banka çalışanı veya bankanın herhangi bir kusurunun bulunmadığı, çekin bilirkişi raporunca incelenen 31. Ve davalı fotoğraflarından anlaşılacağı üzere davacı tarafından kendi rızası ile, anlaşmaya uygun olarak davalı …..’e teslim edildiği, teslim aşamasında hile, zor kullanma ve benzeri hiçbir olgunun bulunmadığı esasen davacının 03.05.2016 tarihinde çeki teslim etmesine rağmen Cumhuriyet Savcılığı’na 10.05.2016 tarihinde şikayette bulunmasının da davalı iddialarını doğruladığı bu durumda davalıların çeki hile, tehdit veya başka bir hukuk dış yol ile ele geçirmeyip çekin davacının rızası ile teslim edilmesi karşısında çekten kaynaklı herhangi bir hakkın talep edilemeyeceği anlaşılmakla davacının sabit görülmeyen davasının reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının sabit görülmeyen davasının reddine,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin alınan 683,10-TL harcın mahsubu ile 647,20-TL’nin hüküm kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin davacının üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 4.750,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar verilmesine,
6-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/12/2018

Katip ….
¸

Hakim …..
¸