Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/371 E. 2018/944 K. 19.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/371 Esas
KARAR NO : 2018/944

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2017
KARAR TARİHİ : 19/07/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 19/04/2017 harç tarihli dava dilekçesinde özetle, taraflar arasında yapılan anlaşma gereğince müvekkilinin davalının siparişi üzerine kendi tesislerinde üretim yaptığı emtiayı fatura ve sevk irsaliyesi ile teslim edilen emtia bedelinin ödenmemesi üzerine 231.459,13-TL bakiye alacağın tahsili amacı ile Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası ile başlatılan takibe vaki itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’i icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap ve beyanda dilekçesinde özetle, taraflar arasındaki ticari ilişkide ödemelerin vadeye yayılarak ödendiğini, bu konuda taraflar arasında mutabakat bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında cari hesap sözleşmesinin bulunmadığını, teslim ve tebliğ edilen faturalara itiraz edilmediğini, malın teslim alınma anında alacağın muaccel olduğunu ileri sürerek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dava, cevap, cevaba cevap dilekçeleri, Küçükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı… vs.
Küçükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün ….esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 20.03.2017 tarihinde davacı tarafından 231.459,13-TL’nin tahsili amacı ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin 22.03.2017 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, davalının 27.03.2017 tarihli dilekçesi ile borcun muaccel olmadığı gerekçesi ile borç ve fer’ilerine itiraz etmesi sonucu takibin durduğu, dava ve takibin süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça, dosyaya sunulu mutabakat belgelerinin incelenmesinde; 16.03.2017 tarihli belgede tarafların 7 adet fatura nedeni ile 82.593,00-TL, 28.02.2017 tarihinde 4 adet fatura nedeni ile 37.812,00-TL 31.01.2017 tarihinde 14 adet fatura nedeni ile 124.410,77-TL borç yönünden mutabakat sağladığı anlaşılmıştır. Davacı tarafından, dosyaya sunulan sevk irsaliyeleri ile dava konusu emtianın davalıya teslim edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, davalının defter ve belgelerini ibraz etmemesi üzerine mali müşavir bilirkişi tarafından davacıya ait ticari defter ve belgeler üzerinde yapılan inceleme sonucu 01.02.2018 günlü rapor ibraz edilmiştir. Bilirkişi raporunun incelenmesinde; davacı defterlerinin usulüne uygun şekilde düzenlendiği, davacı tarafça 26 adet fatura içeriği toplam; 279.692,53-TL’lik emtiayı davalıya teslim ettiği, takip öncesi davalı tarafça 48.233,40-TL ödeme yapıldığı, takip tarihi itibari ile alacağın 231.459,13-TL olduğu, takip sonrası 22.03.2017 tarihinde 16.096,32-TL ödeme yapılması üzerine davalı borcunun 215.362,81-TL olduğu bu miktarın 113.866,596-TL’lik kısmının takip tarihi itibari ile muaccel hale geldiği bildirilmiştir.
Davacı davada itirazın 215.362,81-TL üzerinden iptalini talep etmiştir. Davalı vekilinin inceleme günü öncesi mazeret sunulması nedeni ile 06.03.2018 tarihli oturumda yeniden davalı vekiline defter ve belgelerini ibraz etmesi için süre verilmiş olup, davalının ticari defter ve belgelerini ibraz etmemesi nedeni ile bilirkişi tarafından davalı defterleri incelenmeden taraf itirazlarını karşılar 29.05.2018 tarihli ek rapor sunulmuştur.
Ek rapora yönelik itirazların hukuki nitelikte olması nedeni ile mahkememizce yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek görülmemiştir.
Davalı vekili, son oturumdan önce 40.000,00-TL’lik kısmi ödemenin dikkate alınmadığını belirtmiş olup, ödeme iddiasının itiraz niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği dikkate alınarak 40.000,00-TL’lik ödemeye ilişkin makbuzu sunması için kesin süre verilmiştir. Davalı vekili, süresi içerisinde bankaya yazılan yazı cevabını mali tatil sonrası ibraz edeceğini bildirmiş ise de mahkememizce davalının tutumunun yargılamayı uzatmaya yönelik olduğunun belirlenmesi üzerine bankadan getirtilen hesap hareketlerinde 05.07.2017 tarihli …. Bank makbuzu ile 40.000,00-TL’nin dava ile ilgisi anlaşılmayan … A.Ş.’nin çek karşılığı gönderilen para olduğu, ödemenin davacı veya dava konusu borç ile ilgisi olmadığı anlaşılmıştır. Son oturumda davalı vekili davalı şirket temsilcisi mahkememizin tespitine karşı herhangi bir itirazda bulunmamışlardır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili amacı ile başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Satım sözleşmesinde satılanın sözleşmeye uygun şekilde alıcıya teslim edildiğini kanıtlama yükümlülüğü davacıya ait olup, dosyaya sunulan sevk irsaliyeleri ile satım konusu emtianın alıcıya teslim edildiği sabittir. Süresi içerisinde satıma konu emtiada ayıp bulunduğu hususu davalı yanca savunulmamıştır. Taraflar arasındaki ticari ilişkide satım , teslim ve kısmi ödeme olgusu sabit olup, uyuşmazlık takip tarihi itibari ile satım alacağının muaccel hale gelip gelmediği ile satımın vadeli şekilde yapılıp yapılmadığı, bu kapsamda takip tarihi itibari ile alacağın muaccel olup olmadığı noktasında olduğu anlaşılmaktadır. TBK.’nın 207. Maddesi gereğince satım sözleşmesi ani edimli sözleşmelerden olup, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmek ile yükümlüdürler. Bu kapsamda, taraflar arasıda vadeye ilişkin yazılı bir sözleşme bulunmadığı gibi örfün bulunduğu da savunulmamıştır. Bir kısım faturalarda belli bir vadenin yazılı olması, davalı tarafından yapılan kısmi ödemeler dikkate alındığında satımın vadeli şekilde yapıldığı sonucunu doğurmayacaktır. Diğer yandan dosyaya sunulu mutakatlarda takip öncesi tarafların borç konusunda mutabakatlara varmalarıda satımın vadeli olmadığının kanıtıdır. Bu durumda, davalının dava konusu sözleşme alacağının ödemediği anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, satım sözleşmesinden kaynaklı alacağın likit olması nedeni ile %20’i oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; davalının Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 215.362,82-TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9.75 oranını aşmamak üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 43.072,56-TL icra inkarın tazminatının, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 14.711,43-TL harçtan peşin alınan 2.520,56-TL harcın mahsubu ile 12.190,87-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından mahkememize yapılan giderlerin 2.520,56-TL peşin harç ile 31,40-TL başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 800,00-TL bilirkişi ücreti ve 143,50-TL posta masrafı toplamı olan 943,50-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 18.871,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı şirket yetkilisi ve vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/07/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸