Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/268 E. 2018/382 K. 06.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/268 Esas
KARAR NO : 2018/382

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/03/2017
KARAR TARİHİ : 06/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı … San. Ve Tic. Ltd. $ti. davalı … Ltd. Şti.’ne, 2016 yılı içerisinde 31 adet fatura karşılığı toplam değeri 321.114,38TL işlenmiş mermer satışı gerçekleştirdiğini, bunun karşılığında ise davacı firma, davalıdan yine 2016 yılı içerisinde 30 adet fatura ite toplam değeri 94.646,80TL olan ham haldeki mermer satın aldığı, davalı … Ltd. şti. 2016 yılı içerisinde davacıya toplam 7 defa banka yoluyla 48.446,23TL gönderdiği, gönderilen rakam düşüldüğünde müvekkilinin davalıdan 178.021,29TL alacağı bulunduğunu, alacağın tahsili amacıyla Bakırköy … İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu şirket ilamsız takibe karşı itirazda bulunduğunu, haksız olan bu itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu 05.05.2017 tarihli cevaben dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı şirket arasında ticari iş ilişki neticesinde davacı firmada kesim işlemi için kesim makinesi bulunmasına rağmen bu makineyi işletecek elemanlarının olmadığının anlaşılması üzerine müvekkil şirkette çalışan 2 eleman, müvekkil şirketten çıkartılıp ticari ilişkinin ayakta tutulabilmesi amacıyla davacı şirkette çalışmaya başladığı, müvekkil şirketin davacı ile yapılan anlaşma neticesinde yükümlülüklerini fazlasıyla yerine getirmiş olmasına rağmen davacı şirket anlaşmadaki yükümlülüğünü yerine getirirken ticari hayatın en önemli kuralı olan ahlak kurallarını hiçe sayarak müvekkil şirketi zarara uğrattığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 06/03/2018 tarihli raporunda ” Davacı … SAN, VE TİC.LTD.ŞTİ.’nin davalı …ne toplam 31 adet 321.114,38TL değerinde strip ham mermer satışı yaptığı, Davalı İse 30 adet 94.646,80TL değerinde davacıya moloz mermer satışı yaptığı ve davalı ayrıca 48,446,23TL banka kanalı ile ödeme yaptığını, davacıya ait faturaların yasal süresinde ve yasal çerçeveler doğrultusunda kesildiği tespit edildiği, ayrıca Sevk İrsaliyeleri de dava dosyasında görüldüğünü, teslim alan ve teslim eden kısımlarında da mevzuata uygun şekilde bilgi ve imzaya rastlanılmadığını, bunun yanı sıra davalı tarafından aşağıda bilgileri yer alan faturaların dayanağının olmadığı, dava dosyasında somut İspatlarının yer almadığı görülmektedir, İptal faturasının zaten kayıtlara alınması mümkün değilken, fiyat farkı faturası noter kanalı ile davacı tarafından yasal süresi İçerisinde iade edilmesi ve bu konu ile ilgili dava dosyasında kabul edilmesini gerektirecek hiçbir somut bilgi ve belgeye rastlanılmadığını, son olarak da iade faturasının davacıya ait kesilen satış faturalarına istinaden kesilmediği fatura üzerinde yapılan malın cinsi kısmında rastlanılmadığı, iade faturası ancak satın alınan mal veya hizmetin iadesi olabilecek iken bahsi geçen iade faturasında bu bulgulara rastlanılmadığını” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Dava itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf icra takibini faturaya dayalı olarak yapmış davalı taraf ise malların ayıplı çıktığını söyleyerek borcun olmadığını söyleyerek davanın reddini savunmuştur.
Ayıp ihbarı yapıldığından, öncelikle ticari şirketler arasında ayıp ihbarı süresinin zamanında yapılıp yapılmadığı yönünden tahkikatta araştırma yapılmış Tacirler arasındaki satımlarda malların kontrolu, açık ayıpların gizli ayıpların farklı süreye tabi olması nedeniyle söz konusu iddia edilen ayıbın gözle görülür açık ayıp niteliğinde olduğu, zira 1.kalite mermerin kesimi sırasında davalı tarafın 2 adet elemanının da kesme işinde çalıştığı kesilen mermerin kalitesini kendi temin ettiği ekspertize kontrol ettirerek teslim aldığı, malların itirazsın kabul edildiği Yurt dışına çıkışının yapıldığı kayıtlara ve vergi dairelerine bildirildiği görüldüğünden ayıp ihbarının süresini geçirerek yapıldığı görüldüğünden davacı tarafın icra takibine konu ettiği faturaların kayıtları ile ilgili taraf defterleri üzerinde inceleme yapılması gerekmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 06/03/2018 tarihli raporunda ” Davacı … SAN, VE TİC. LTD.ŞTİ.’nin davalı …ne toplam 31 adet 321.114,38TL değerinde strip ham mermer satışı yaptığı, Davalı İse 30 adet 94.646,80TL değerinde davacıya moloz mermer satışı yaptığı ve davalı ayrıca 48,446,23TL banka kanalı ile ödeme yaptığını, davacıya ait faturaların yasal süresinde ve yasal çerçeveler doğrultusunda kesildiği tespit edildiği, ayrıca Sevk İrsaliyeleri de dava dosyasında görüldüğünü, teslim alan ve teslim eden kısımlarında da mevzuata uygun şekilde bilgi ve imzaya rastlanılmadığını, bunun yanı sıra davalı tarafından aşağıda bilgileri yer alan faturaların dayanağının olmadığı, dava dosyasında somut İspatlarının yer almadığı görülmektedir, İptal faturasının zaten kayıtlara alınması mümkün değilken, fiyat farkı faturası noter kanalı ile davacı tarafından yasal süresi İçerisinde iade edilmesi ve bu konu ile ilgili dava dosyasında kabul edilmesini gerektirecek hiçbir somut bilgi ve belgeye rastlanılmadığını, son olarak da iade faturasının davacıya ait kesilen satış faturalarına istinaden kesilmediği fatura üzerinde yapılan malın cinsi kısmında rastlanılmadığı, iade faturası ancak satın alınan mal veya hizmetin iadesi olabilecek iken bahsi geçen iade faturasında bu bulgulara rastlanılmadığını” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Davalı taraf her ne kadar iade fatura kesildiğinden bahsetmiş ise de bilirkişi incelemesi sırasında belirlendiği gibi davalı tarafın kestiği faturaların dayanağının olmaması, içerdiği kayıtların birbirini doğrulamadığı, bu nedenle defterlerinini de birbiriyle uyuşmadığı da gözönüne alındığında davacının haklı davasının kabulu gerekmiş, davalı taraf her ne kadar ayıp itirazında bulunmuş bu nedenle icra takibinin durdurulmasına sebep olmuş ise de; ayıp ihbarının yasal sürede yapılıp yapılmadığının yargılama derecatından geçerek tespitinin yapılmış olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebi reddedilmiş aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün….esas sayılı dosyasında davalı tarafın 178.021,29TL borçlu olduğunun tespiti ile bu miktar üzerinden itirazın iptaline takibin devamına,
2-178.021,29TL sına takipten itibaren değişen oranlarda avans faizi UYGULANMASINA,
3-İcra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 12.160,63TL ilam harcından peşin alınan 2.150,05TL harcın mahsubu ile bakiye 10.010,58TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 31,40TL başvuru harcı, 2.150,05TL peşin harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 750,00TL bilirkişi ücreti, 95,50TL posta masrafı olmak üzere toplam 845,50TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 16.631,27TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
8-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/04/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır