Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/198 E. 2022/253 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/198 Esas
KARAR NO : 2022/253

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/02/2017
KARAR TARİHİ : 03/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 03/03/2022
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 28/02/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı tarafa ait Çekmeköy ilçesinde kain …… ada …… nolu parsel üzerinde bulunan A 1 nolu Blok’un inşaat işini, aynı parsel üzerinde bulunan A 2 nolu Blok’un kule vinç, kalıp, tel, çivi vs dahil malzemeli işçilik yapım işini iki ayrı sözleşme ile üstlendiğini, müvekkili tarafından üstlenilen işin eksiksiz olarak zamanında davalı tarafa teslim edildiğini, yapılan iş karşılığında ödenmeyen alacakla ilgili Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyası ile 877.255,75-TL üzerinden ilamsız icra takibi yaptıklarını, davalı tarafın haksız olarak takibe itiraz etmiş olması nedeniyle haksız itirazın iptaliyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; öncelikle davacı tarafından açılan davanın hak düşürücü süre ve zaman aşımı nedeniyle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davacının iddialarının doğru olmadığını, müvekkili şirket tarafından davacıya yapılan işin karşılığında olan bedel ödendiği halde davacı tarafın inşaatta çalışan işçilere ödeme yapmaması nedeniyle davacı adına müvekkili şirketin ödemelerde bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemeler dikkate alındığında davacı tarafa herhangi bir borçları bulunmadığını, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine ve müvekkili şirket lehine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Her ne kadar davalı taraf alacağın zaman aşımına uğradığını iddia etmiş ise de; taraflar arasındaki ihtilafın sözleşmeden kaynaklandığı, sözleşmeden kaynaklı alacaklar yönünden zaman aşımı süresinin 10 yıl olduğu, icra takip tarihi dikkate alındığında alacağın zaman aşımına uğramadığı, bu nedenlerle davalı tarafın bu yöndeki itirazına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Duruşmada dinlenen taraf tanıkları birbirini teyit eden ifadelerinde davacı tarafından üstlenilen işin sözleşme kapsamında tamamlanarak teslim edildiğini, ancak davalı şirketi tarafından sözleşme dışındaki bazı ekstra işlerin şantiyede çalışan işçilere yaptırıldığını, ekstra yapılan işlerle ilgili ödemenin davalı tarafından işi yapan işçilere ayrıca ödendiğini, ancak davacı tarafın sorumluluğunda bulunan işçilerle ilgili bir kısım SGK prim ve ödemelerinin davalı tarafından yapıldığını maddi olaylara dayalı olarak beyan ve ifade etmişlerdir.
Dosyaya sunulan bilgi ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyeti …… ve arkadaşlarına tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 24/04/2019 tarihli kök rapor ve kök rapora yapılan itiraz sonucunda düzenlenen 14/10/2019 tarihli ek rapor ve mali müşavir bilirkişi ……. tarafından düzenlenen 03/02/2021 tarihli raporda da belirtildiği üzere davacı tarafından üstlenilen işin karşılığında talep edebileceği hak ediş toplam alacağının 1.972.567-TL davalı tarafın davacıya yapmış olduğu ödemeler toplamının ise 1.599.810-TL olduğu, iş bu bedelin mahsubundan sonra davacı tarafın talep edebileceği alacak miktarının 372.757-TL olduğunu teknik kanaatleri olarak belirtmişler, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Bilirkişi raporunda belirtilen ve davalı tarafından ödenen 470.369-TL’nin davalı şirket tarafından sözleşme dışında inşaatta ekstra olarak yaptırmış olduğu ve işi yapan işçilere yapılan ödeme olduğu, dolayısıyla bu miktar alacak davacının hak ediş alacağından mahsup edilmemiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın üstlenmiş olduğu işle ilgili hak ediş kapsamında toplam alacağının 1.972.567-TL olduğu, davalı şirket tarafından davacıya yapılan toplam ödemenin 1.599.810-TL olduğu, bilirkişi raporunda yer alan 470.369-TL’nin ise davalı tarafından ekstra olarak yaptırılan işlerle ilgili ilgililerine yapmış olduğu ödeme olduğu, söz konusu işlerle ilgili ödemede davacı tarafın herhangi bir muvafakatı bulunmadığı, dolayısıyla 470.369-TL ödemenin hak ediş alacağından mahsup edilemeyeceği, netice itibariyle davacı tarafın yapmış olduğu işten dolayı takip tarihi itibariyle ödenmemiş alacağının 372.757-TL olduğu, bu miktar üzerinden takibin devamına, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin ise alacağın likit olmaması ve yargılama sonucunda belirlenmiş olması nedeniyle reddine; davalı tarafın kabul edilmeyen alacak yönündeki kötü niyet tazminat talebinin ise koşulları oluşmaması nedeniyle keza reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalının, Küçükçekmece……. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 372.757-TL üzerinden devamına, iş bu alacağa takip tarihinden itibaren %10,5’i geçmemek üzere avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin; davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin koşulları oluşmaması nedeniyle ayrı ayrı reddine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 25.463,03-TL ilam harcından peşin alınan 10.590,69-TL harcın mahsubu ile bakiye 14.872,34-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davalıya yükletildiği halde davacı tarafından davanın açıldığı tarihte peşin olarak yatırılan 10.590,69-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 4.773,7-TL (Yargılama gideri ayrıntısı “Tevzide dava açma gideri: 36-TL, tebligat-posta gideri ve bilirkişi ücreti: 4.737,7-TL”) yargılama giderinden, kabul-ret oranına göre 2.005,00-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 34.543,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 42.262,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/03/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.