Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/134 E. 2018/504 K. 25.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/134 Esas
KARAR NO : 2018/504

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/02/2017
KARAR TARİHİ : 25/04/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 26/04/2018
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 09/02/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin cirosu bulunan ve müşterilerinden temin etmiş olduğu çeklerin nakte çevrilmesi için davalıya teslim edildiğini, davalının kendisine teslim edilen çeklerin bir kısmını iade etmediğini, söz konusu çeklerin davalıda kaldığına ilişkin kendisi tarafından emniyette vermiş olduğu ifadesinde ikrarı bulunduğunu, söz konusu çek bedellerinin toplamından oluşan alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının haklı bir neden olmaksızın takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalının haksız itirazının iptaliyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafın ilk önce dava konusu çeklerin çalındığından bahisle müvekkili aleyhine şikayetçi olduklarını, savcılık tarafından yürütülen soruşturma sonucunda takipsizlik kararı verildiğini, ayrıca söz konusu çeklerin zayi olduğundan bahisle Bakırköy ….ATM … esas sayılı dosyasıyla iptal davası açıldığını, mahkemece yapılan yargılama sonucunda söz konusu çeklerin zayi nedeniyle iptaline karar verildiğini, söz konusu kararın kesinleştiğini, müvekkiline dava konusu yapılan çeklerin nakte çevrilmesi amacıyla teslim edildiğini, teslim edilen çeklerin tutanağa bağlandığını, bir kısım çeklerin davacı tarafa iade edildiğini, bir kısım çeklerin ise tahsil edilemediğini, müvekkilinin söz konusu çeklerden dolayı herhangi bir tahsilat yapmadığını, bu bağlamda genel hükümlere göre müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, ayrıca müvekkilinin ciranta olarak kabul edilmesi halinde de kambiyo hukuku açısından davacı tarafın kendisinden sonraki cirantaya müracaat edemeyeceğini, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine ve %20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy C. Başsavcılığının …. soruşturma sayılı evrakının celp ve tetkikinde davalı aleyhine hırsızlık suçundan dolayı soruşturma yapılmış ve yapılan soruşturma sonunda müştekinin soyut iddiasından başka delil bulunmadığından kovuşturmaya yer olmadığı şeklinde karar verilmiş; mahkememizin …. esas sayılı dosyasının celp ve tetkikinde davacı tarafından dava konusu çeklerin kaybolması nedeniyle iptal davası açılmış, yapılan yargılama sonucunda söz konusu çeklerin zayi nedeniyle iptaline karar verilmiş ve söz konusu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. takip sayılı dosyasının celp ve tetkikinde davacı tarafından davalı aleyhine Bakırköy C. Başsavcılığının …. soruşturma sayılı dosyasında alınan ifade kapsamında tutulan tutanağa istinaden 2.540.300-TL asıl alacak üzerinden icra takibi yapıldığı ve davalının süresinde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı vekili tarafından dosyaya sunulan dava dilekçesinin içeriği, davacı vekilinin katıldığı 25/04/2018 tarihli oturumdaki beyanı kapsamında davacı tarafın alacağını davalıya tahsil amacıyla teslim edilen çeklerin iade edilmemesi nedeniyle haksız fiile ilişkin genel hükümlere dayandırdığı, celp edilen dosyalar ve toplanan sair deliller kapsamında davacının emniyetteki ifadesinde tutulan tutanak içeriğine göre iade etmediği çeklerle ilgili kendisinin herhangi bir tahsilatının söz konusu olmadığı, davalının haksız fiil kapsamında sebepsiz zenginleştiği hususunun da davacı tarafından kanıtlanamadığı, dava konusu çeklerin nakte çevrilmesi için davalıya teslim edildiği, davalının da tarafların anlaşması kapsamında çeklerin tahsili amacıyla gerekli girişimlerde bulunmasına rağmen iade edilemeyen çeklerin tahsilatının yapılmadığı, sonuç itibariyle davalı tarafın haksız fiil kapsamında genel hükümlere göre sebepsiz zenginleştiği tespit edilemediğinden; kambiyo hukuku açısından ise davalının davacıdan sonra gelen ciranta olduğu kabul edildiğinde davacının kendinden sonraki cirantaya müracaat edemeyeceği dikkate alınarak ispatlanamayan davanın reddine, davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin ise koşulları oluşmaması ve davacı tarafın emniyette vermiş olduğu ifade ve ikrar kapsamında icra takibi yaptığı dikkate alınarak bu yöndeki tazminat talebinin de reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sabit görülmeyen davacının davasının REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin koşulları oluşmamış olması nedeniyle REDDİNE,
3-Peşin alınan 28.312,78-TL harçtan, 35,90-TL ilam harcının mahsubu ile, bakiye 28.276,88-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 88.304,50-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/04/2018

Başkan … ¸e-imzalıdır
Üye … ¸e-imzalıdır
Üye … ¸e-imzalıdır
Katip … ¸e-imzalıdır