Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1016 E. 2018/471 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1016 Esas
KARAR NO : 2018/471

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/09/2015
KARAR TARİHİ : 19/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ile davalı arasında 10.10.2014 tarihinde Anonim Şirket Hisse Alım Satım Sözleşmesi imzalandığı, müvekkili tarafından davalıya hisse devrinin yapıldığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 3. Maddesi uyarınca hisse devri sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle gerçekleştirilebilecek ve taraflar arasında kararlaştırılan 20.000,00 TL tutarındaki bedeli en son 15.12.2014 tarihinde müvekkiline ödeneceğinin kararlaştırıldığını, fakat söz konusu bedel ödenmediğini bu nedenle Bakırköy …. İcra Müdürlüğü ‘nün … E sayılı takip dosyası ile alacağının tahsili amacıyla takip yaptıklarını ancak davalının haksız itirazı sonucunda takibin durduğunu bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına ve haksız yere itiraz yapıldığından %20’den aşağı olmamak üzere icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde; Davacının talep ettiği hisse devir bedeli İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …. sicil numaralı üyesi … A.Ş. ünvanlı şirket hisselerine ilişkin olduğunu, şirket nevi değişikliği yapmadan önce davacının şirkette pazarlama sorumlusu olarak çalıştığını, davalının, davacıya teşvik anlamında o dönem şirketin 10.000,00 TL.’lik sermayesinin 300,00 TL.’lik kısmını davacıya devrettiğini, bu devir karşılığında davacının, davalıya herhangi bir ödemede bulunmadığını, şirketin 10.000,00 TL.’ lik sermayesinin 275.000,00 TL ye çıkarıldığını, bu artırımla davacının sermayesinin 8.250,00 TL ye artırıldığını, davacı tarafından taahhüt edilen kısmın davacı tarafından yatırılmadığını, şirketin kendisine prim olarak davalı tarafından davacı adına ödendiğini, sonrasında davacı ve davalı görüşmeleri neticesinde davacının sigortalı çalışan ve ortak vasfından birlikte ayrılmayı kararlaştırdıklarını, … firmasıyla davacının ortağı ve yöneticisi olduğu … LTD. ŞTİ. arasında 10.10.2014 tarihinde (hisse alım satım sözleşmesi düzenlendiğini tarih) Çözüm Ortaklığı Sözleşmesi adıyla sözleşme imzalandığını, davacının … firması üzerinden davalıya ait müşterilere davalının onayı ile destek bakım hizmetleri sunmayı, davalının ürettiği veya dağıtım ve satışını yaptığı yazılım, çözüm, hizmet vs. ürünlerin satılması destek vermesi, kurulumun yapılması gibi hizmetleri yüklendiğini, sözleşmenin özellikle 4.28 maddesinde …. firmasının …. firmasına 10.11.2014 tarihinde 20.000,00 TL ve 10.12.2014 tarihinde 40.000,00TL olmak üzere toplamda 60.000,00 TL ödeme yapacağı ve bu ödemelerden 20.000,00TL …. firmasının vereceği hizmetlere karşılık keseceği faturalardan düşülmek üzere avans niteliğinde olduğunu, fakat 40.000,00 TL’nin de geri ödemesiz olduğunun belirtildiğini, davacının talep ettiği bu bedelin esas itibariyle 40.000 TL olarak belirlenen tutarla …. firması tarafından …. Firmasına ödenmesi yönündeki savunmasını ispat ettiğini, davacının talep ettiği bedelin bu süreçle ödenmiş olduğunu, daha sonra …. firmasının kötü niyetli olarak 40.000,00 TL ödemenin sanki bir iş karşılığı gibi 08.06.2015 tarih …. numarayla faturaya bağlandığını, …. firmasının fatura iade ihtarnamesi çektiğini, …. firmasına yapılan 40.000,00TL lik geri iadesiz ödeme davacının 20.000,00TL tutarındaki hisse alım satım bedeli olduğunu ileri sürerek, davanın reddini, davacı tarafa %20 den aşağı olmamak üzere İcra iflas kanunu uyarınca tazminatın yükletilmesini, yargılama masraflarının davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi …’e tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 16/11/2016 havale tarihli raporunda “Davalının, 10.10.2014 tarihli ANONİM ŞİRKET HİSSE ALIM SÖZLEŞMESİ ile davacıdan 20.000,00 TL. bedel ile devir aldığı hisse sentlerinin bedelini ödediğine ilişkin dosyada başka bir belge ve bilgi olmadığından, davacının söz konusu hisse devir bedeli olan 20.000,00 TL. alacaklı olduğu sonucuna varıldığını” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi …Esas, ….Karar sayılı ilamıyla görevsizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiştir.
Dava itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf 10.10.2014 tarihli A,Ş hisse alım sözleşmesinden kaynaklı 20.000,00TL alacağını icra takibine konu ettiği davalı tarafın ise genel olarak borcu itiraz ederek takibi durdurduğu, dava dilekçesine verdiği cevapta ise sermaye artırımı ile ilgili taahüd edilen kısmın yatırılmadığını bu yatırılmıyan bedelin davalı tarafından -bir çeşit prim olarak- davacı adına yatırıldığını bunun karşılığında da hisse devir yasağı konulduğunu söylemiş davanın reddini savunmuştur.
Tahkikatta davacının hisse devrinden kaynaklı alacağının olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, ” davalı tarafın hisse senetlerinin bedelini ödediğine ilişkin herhangi bir belge ve bilgi olmadığından davacı tarafın 20.000,00TL alacaklı olduğunu söylemiştir.
Her ne kadar davalı taraf davacı adına sermaye artırımını ödediğini söylemiş ise de bu ödemenin hisse bedeli alacağına yönelik yapıldığı hususunda hüküm olmadığından ilgili ödeme beyanının sözleşmenin konusunu oluşturan iki tüzel kişilir arasında mevcut ticari protokülon bir unsuru olduğu kanaati edinildiğinden hisse bedelinin ödenmediği yönündeki bilirkişi beyanı benimsenerek davanın kabulü ile haksız itiraz ile icra takibi durdurulduğundan takdiren %20 icra inkar tazminatına da hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, Bakırköy …. İcra Dairesinin … sayılı dosyasında davalı tarafın 20.000,00TL borçlu olduğunun tespiti ile bu miktar üzerinden itirazın iptali ve takibin devamına,
2-20.000,00TL’sına takipten tahsile kadar ticari avans faizi uygulanmasına,
3-20.000,00TL”sına %20 icra inkar tazminatı uygulanmasına,
4-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
5-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 1.366,20TL ilam harcından peşin alınan 341,55TL harcın mahsubu ile bakiye 1.024,65TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 27,70TL başvuru harcı, 341,55TL peşin harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 500,00TL bilirkişi ücreti, 112,00TL posta masrafı olmak üzere toplam 612,00TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.400,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/04/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır