Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/589 E. 2021/1027 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/589
KARAR NO : 2021/1027

ASIL DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
ASIL DAVA TARİHİ : 19/04/2016

————–BİRLEŞEN BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ—————–
————2018/456 ESAS 2018/462 KARAR SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN————–

BİRLEŞEN DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 04/05/2018
KARAR TARİHİ : 23/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 22/09/2015 tarihinde meydana gelen tek araçlı trafik kazası neticesinde 28/09/2006 doğumlu………’in vefat ettiğini, müvekkilinin babaannesi …….. ‘in yaralandığını, müvekkillerinden ………. ile ……….’in trafik kazasında hayatını kaybeden………’in anne ve babası, ……….’in ise kardeşi olduğunu, davalının daha önceden çalışır halde bıraktığı araca binip sağını, solunu, çevre güvenliğini ve yolun boş olup olmadığını konrol etmeden aniden hareket ettiğini, bu esnada yolun karşı tarafına geçmek için hareket eden …….. ile torunu müteveffa……… ‘in davalı sürücünün kullandığı aracın altında kaldıklarını ve………’in olay yerinde vefat ettiğini, müvekkili ……..’in ise yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün %100 asli kusurlu olduğunu belirterek müvekkili …….. için 500,00 TL maddi, 75.000,00 TL manevi, müvekkili ………. için 500,00 TL maddi , 75.000,00 TL manevi müvekkili ………. için 500,00 TL maddi , 75.000,00 TL manevi, müvekkili ………. açısından 15.000,00 TL manevi tazminatlar ile cenaze ve defin giderlerine karşılık şimdilik 500,00 TL nin Sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere tüm davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bakırköy ……… Asliye Hukuk Mahkemesi ……… EK sayılı ilamıyla görevsizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiştir.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle, 22/09/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında………’in hayatını kaybettiğini ve davacının eşinin yaralandığını, davaya konu trafik kazasıyla ilgili araç sürücüsü davalı suat …….. ‘in ceza aldığını kazanın davalı sürücünün tam ve asli kusuru neticesinde meydana geldiğini,davalı Konarsaş’ın hem aracın maliki hem de işleteni olduğundan zarardan sorumlu olduğunu, davalı …….. ‘nin çöp toplama işini ihale ile yüklenici firmaya verdiğinden aralarında istihdam ilişkisi bulunduğunu bu sebeple davalı oludğunu sigorta şirketinin kasko poliçe limiti dahilinde zarardan sorumlu olduğundan bahisle öncelikle Bakırköy ……… Asliye Ticaret MAhkemesinin …….. Esas sayılı dosyasının bahse konu kazaya dayalı olarak açıldığından mahkememiz dosyasının bu dosya ile birleştirilmesini,kazaya karışan ………. Plakalı aracın 3. Kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, manevi zarara karşılık 75000,00TL nin davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere tüm davalılardan kaza tarihi olan 22/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini, davanın adli yardımlı olarak görülmesini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ……… sigorta vekilinin 21.12.2016 tarihli cevap dilekçesinde; dava şartının yerine getirilmediği, manevi tazminat taleplerinin, iş görmezlik tazminatının, cenaze ve defin giderinin (zaten ücretsiz olduğu) poliçe teminat dışı olduğu; maluliyetinin olup olmadığının araştırılmasının; davacıların destekten yoksun kalıp kalmadıkları hususunun tespit edilmesinin gerektiğinin, yasal faizle sorumlu olunduğu belirterek davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı ……….. vekilinin 30.12.2016 tarihli cevap dilekçesinde; görev itirazlarının bulunduğu, idareye hüsümet yöneltilemeyeceği (davalı ………. firmasına işin ihale edilmiş olması nedeniyle). meydana gelen kazada kazaya karışanların tamamının kusurunun tespit edilmesinin gerektiği belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ………. vekilinin 02.01.2017 havale tarihli cevap dilekçesinde; poliçe limitlerinin dava dilekçesindeki miktarları fazlasıyla karşılayabilecek durumda olduğu, ölenin yaşı itibariyle aileye bağımlı mı yoksa aileye destek veren mi olup olmadığının irdelenmesi gerektiği; manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğu ve bu konuda Yargıtay örnek kararlarının verildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ……… vekilinin 06.01.2017 tarihli cevap dilekçesinde: suçu kabullendiğim şekilde yorumları kabul edilmediği: müteveffa küçük bir çocuk ve kaza anında yanında olan babaannesinin de yaşlı bir bayan olduğu (kamera kayıtlarından da görüldüğü gibi birden fazla kez karşıdan karşıya geçmeye çalıştıkları): aracı çalışır halde bırakarak inmek durumunda olmasının ……… Fotoğrafçılık tabelasına sürttüğü iddia edildiği. amacının dükkan sahibine tel nosunu vermek niyetinde olduğu. görüşmeyi yaptıktan sonra aracına kurallara uygun bir şekilde her tarafi kontrol edip yola çıktığı; aracın ön kısmının yüksek olduğu nazara ……. için aracın önünde olan küçük ve babaannesini görebilmenin mümkün olmadığının: kamera kayıtları incelendiğinde yaya yolundan değil yol üstünden yürüdüklerinin görüldüğü, detaylı keşif bilirkişi incelemesi ve ……… ve …….. ‘ün de bu sırada temizlik işçileri olup olaya vakıf olduklarının belirtilerek zenginleşmeye sebebiyet verecek şekilde manevi tazminata hükmolunmamasının da talep edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla dosya bilirkişi heyeti ……… ve ……..’na tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu tarihli raporunda 20/10/2019 tarihli raporlarında “Kazanın meydana gelişinde; ………. plakalı Çöp Kamyonunu kullanan davalı sürücü ……… %50 kusurlu olduğunu, müteveffa……… ve Babaannesi …….. %50 kusurlu olduğunu” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Kusur yönünden dosya ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne gitmiş olup ……. tarihli raporda ………’in %60 oranında, ……..’in %40 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Mahkememizce; ………’in sevk ve idaresindeki, kavşak içinde durdurmuş olduğu çöp kamyonuna bindikten sonra aracını harekete geçirmeden önce, mahallin özelliğini de dikkate alarak, yayalara dikkat etmesi, ilk geçiş hakkını yayalara vermesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş olması durumunun asli kusur olarak, yaya …….. yol içinde durmakta olan aracın sürücüsünün aracı her an harekete geçirebileceğini dikkate alması, güvenliği açısından sürücü ile göz teması kurup buna göre geçişini yapması gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş olması durumunun tali kusur olarak değerlendirilerek iş bu bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Ceza dosyasında ATK tarafından aldırılan kusur raporu ile mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunun uyumlu olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası aktüer hesabı için dosya bilirkişi ………’e tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 03/12/2020 tarihli raporunda “dava dosyasında mevcut ve özellikleri yukarıda sıralanan bilgi ve bulgularla 22.09.2015 tarihinde %40 oranında kusurlu olarak maruz kaldığı trafik kazasında ölen 2006 doğumlu……… ‘in değerlendirme bölümünde gerekçeleriyle izah olunduğu üzere insan fonksiyonel varlık değeri dikkate alınarak asgari ücret miktarına göre destekten yoksunluk tazminatından faydalanacak hak sahibi baba ………. ve anne ……….’e yansıyacak destek miktarı 2020 yılı hesap tarihi itibarıyla güncelleştirilmiş peşin sermaye değeri olarak zarar miktarları hesaplanmış, ……..’in üretken çağa erişinceye kadar aileden alacağı yetiştirme gideri dönem tutarı tenzil edilerek; ………. ve ………. için toplam 32.759,00TL Destekten Yoksunluk Tazminatı hesaplandığını” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Tazminat hesap uzmanı bilirkişi ……… dosyaya sunmuş olduğu 03/02/2021 tarihli raporunda “davacı ……….’in nihai ve gerçek maddi zararının 96.337,85 TL olduğu, davacı ……….’in nihai ve gerçek maddi zararının 73.278,50 TL olduğu, davacıların nihai ve gerçek cenaze-defin gideri maddi zararının 678,00 TL olduğu, temerrüt başlangıcının davalı ……… Sigorta A.Ş yönünden 19.04.2016 tarihi, davalı sürücü ve işleten yönünden ise 22.09.2015 kaza tarihi olduğu ve faiz nev’inin avans faizi olduğu, davalı ……… Sigorta A.Ş tarafından düzenlenen ZMSS teminat limiti aşılmadığından davalı ……… Sigorta A.Ş’ nin tarafından düzenlenen …….. teminatının işlerlik kazanmadığı, hal böyle olunca davalı ……… Sigorta A.Ş’nin sorumluluğuna gidilemeyeceğini” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Mahkememizce hesap uzmanı bilirkişiden ek rapor aldırılmış olup rapora göre; davacı ……….’ in nihai ve gerçek maddi zararının 134.705,50 TL olduğu,
davacı ……….’ in nihai ve gerçek maddi zararının 85.873,94 TL olduğu,
davacıların nihai ve gerçek cenaze-defin gideri maddi zararının 678,00 TL olduğu, t
emerrüt başlangıcının davalı ……… Sigorta A.Ş yönünden 19.04.2016 tarihi, davalı sürücü ve
işleten yönünden ise 22.09.2015 kaza tarihi olduğu ve faiz nev’inin avans faizi olduğu,
davalı ……… Sigorta A.Ş tarafından düzenlenen ZMSS teminat limiti aşılmadığından davalı ………
sigorta A.Ş’ nin tarafından düzenlenen ZMSS teminatının işlerlik kazanmadığı, hal böyle olunca “maddi
tazminat yönünden” davalı ……… Sigorta A.Ş’ nin sorumluluğuna gidilemeyeceği; Sayın
mahkemece manevi tazminat yönünden hüküm kurulması halinde “manevi tazminat yönünden”
davalı ……… Sigorta A.Ş’ nin sorumluluğuna gidilebileceği;
iş bu ek raporda hesaplanan maddi zarar tutarlarının kök raporda hesaplanan tutarlardan fazla
olmasının iş bu ek raporda Yargıtay …… Hukuk Dairesinin 14.01.2021 T. ……. E. …….. K.
sayılı değin içtihadı doğrultusunda bakiye ömürlerin TRH-2010 tablosuna göre belirlenmesinden
kaynaklandığı” belirtilmiştir.
Mahkememizce TRH 2010 tablosuna göre hesap edilen aktüerya bilirkişi raporu esas alınmıştır.
Davacı taraf düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda davasını ıslah etmiş, müvekkil ………. için dava dilekçesinde 500,00TL olarak talep ettiğimiz destekten yoksun kalma maddi tazminatın, HMK.nın 107/2.maddesi uyarınca, 16.07.2021 tarihli II. Bilirkişi Ek Raporunda hesaplanan 85.873,94TL bedel üzerinden kabulü ile 22.09.2015 kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkil ………. için dava dilekçesinde 500,00.-TL olarak talep ettiğimiz destekten yoksun kalma maddi tazminatın, HMK.nın 107/2.maddesi uyarınca, 16.07.2021 tarihli II. Bilirkişi Ek Raporunda hesaplanan 134.705,50TL bedel üzerinden kabulü ile 22.09.2015 kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; dava dilekçesinde cenaze defin gideri olarak talep edilen 500,00.-TL maddi zararın, HMK.nın 107/2.maddesi uyarınca, 16.07.2021 tarihli II. Bilirkişi Ek Raporunda hesaplanan 678,00.-TL bedel üzerinden kabulü ile 22.09.2015 kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkiller için talep edilen manevi tazminatların, talep edilen miktarlar üzerinden aynen kabulü ile 22.09.2015 kaza tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 03/07/2020 tarihli kusur raporu, aktüerya raporunda ise TRH 2010 yaşam tablosunu esas alan rapor hükme esas alınmıştır.
Yargıtay ……..HD 14/06/2012 tarih, …….. esas ……… Karar nolu ilamında ” Destekten yoksun kalma tazminatı, B.K’nun 45/II. maddesinde düzenlenmiş olup; “Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir.” şeklinde hükme bağlanmıştır. Görülmektedir ki, destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.Haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse BK’nun 45/II. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Ancak, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için öncelikle, ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir. Borçlar Kanunu’nun 45.maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır; sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır. O halde destek sayılabilmek için yardımın eylemli olması ve ölümden sonra da düzenli bir biçimde devam edeceğinin anlaşılması yeterli görülür.Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, destekten yoksun kalan kimsenin ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir” denmektedir.
Yine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 06.03.1978 tarih ve 1/3 sayılı kararının gerekçesinde de: “Destekten Yoksun Kalma Tazminatının eylemin karşılığı olan bir ceza olmayıp, ölüm sonucu ölenin yardımından yoksun kalan kimsenin muhtaç duruma düşmesini önlemek ve yaşamının desteğin ölümünden önceki düzeyde tutulması amacına yönelik sosyal karakterde kendine özgü bir tazminat olduğu” hususu vurgulanmıştır. Önemle vurgulanmalıdır ki, Borçlar Kanunu’nun 45/III. maddesine göre destekten yoksun kalma tazminatı, desteğin mirasçısı olarak geride bıraktığı kişilere değil, desteğinden yoksun kalanlarına aittir.
Mevcut olayımızda da; davacı ……..’in ve müteveffanın kaza tarihindeki yaşları göz önüne alınarak ölenin desteğinden yararlanmadığı ve destekten yoksun kalmadığı bu sebeple destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyeceği anlaşıldığından davanın …….. yönünden reddine karar verilmiştir. Diğer davacılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalıların hesap edilen cenaze ve defin giderinden sorumlu olduğu kanaatine varılarak iş bu talebin kabulüne karar verilmiştir.
Davalılardan ……… Sigorta’nın ZMM sigortacısı olduğu bu sebeple destekten yoksun kalma tazminatından sorumlu olduğu, ……… sigortanın ise kasko sigortacısı olduğu poliçeye göre manevi tazminattan sorumlu olduğu, manevi tazminat tutarının ZMMS sigortasını aşmaması sebebiyle maddi tazminattan sorumlu olmadığı, yine davalı ……… Sigorta’nın manevi tazminattan sorumlu olmadığı anlaşılmıştır.
Çöp kamyonunun Zeytinburnu Belediyesi tarafından kiralanmış olması belediyenin sorumluluğunu ve işletenlik sıfatını ortadan kaldırmaz. Çünkü çöp kamyonu üzerinde belediyenin gözetim ve denetimi aynen ve olduğu gibi devam etmektedir. Bu sebeple iş bu davalının husumet itirazı da yerinde görülmemiştir.
HGK’nun 23/06/2004 tarih 13/291-370 sayılı ilamındaki” Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır.” şeklindeki gerekçeye göre olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanarak, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, olay tarihine göre paranın alım gücü, davacı ve davalının kazadaki kusur durumları gözönünde tutularak manevi tazminat tutarı hesaplanmıştır.
Manevi tazminat talebinin kabul edildiği ……….’in olay tarihindeki yaşı göz önüne alındığında olay tarihi itibariyle olayın mahiyetini anlayamayacağı ancak yaşamının kalan kısmında olay nedeni ile acı ve ıstırap yaşayacağı değerlendirilerek iş bu davacı yönünden de davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacılardan ……..’in olayın meydana gelmesindeki kusur durumu göz önüne alınarak tazminat tutarından indirim yapılmış olup, ayrıca elinden tutmakta olduğu, gözetimindeki, torunu da olduğu halde tedbirsiz bir şekilde yolun karşı tarafına geçmeye çalışmış olması durumunun mahkememizce müterafik kusur olarak değerlendirilerek Yargıtay …….. Hukuk Dairesinin …….. esas, …….. karar sayılı ilamına istinaden müterafik kusurun mahkemece resen ele alınacağı belirtildiğinden mahkememizce koşulları oluştuğu kanaatine varılan müterafik kusur indirimi yapılmıştır. Yargıtay ………. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarına göre müterafik kusur indirim oranı %20 olarak belirlendiğinden mahkememizce de %20 oranında indirim yapılmıştır. Yine Yargıtay ……… Hukuk Dairesi’nin ………. esas, …….. karar sayılı ilamına istinaden müterafik kusur indirimlerinde reddedilen miktar yönünden davalılar lehine vekalet ücreti de hükmedilmemiştir. Kazaya karışan aracın ticari araç olmaması sebebiyle Yargıtay …….. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarına göre yasal faiz uyulanarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
a)ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Maddi Tazminat Talebi Yönünden; Davanın Kısmen Kabulü ile;
a)Davalı ……… Sigorta A.Ş. yönünden davanın REDDİNE,
b)Davacı ………. yönünden 85.873,94TL destekten yoksun kalma tazminatı, Davacı ………. yönünden 134.705,50TL destekten yoksun kalma tazminatı, 678,00TL cenaze defin gideri olmak üzere toplam 221.257,44‬TL’nin davalılar ………, ………. İnş. Taah. Temizlik Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti., ……….., ……… Sigorta A.Ş.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacılar ………. ve ……….’e verilmesine, bu miktarda davalı ……… Sigorta A.Ş. Yönünden poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere dava tarihi 19/04/2016, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 22/09/2015 tarihi itibariyle yasal faiz uygulanmasına, davacı …….. yönündeki talebin ve fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Manevi Tazminat Talebi Yönünden; Davanın Kısmen Kabulü ile;
a)Davalı ……… Sigorta Şirketi Yönünden davanın REDDİNE,
b)Davacı ………. yönünden 40.000,00TL, davacı ………. yönünden 40.000,00TL, davacı …….. yönünden 6.000,00TL, ………. yönünden 10.000,00TL olmak üzere toplam 96.000,00TL manevi tazminatın davalılar ………, ………. İnş. Taah. Temizlik Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti., ……….., ……… Sigorta A.Ş.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacılar ………., ………., ……..’e verilmesine (davacı ………. açısından velayeten davacılar ………., ……….’e verilmesine), bu miktara davalı ……… Sigorta A.Ş.’nin poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere dava, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 22/09/2015 tarihi itibariyle yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b)BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile; 8.000,00TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu miktara davalı ……… Sigorta A.Ş.’nin poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere dava, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 22/09/2015 tarihi itibariyle yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN YARGILAMA GİDERİ
a)Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 21.671,85TL ilam harcın davalılar ………, ………. İnş. Taah. Temizlik Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti., ……….., ……… Sigorta A.Ş., ……… Sigorta A.Ş.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
b)Dosyanın adli yardım talepli olduğu ve bugüne kadar yapılan masrafların hazineden sarf edildiği anlaşıldığından, 3.800,00TL bilirkişi ücreti, 420,00TL posta masrafı, 723,00TL Adli Tıp Faturası ( …….. numaralı 03/07/2020 tarihli fatura) ve 314,50TL Adli Tıp Faturası ( …….. numaralı 03/05/2019 tarihli fatura) olmak üzere toplam 5.257,50TL’nin davalılar ………, ………. İnş. Taah. Temizlik Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti., ……….., ……… Sigorta A.Ş., ……… Sigorta A.Ş.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
c)Davacı ………. tarafından sarf edilen 200,00TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 137,56TL’nin davalılar ………, ………. İnş. Taah. Temizlik Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti., ……….., ……… Sigorta A.Ş., ……… Sigorta A.Ş.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak iş bu davacıya verilmesine,
d)Davalı ……….. tarafından sarf edilen 100,00TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 31,21TL’nin davacı ……..’den alınarak iş bu davalıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davalı üzerine bırakılmasına,
e)Davalı ………. İnş. Taah. Temizlik Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından sarf edilen 50,00TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 15,60TL’nin davacı ……..’den alınarak iş bu davalıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davalı üzerine bırakılmasına,
f)Maddi Tazminat Yönünden; Davacılar ………. ve ………. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 23.938,02TL vekalet ücretinin davalılar ………, ………. İnş. Taah. Temizlik Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti., ……….., ……… Sigorta A.Ş.’nden(poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak kendisini vekille temsil ettiren iş bu davacılara verilmesine,
g)Manevi Tazminat Yönünden;Davacılar ………., ………., davacı …….. ve ………. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 13.070,00TL vekalet ücretinin davalılar ………, ………. İnş. Taah. Temizlik Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti., ……….., ……… Sigorta A.Ş.’nden (poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak alınarak kendisini vekille temsil ettiren iş bu davacılara verilmesine,
h)Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 13.070,00TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
i)HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN YARGILAMA GİDERİ
1-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 546,48TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
2-Davacı tarafından sarf edilen 100,00TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 10,66TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerine bırakılmasına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
4-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı ……… vekilinin, davalı ……. ve davalı ………. vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/12/2021
Katip ……..
¸e-imzalıdır

Hakim ……
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.