Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/539 E. 2018/136 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/539 Esas
KARAR NO : 2018/136

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 03/06/2016
KARAR TARİHİ : 21/02/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili 03/06/2016 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 3 adet tesisat yönünden davalı ile abonelik sözleşmesi yaparak elektrik enerjisi kullandığını, 1/01/2010 ile 31/05/2016 tarihleri arasında davalının enerji tüketim bedeli dışında gerçekte alınmaması gereken kayıp-kaçak bedeli perakende hizmet satışı bedeli, sayaç okuma bedeli, iletim ve dağıtım bedelleri ve bu bedellerden üzerinden alınan KDV. Ve diğer fer’ilerinin haksız olarak tahsil edildiğini ileri sürerek şimdilik 10.000,00-TL’nin her bir faturanın ödendiği tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili 01/06/2016 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 1 adet tesisat yönünden davalı ile abonelik sözleşmesi yaparak elektrik enerjisi kullandığını, 2014 Aralık ayından 2016 yılı Haziran ayına kadar davalının enerji tüketim bedeli dışında gerçekte alınmaması gereken kayıp-kaçak bedeli perakende hizmet satışı bedeli, sayaç okuma bedeli, iletim ve dağıtım bedelleri ve bu bedellerden üzerinden alınan KDV. Ve diğer fer’ilerinin haksız olarak tahsil edildiğini ileri sürerek şimdilik 1.000,00-TL’nin her bir faturanın ödendiği tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Alacağın zaman aşımına uğradığını, yapılan faturalandırma işleminin sözleşme ve EPDK. Kurul kararları ile enerji piyasası mevzuatına uygun şekilde yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Dava, cevap dilekçeleri, fatura ve tüm dosya kapsamı… vs.
Asıl ve birleşen davada davacı vekilleri, talebini enerji tüketimi dışındaki tarife kalemlerinin haksız olduğuna ilişkin olduğunu, tarifenin yanlış uygulandığına ilişkin talebinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Her ne kadar davacılar tarafından davalı aleyhine 6446 Sayılı yasaya göre ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun kararları kapsamında kayıp kaçak bedelinin iadesi amacıyla davalı aleyhine alacak davası açmış ise de, yargılama aşamasında 6719 Sayılı yasa ile değişip 6446 Sayılı yasanın 17. Maddesi kapsamında davacının tarifenin yanlış uygulandığına ilişkin talebinin bulunmadığı, talebin tarifenin haksız olduğuna ilişkin olduğu ileri sürülmesi nedeni ile bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek görülmemiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacılar tarafından davalı aleyhine açılan elektrik enerijsi bedeli dışındaki fatura kalemlerinin iadesi isteminin yargılama aşamasında yürürlüğe giren 6719 Sayılı yasa ile değişik 6446 Sayılı Enerji Piyasası Kanunu gereğince EPDK tarafından belirlenen tarifelere uygun olduğu, davacıların tarifenin yanlış uygulanmasına ilişkin bir talebinin bulunmadığı, davalı tarafından davacı şirketten tarife dışında ve iadeyi gerektirir herhangi bir tahsilatının söz konusu olmadığından konusuz kalan davanın esası ile ilgili karar vermeye yer olmadığına, ancak davacı davanın açıldığı andaki mevzuat ve içtihat durumuna göre dava açmakta haklı olduğu, bu bağlamda davaya konu bedelleri tahsil eden davalıların davanın açılmasına sebebiyet verdiği, yargılama sırasında yürürlüğe giren yasa değişikliği sonucunda davanın reddine karar verildiği, dolayısıyla dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu kabul edilerek davacı lehine vekalet ücreti ile diğer yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği (Yargıtay 3.HD 2017/2534 – 3956 EK sayılı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi’nin 12/05/2017 gün ve 2017/402-433 esas karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere) karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davada konusuz kalan esas davanın esası ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin alınan 170,78-TL harcın mahsubu ile 134,88-TL’nin dosya kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen 114,50-TL posta masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Birleşen Dava Yönünden;
5-Birleşen davada konusuz kalan davanın esası ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına,
6-Alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin alınan 29,20-TL harcın mahsubu ile 6,7-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Dosya kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair Asıl davada davacı ile Birleşen davada davacı vekillerinin yüzlerine karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/02/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır