Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/52 E. 2018/374 K. 06.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/52 Esas
KARAR NO : 2018/374

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2016
KARAR TARİHİ : 06/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 20.01.2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; dava dışı …. TİC, AŞ.nin müvekkili şirket nezdindc “…..” numaralı “NAKLİYAT EMTEA SİGORTA POLİÇESİ” ile sigortalı olduğunu, dava dışı sigortalıya ait 4 adet …. 2500 mm ve 1 adet …. 1250 mm olmak üzere toplam 5 adet duvar tipi sütlük soğutucu (market tipi buzdolabı) emtiasının Türkiye’den Almanya’ya gönderilmek üzere davalı borçlu ….ANONİM ŞİRKETİ1 nin sorumluluğu altında parsiyel olarak taşındığını, taşman emtiaların Almanyardaki alıcıya varışını müteakip, araçtan tahliye edilmeleri esnasında tüm emtiaların hasarlı olduğunun fark edilmesi üzerine CMR senedi üzerine hasar şerhi düşüldüğünü, söz konusu hasara ilişkin olarak gerekli tüm araştırmaların yapıldığını ve emtiaların zayi olarak nitelendirilmesi yerine, üretici konumunda olan dava dışı sigortalıdan onarım teklifi alındığım, zararın en aza indirgenmesi amacıyla teklif doğrultusunda emtiaların onarılmasının daha uygun bulunduğunu, neticede; müvekkili şirket tarafından teminat kapsamında bulunan hasar bedeli olarak dava dışı sigortalıya 19.240,00 TL ödeme yapıldığını, taşman eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi (CMR) nin “Taşımacının Sorumluluğu*1 başlıklı dördüncü bölümünde yer alan “Sorumluluk-Sorumluluğun Kalkması” ile ilgili taşıyıcının sorumluluğuna dair 17. ve devamındaki hükümler dikkate alındığında; taşıma işini yapan davalı-borçlunun emtiada meydana gelen hasar nedeniyle sorumlu olduğunu, bu hususun 17, maddede “Taşımacı, yükü teslim aldığı andan teslim edinceye kadar bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasarlardan (ve taşıma süresinin aşılmasından) sorumludur” şeklinde yasa hükmü içerisinde de yer aldığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “HALEFİYET” başlıklı 1472. Maddesinde; “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” denildiğini, Gerçekleşen zarardan dolayı dava dışı sigortalı firmaya hasar bedeli ödemesi yapıldığını ve sigortalı şirket tarafından, sorumlulara karşı rücu haklarının kayıtsız ve şartsız olarak müvekkili davacı şirkete devredildiğini, taşıma işlemine konu emtialarda, yukarıda belirtildiği şekilde oluşan hasar oranında, davalıya ödenen taşıma bedelinden mahsup edilerek müvekkili şirkete ödeme yapılması gerektiğini, dava dışı sigortalı firmaya ödenen hasar bedelinin sorumlulardan rücucn tahsil edilmesi amacı ile davalı borçlu firmaya rücu ihtarnamesi gönderildiğini, ihtara olumsuz cevap verilmesi üzerine, davalı aleyhine Karşıyaka ….. İcra Müdürlüğü’nün…. E, sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, itiraz dilekçesi taraflarına lebliğ edilmemekle birlikte, haricen öğrenilen bilgiye göre, davalı borçlu tarafından yetkiye, borca ve ferilerine itiraz edildiğini, yetki itirazı üzerine takip dosyasının Büyükçekmece …, İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyasına tevzi olduğunu, bu dosyada da davalı borçtu tarafından borca ve ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğunu belirterek davalı-borçlunun Büyükçekmece …, İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 11.03.2016 havale tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının tüm talep ve iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve haksız davanın reddi gerektiğini, dava konusu yapılan ve hasara uğradığı bildirilen malların taşımasının CMR konvansiyonuna tabi olduğunu, bu nedenle dava konusu taşımaya CMR konvansiyonunun uygulanması gerektiğini, davacının lüm taleplerinin CMR konvansiyonu kapsamında zamanaşımına uğradığını, meydana gelen hasarı/zararı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, malların hasarlanmasınm nedeninin, davacının sigortalısı ….A.Ş, olduğunu, taşıma esnasında hasar gördüğü iddia edilen malların 05.09.2013 tarihinde 34 ZEC 77 plakalı araca davacının sigortalısının tesislerinde, davacının sigortalısı tarafından Ankara’da yüklenmesi ile başladığını, yükleme öncesinde malların hazırlanması, ambalajlanması, ambalaj içine tertip edilmesinin davacının sigortalısı tarafından yapıldığını, araca yükleme ve araç içine tertip edilmesi davacının sigortacısı tarafından yapılacak iken, taşınacak malın araca sığmadığını, davacının sigortalısı şirketin yetkililerinin inisiyatifiyle malların ^«raba sığdırılması amacıyla ambalaj lam bozulduğunu ve malların ambalajların bozulmasının ardından araca yüklendiğini, bu şekilde malların hasara ve riske açık hale getirildiğini, buna rağmen yola çıkın talimatının davacının sigortalısının çalışanı Elnara Demirtaş tarafından verildiğini, dava konusu rakamın dava dışı sigortalı tarafından ne şekilde muhasebeleştirildiği, dava dışı sigortalı tarafından iddia edilen harcamaların, masrafların yapılıp yapılmadığının ve haksız zenginleşmenin olup olmadığının anlaşılması yönünden gerekli olduğunu, bu yöndeki taleplerinin alıcı firma için de geçerli olduğunu, bir anlamda alıcının da iddia ettiği hasarın / zararın oluşup oluşmadığının tespiti için alıcı firma muhasebe kayıtlarının da görülmesini talep ettiklerini, meydana gelen hasarı ve zararı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı tarafın rücu talebinin fahiş olduğunu, bir an için iddia edilen hasardan sorumlu oldukları farz edilse bile bu sorumluluğun tespitinin CMR Konvansiyonu hükümlerine göre yapılacağını, buna göre sorumluluğun brüt kg bazında 8,33 SDR ile sınırlandırıldığını, ayrıca istenen faizin de fahiş olduğunu, CMR konvansiyonuna tabi taşımalarda avans faizi istenemeyeceğini, CMR Konvansiyonuna göre talep edilecek yıllık faizin % 5 ‘le sınırlı olduğunu, ayrıca davacı tarafından ödenen tazminatın, taşıyıcı tarafından ancak gerçek mal bedeli üzerinden tazmin edilebileceğini, dolayısıyla sigortalı – sigortacı arasındaki özel şarta tabî %I0 veya daha yüksek oranda bedel arttırıcı veya diğer tutarlardan taşıyıcının sorumlu olmadığını, müvekkili şirketin taşımalarının Sorumluluk Sigortası poliçesi ile …. A,Ş. tarafından 16,01.2013 -15.01.2014 tarihleri arası 205-34099801 nolu sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu nedenle işbu davanın, müvekkilinin sigorta şirketi ….. Sigorta A.Ş.’ye ihbar edilmesini talep etliklerini, belirterek; meydana gelen hasar ve zararı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, öncelikle davanın müvekkili şirketin taşımalarının sigortacısı olan …. Sigorta A.Ş.’ne ihbarına, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve Ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
İhbar Olunan …. Sigorta Şirketinin 06.12.2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayda yurt dışı taşıması söz konusu olduğundan CMR Konvansiyon hükümlerinin uygulanması gerektiği ve dava bir yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra ikame edildiğinden, davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiği, davalı ….. A.Ş. tarafından yapılan ve poliçede belirtilen araçlar ile taşınan malların, müvekkili tarafından akdedilen 05.02,2013 – 15.01.2014 tarih ve …. sayılı Yurtiçi Taşıyıcı Sorumluluk Sigorta Poliçesi tanımında yer alan teminatlar çerçevesinde sigortalandığım, müvekkili şirkete dava konusu olay nedeniyle gerekli belgeler ile yapılmış bir başvuru olmadığım, müvekkili şirkete gönderilen ihbar dilekçesi ekinde bütün taraf delilleri bulunmadığından, davacının iddiasına ilişkin maddi vakıalar yönünden, özellikle; poliçe genel ve özel şartları kapsamında hasarın poliçe vadesi içinde ve teminat kapsamında meydana gelip gelmediği ve zararın miktarı yönünden detaylı cevap veremediklerini, buna ilişkin beyan ve itiraz haklarım saklı tuttuklarını, ilgili poliçe kapsamında sorumluluklarının, ancak poliçe genel şartlan ve ekli özel şartlar dairesinde, poliçe limitleri ile sınırlı olacağını, davacı şirket tarafından sigortalının kusuru ve sorumluluğu ile gerçek zarar miktarının ispatlanması gerektiğini, poliçeye dercedilen kloza göre “yetersiz ambalajlama ve hatalı istiflemeden kaynaklanan hasarlar teminat haricidir” hükmünü havi olduğunu belirterek; yukarıda açıklanan ve re’sen nazara alınacak nedenlerle, İhbar olunan olarak haklarında hüküm kurulmaması talep edilmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi heyeti …. ve …’ye tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş oldukları 08/08/2017 tarihli raporlarında “Alacağın talebinde zamana fimi bulunmadığı tespit edildiğini, Yük hasarı meydana gelmesinde ve dolayısıyla zararın ortaya çıkmasında; dava dışı yükün Göndereni ile davalı Taşıyıcının ortak kusurlu olduklarını, davacı sigortacı, dava dışı sigortalısı yükün Gönderenine gerek hasar tazminatı tediyesinde poliçe kloz hükmü hilafına ve gerekse herhangi somut bir hasar zarar belgesi olmaksızın ödemede bulunulduğunu, dava dosyasında mevcut belgelerden gerçek zarar tutarına ulaşılması mümkün olmadığı ve bu nedenle; navlun dahil mal bedeli ite dava dışı yükün Gönderenin beyan yazısında yükün Alıcısından tahsil ettiği tutardan hareketle hesap yapıldığını, dava konumuz somut olayın özelliği gereği; Taşıyıcının Ödeyeceği tazminatta sorumluluk sınırı kuralı ile bu hakkın kaybedileceği haltere ilişkin kuralın iş bu davada uygulama alanı bulamayacağı değerlendirildiğini, davalının davacıya; zararın ortaya çıkmasında yükü Gönderenin ve Taşıyıcın ortak kusurları oranında 8.641.74TL hasar tazminatı ödemesi gerekeceğini, temerrüdün 16.09.2014 icra takip tarihinden başlatılabileceği ve taleple bağlı olarak alacağa bu tarihten itibaren avans faiz oranı uygulanabileceğini” teknik kanaatleri olarak belirtmişler; tarafların itiraz dilekçeleri doğrultusunda dosya yeni bilrikişi heyeti …. ve ….’e tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş olduğu 12/12/2017 tarihli raporlarında ” kusur oranı gözetildiğinde %50 hasar zararından davalı sorumlu tutulabilecek olup, 17.554,82 x 0,50 = 8.777,41TL tazminattan davalının sorumlu tutulabileceğini” teknik kanaatleri olarak belirtmişlerdir.
Dava rücuan tazmin talebini içeren yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır tahkikatta rücua tabi alacağın tespitine ve sorumlularına yönelik araştırma yapılmıştır.
Davacı sigorta şirketi sigortalısına ödediği 19.240,00TL sigorta tazminatının tahsili cihetiyle icra takibine girişmiştir.
Taşına emtia taşıma risklerine karşı davacı yanca 12.810Euro sigorta bedeli ile sigortalanmıştır. Her türlü risk sigorta güvencesi kapsamında alınmıştır. CMR m.2 gereği malın çıkış yeri Türkiye fiyatı 11.510Euro kıymetindedir. Toplam brüt yük 2.580 kg dır.
Zamanaşımı itirazı değerlendirildiğinde yasal süre içerisinde davanın açıldığı saptanmıştır.
Yapılan e-posta yazışmalarında 3 adet dolabın yan yana sığmadığı köpüklerin çıkarıldığı , hasar oluştuğu bilgisi üzerine ,sigortalı adına e-posta yazan Elnara Demirtaş’ın ise “CIKIŞ YAPILSIN” talimatı verdiği, Davacı sigortalısının bilerek açık ambalajsız şekilde sürtünmeye sarsıntıya karşı sabitleme ve istiflemesi tam olmayan yükü Ankara’da İstanbul’la yola çıkardığı, davalı tarafın ise taşıma sırasında CMR 8.9 mad yükleme öncesinde yüke ilişkin herhangi bir çekince göstermediği taşıma senedinde yazılı herhangi bir şerh düşülmediği ( malın iyi durumda ve ambalaj istif sağlam bir halde taşıyıcı tarafından teslim alındığı karinesi olduğu ) bu anlamda hasardan ortak sorumluluğu bulunduğu kanaati oluştuğundan tespit edilen kıstaslar birlikte değerlendirildiğinde tarafların malın hasarlı taşınmasında orta yarı yarıya kusurlu bulunduğu olayın oluş şekli, oluşan hasarın miktarı hak ve nesafet gözetilerek takdir edilen %50 mutarafık kusur izafesi ile oluşan 17.554,82TL zarar nedeniyle davalı tarafın 8.777.4TL rücuya tabi borcu bulunduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile yargılama ile alacak miktarı tespit edildiğinden icra inkar tazminatının da reddi yönünde aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. tarihli dosyasına takdiren %50 mutarafık kusur indirimi uygulanmak kaydıyla 8.777,4TL davalı tarafın borçlu oldugunun tespiti ile itirazın iptali ve takibin su miktar üzerinden iptalini,
2-8.777.41TL takipten itibaren ticari faiz UYGULANMASINA,
3-İcra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 599,58TL ilam harcından peşin alınan 232,38TL harcın mahsubu ile bakiye 367,20TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 29,20TL başvuru harcı, 232,38TL peşin harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 3.600,00TL bilirkişi ücreti, 295,50TL posta masrafı toplamı olan 3.895,50TL den kabul red oranına göre hesaplanan 1.777,15TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen 20,80TL den kabul red oranına göre hesaplanan 11,31TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
10-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/04/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır