Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/473 E. 2018/698 K. 05.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/473 Esas
KARAR NO : 2018/698

DAVA : İtirazın İptali (Nakliyat Abonman Poliçesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 17/05/2016
KARAR TARİHİ : 05/06/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 17/05/2016 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde nakliyat abonman sigorta poilçesi ile sigortalı dava dışı …. Alimünyum Profil San. Tic. A.Ş.’ye ait aliminyum emtiasının davalı tarafından …. arası nakliyesinin davalı şirket tarafından …. plakalı araç ile gerçekleştirilmesi konusunda anlaşıldığını, araca yüklenen emtianın alıcısına teslim edilmediğini, bunun üzerine sigortalı tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu, yapılan ekspertiz incelemesi sonucu 81.719,79-TL’nin 22.11.2013 tarihinde sigortalı hesabına havale edilerek TTK.’nın 1472. Maddesine göre sigortalının haklarına halef olunduğunu, taşıyıcının taşıdığı emtiayı sağlam ve eksiksiz şekilde alıcıya teslim ile hükümlü olduğunu, alacağın tahsili amacı ile davalı taşıyıcı ile araç sürücüsü aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası ile başlatılan takibe davalı tarafından haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürürek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davalı ile sigortalı arasında düzenlenen sözleşmenin taşımacılık sözleşmesi olmayıp, taşımanın organizasyonunu içeren sözleşme olduğunu müvekkilinin emtiayı taşımadığını, ihtiyaç durulduğu takdirde yönlendirme ve organizasyon işlerini yaptığını, sigortalının başvuru üzerine müvekkilinin aracılık görevini yerine getirerek … ve …’ya ait …. plakalı aracı temin ederek hizmeti yerine getirdiğini, emtianın taşıyıcı tarafından teslim alındığını, bu hususun suç duyurusunda da kabul edildiğini, navlun faturası bedelinin de taşıma için yeterli olmayıp müvekkilinin taşıma işlemini yapmadığının kanıt olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dava, cevap dilekçeleri, Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı… Vs.
İstanbul Anadolu ….İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından 13.08.2014 tarihinde toplam; 88.843,96-TL rücu alacağının tahsili amacı ile davalı taşıyıcı ile sürücü … aleyhine Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında, takibip başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı vekilinin icra dairesine ve yetkisine itiraz etmesi nedeni ile yetki itirazının kabul edilerek dosyanın İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’ne gönderildiği, anılan icra müdürlüğü’nce ödeme emrinin 15.01.2015 tarihinde tebliği üzerine davalı tarafından 19.01.2015 tarihinde borç ve fer’ilerine itiraz edilmesi nedeni ile takibin durduğu, itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Sigortalı ile davalı taşıyıcı arasında düzenlenen 01.01.2013 günlü karayolu taşıma sözleşmesi uyarınca sigortalıya ait yükün ….’den …’ya taşınması konusunda tarafların mutabakata vardığı anlaşılmıştır. Navlun faturası davalı taşıyıcı tarafından düzenlenmiş olup, taşımada davalı tarafından bir başka taşıyıcının fiili taşımacı olarak kullandırdığı anlaşılmıştır. Sözleşme konusu yükün araç sürücüsü ….’ya teslim edildiğine ilişkin irsaliye örnekleri dosyaya sunulmuştur. Yükün zayi olmasından sonra sigortalı tarafından 11.10.2013 tarihinde ilgililer hakkında ….’ye suç duyurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır. Alıcısına teslim edilmeyen yük nedeni ile yapılan ekspertiz incelemesi sonucu davacı tarafından 22.11.2013 tarihinde 81.719,97-TL hasar bedeli ödenerek dosyaya sunulu olan tazminat makbuzu ve temlikname alınmıştır.
Mahkememizce ceza dosyasında bulunan evraklar bulunduğu aşama itibari ile getirtilerek dosyaya konmuştur.
Mahkememizce taraflar arasındaki alacak borç miktarının belirenmesi amacı ile konusunda uzman bilirkişi ikurulu oluşturularak, bilirkişi kurulu tarafından ibraz edilen 11.01.2018 tarihli raporun incelenmesinde; davalı şirketin asıl-adli taşıyıcı ihabarda bulunan …’nın ise fiili taşıyıcı olduğu emtianın alıcısına teslim edilmediği ve ifa sorumlusu olarak davalının zarardan sorumlu olduğu bildirilmiştir. Davalı tarafından, bilirkişi raporuna itiraz edilmiş ise de itirazın hukuki nitelikte olması nedeni ile yeniden bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, nakliyat emtia sigorta poliçesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsili amacı ile başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taşımanın yurt içi eşya taşımasına ilişkin olması nedeni ile TTK.’nın 4. Kitabındaki taşıma işlevine ilişkin hükümleri uygulanması gerekmektedir. Davalı yan, taşıyıcı sıfatınının bulunmadığını ileri sürdüğünden bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir. TTK.’nın 850. Maddesinde taşıyıcı, sözleşme ile eşya veya yolcu taşıma işini veya ikisini birlikte üstlenen kişi olarak tanımlanmıştır. Anılan kanunun 854. Maddesinde kanunca taşıyıcıya, taşıma işleri komisyonucusuna ve faaliyetleri devlet iznine bağlı taşıma işletmelerine yüklediği sorumlulukların önceden hafifletilmesi veya kaldırılması sonucunu doğuran sözleşmeler geçersizdir. TTK.’nın 875. Maddesi gereğince taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından , hasardan veya teslimdeki gecikmeden doğan zararlardan sorumlu olup, sorumluluktan kurtuluş ancak 876. Ve devamı maddelerinde belirtilen hallerin kanıtlanması halinde mümkündür. Anılan kanunun 879. Maddesinde ise taşıyıcının kendi adamlarından ve taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişileri görevleri yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden kendi fiil ve ihmalleri gibi sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Belirtilen maddeler kapsamındaki somut olay değerlendirildiğinde davacının, dava dışı sigortalı ile düzenlediği taşıma sözleşmesi uyarınca sigortalıya ait yükü taşımayı üstlendiği, navlun faturasının davalı adına düzenlendiği, ancak yükün TTK.’nın 888. Madde de düzenlenen fiili taşıyıcı kullanılarak taşındığı, bu durumda davalının taşıyıcı olarak meydana gelen zarardan sorumlu olduğu sabit görülmüştür. Esasen davalı, taşıma işleri komisyoncusu olarak kabul edilse dahi sonuç değişmeyecektir. Taşınan emtianın alıcısına teslim edilmemesi ve hüküm tarihine kadar ortaya çıkmaması karşısında TTK.’nın 874. Maddesi gereğince zayi olduğu kabul edilmiştir. TTK.’nın 888. Maddesinde taşıyıcının sorumluluğu kural olarak sınırlı sorumluluk olarak düzenlenmiştir. Ancak, 886. Madde de zarara kasten veya pervahsızca bir davranışa neden olunması halinde sınırlı sorumluluk hükümleri uygulanmayacaktır. Yükün zayi oluş şekli, herhangi bir bildirim veya açıklama getirilmemesi karşısında eylemin kasti şekilde gerçekleştiği ve taşıyıcının sınırlı sorumluluktan yararlanamayacağı kabul edilerek, davacı tarafından ödenen gerçek zararın tazmini gerektiği sonucuna varılmıştır. Davacı yan, takip talebinde işlemiş faiz yönünden de talepte bulunulmuştur. Her ne kadar bilirkişi kurulu faiz konusunda hesaplama yapmamış ise TBK.’nın 117. Maddesi gereğince davacının faize hak kazanacağı anlaşılmış olup, ödeme tarihi olan 22.11.2013 tarihi ile takip tarihi olan 13.08.2014 tarihleri arasında …. Bankasınca kısa vadeli kredilere uygulanan avans faizi mahkememizce yapılmıştır. Bu kapsamda, 22.11.2013 ile 27.12.2013 arası 35 günlük süre için yıllık %11.00 oranı üzerinden 27.12.2013 ile 13.08.2014 arası 229 gün %11.75 oranı üzerinden yapılan faiz hesabına göre davacının isteyebileceği faiz alacağının sırası ile 863,29-TL ile 6.033,47-TL olmak üzere toplam; 6.896,76-TL olduğu anlaşılmakla, davacının davasını takip konusu 81.719,79-TL asıl alacak ve 6.896,76-TL işlemiş faiz olmak üzere; 88.616,57-TL üzerinden kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile; davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 81.719,79-TL asıl alacak 6.896,76-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam; 88.616,57-TL üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %11.75 oranını aşmamak üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gereken 6.053,39-TL harçtan peşin alınan 1.073,04-TL harcın mahsubu ile 4.980,35-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.073,04-TL peşin harç ile 29,20-TL başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 1.400,00-TL bilirkişi ücreti ve 194,30-TL posta masrafı toplamı olan 1.594,30-TL’den kabul-red oranına göre hesaplanan 1.590,21-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye masrafın davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 9.839,32-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 227,38-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/06/2018

Katip …

Hakim …