Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/43 E. 2018/340 K. 03.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/923 Esas
KARAR NO : 2018/356

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/10/2014
KARAR TARİHİ : 06/03/2015

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili 12.12.2013 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; davalının …. İnş San. …. Ltd. Şti. Ve…. Dış Tic. Ltd.Şti. Adi ortaklığının ortağı olduğunu, müvekkili borçlunun davalının ortağı olduğu, ortaklığa 651.302,69-TL iş yaptığını, yapılan işin 31.147,88-TL alacağını tahsil edememesi üzerine adi ortaklığın ortakları aleyhine Küçükçekmece…İcra Müdürlüğü’Nün … esas sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, adi ortaklığı borca itiraz etmemesine rağmen ortakların itirazda bulunduğunu, adi ortaklığın ortağı sıfatı ile davalının borçlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunduğunu, adi ortaklığın borca itiraz etmemesi nedeni ile takibin kesinleştiğini, Küçükçekmece …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. esas sayılı dava dosyası ile belirlendiğini, adi ortaklığın borçlu olduğunu bizzat adi ortaklığı temsil ettiğini, beyan eden davalı borçlunun 30.07.2013 tarihli hesap mutabakatına attığı imza ile sabit olduğunu, mutabakatın adi ortaklığın Haziran 2013 ayı içerisinde müvekkilinin tedarik ettiği malzemeler için düzenlendiğini ileri sürerek davalının itirazının iptali ile %20’i oranında az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; adi ortaklıktan olan alacağın yalnızca müvekkilinden istenmesinin usulsüz olduğunu, taraflar arasında mutabakat bulunmadığını, savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davacının 22.10.2014 harç tarihli dava dilekçesinde; davalı hakkında adi ortaklığı temsile yetkili …. ve İnş. Ltd.Şti. Tarafından 32.201,46-TL tutarındaki cari hesap alacağına ilişkin olarak Küçükçekmece…İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası ile başlatılan takibe davalının itirazının haksız olduğunu, …. Ltd.Şti. İle…. San. Tic. Ltd.Şti. Arasında 28.12.2012 tarihinde Bakırköy …Noterliği’nce tanzim edilen adi ortaklık sözleşmesi kurulduğunu, adi ortaklığın davalı şirketten dosyada bulunan faturaları konu malı satın aldığını, karşılığında değişik tarihlerde çek ve nakit olarak ödemede bulunduğunu, ancak yapılan mal teslimi ile karşılığında ödenen bedelleri karşılaştırılmasında müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunu anlaşıldığını, teslim edilen emtiadan fazla ödeme yapıldığını, davalının düzenlediği, 15.02.2013 tarihli, 19.02.2013 tarihli , 18.05.2013 tarihli, 21.05.2013 tarihli , 05.06.2013 tarihli , 30.06.2013 tarihli ve 12.06.2014 tarihli faturalar ile başkaca faturalarda aynı ürünlere ait birim fiyatların gelişi güzel ve fahiş fark olacak şekilde faturalandırılması üzerine davacıya 28.10.2103 tarihinde 23.017,15-TL fiyat farkı faturasının düzenlenerek tebliğ edildiğini, davalının borçlu olmasın rağmen borcunu ödemediği gibi hiçbir geçerliliğe ve mal teslimine dayanmayan ve müvekkiline tebliğ dahi edilmeyen gerçek dışı faturaları gerekçe göstererek başlattığı takibe vaki itiraz üzerine Bakırköy ….ATM’nin …. esas sayılı dava dosyasında açılan yargılamanın devam ettiğini ileri sürerek davalının takibe vaki itirazının iptali ile %20’i oranından aşağıya olmamak üzere icra inkar tazminat karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişkide müvekkilinin fiyat farkı faturası ile müvekkilinin fatura bedeli kadar borçlandırılmasının söz konusu olmadığı, sözleşme ilişkisinde müvekkilinin satıcı davacının ise alıcı olduğunu, fiyat farkına ilişkin sözleşme bulunmadığını, adi ortaklığa müvekkilince başlatılan takibe itiraz etmemesi nedeni ile ortaklığın müvekkiline borçlu olduğunu Küçükçekmece ….İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. esas sayılı dava dosyasında belirlendiğini, müvekkili tarafından teslim edilen fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine asıl davada takibe vaki itirazın iptali istendiğini ileri sürerek birleşen davanın reddi ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Dava, cevap dilekçeleri, birleşen dosyadaki dava dilekçesi, cevap dilekçesi, Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası, Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı… vs.
Asıl davadaki takibe dayanak Küçükçekmece …. .İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; asıl davada davacı tarafından adi ortaklık ile ortakları … Ltd.Şti ile…. Ltd.Şti. Aleyhine 31.148,88-TL cari hesap alacağının tahsili amacı ile ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin itiraz eden dosyamız borçlusu-davalıya 12.09.2013 tarihinde tebliğ edilmesi sonucu, davalı süresinde borca itiraz edilmesi nedeni ile takibin durduğu, itirazın ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Birleşen dosyadaki takibe dayanak Küçükçekmece … .İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; birleşen dosya davacısı tarafından davalı aleyhine 32.201,00-TL cari hesap alacağı ve 24.26-TL işlemiş faizinin tahsili amacı ile 14.11.2013 tarihinde ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin 08.11.2013 tarihinde tebliği üzerine davalının 12.11.2013 tarihinde adi ortaklığın müvekkiline 31.147,88-TL borçlu bulunduğunun kesinleşmesi nedeni ile müvekkilinin borcu bulunmadığını yönelik itirazda bulunması üzerine takibin durduğu, itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Küçükçekmece …. .İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; adi ortaklarca kendi adlarına itiraz edilmesine rağmen adi ortaklık adına itiraz edilmemesi nedeni ile adi ortaklık yönünden takibin iptaline ilişkin talebin red edildiği, kararın Yargıtay… . Hukuk Dairesi’nin …. esas sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmıştır.
Asıl dosyada davalı şirket ile dava dışı …. …. Ltd. Şti. Tarafından 18.12.2012 tarihinde noterde düzenlenen sözleşme ile adi ortaklık kurulmuştur.
Mahkememizce taraflara satım sözleşmesine ilişkin fatura ve belgelerini sunması için süre verilmiş, taraflarca bir birlerine keşide edilen faturalar ve mal teslimine ilişkin belgeler dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeler ile dosyadaki belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış olup, mali müşavir bilirkişi tarafından ibraz edilen 17.11.2014 tarihli kök raporun incelenmesinde; davacı defterlerinin usulüne uygun şekilde düzenlendiği, takip tarihi itibari ile davacı defterlerine göre adi ortaklıktan 31.147,88-TL alacaklı olduğunu belirlendiği, davalıya ait defterlerinde usulüne uygun düzenlendiği, defterlerde herhangi bir alacak kaydının bulunmadığı, adi ortaklığa ilişkin ticari defterlerin usulüne uygun düzenlendiği, takip tarihi itibari ile adi ortaklığın davacıdan 9.184,28TL alacaklı olduğunu belirlendiği anlaşılmıştır. Bilirkişi tarafından defterler arasındaki farkı asıl davada davacı tarafça adi ortaklık adına düzenlenen 17.04.2013 tarihli 37.972,11-TL bedelli fatura ile 06.05.2013 tarihli 2.360,00-TL bedelli faturanın adi ortaklık defterinde olmamasından kaynaklandığı, sözü edilen ilk faturanın mal teslimine ilişkin olup, teslim alan kısmında herhangi bir isim ve imza bulunmadığı, diğer faturanın vade farkı gelirine ilişkin olup bu faturanında adi ortaklığa teslim edildiğine ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı , taraflar arasında vade farkına ilişkin sözleşme bulunmadığı bu nedenle asıl davada davacı alacağının kanıtlanması gerektiği bildirilmiştir.
17.04.2013 tarihli faturanın davacı tarafından davalıya satılan Aleminyum Profil malzemesine ilişkin olduğu, sunulan fatura suretinden anlaşılmıştır.
Tarafların itirazı ve birleşen davanın mahkememiz dosyası ile birleşmesinden sonra tarafların hak ve alacaklarının bildirilmesinden sonra bilirkişi kurulundan 11.12.2015 tarihli ek rapor alınmıştır. Bilirkişi kurulu raporunda özetle asıl dava yönünden davacının 17.04.2013 tarihli fatura konusu emtiayı adi ortaklığa teslim ettiğini kanıtlamadığı, taraflar arasında vade farkına ilişkin sözleşme bulunmadığı, fiyat farkının ne şekilde belirlendiği anlaşılamadığı, faturanın tebliğ edilmediği, birleşen davada ise adi ortaklığın takip tarihi itibari ile yapılan fazla ödeme nedeni ile 9.208,54-TL alacaklı olduğunun belirlendiği görülmüştür. İtiraz üzerine bilirkişi kurulundan 25.12.2017 tarihli ek rapor alınmış, bilirkişi kurulu önceki görüşlerini muhafaza etmiştir.
Asıl davada davacı vekili davalı adi ortaklık ile iş yapan başka bir kişi tarafından Bakırköy … ATM.’nin….esas sayılı dava dosyasında açılan davada mahkemece emtianın teslim edilip/ edilmediğini mahallinde belirlendiğini, ileri sürerek 17.04.2013 tarihli fatura konusu emtianın davacı tarafından davalıya teslim edilip edilmediği, hususunun adi ortaklığı yüklenici sıfatı ile yapmış olduğu ….İlk Öğretim , …. İlk Öğretim Okulu ve …ilk Öğretim okullarında kullanıp / kullanılmadığının keşfen incelemesinin yapılmasını talep etmiştir.
Teslim olgusunu kanıtlama davacının yükümlülüğünde olup, davacı sözleşme konusu emtiayı teslim ettiğini, yazılı belge ile kanıtlamak durumundadır. Misli eşya olduğu anlaşılan Alüminyum profil emtiasının mahallinde keşfen belirlenemeyeceği mahkememizce kabul edilmiş, keşif talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı taraf, yemin deliline de dayanmamıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; asıl dava, davacı tarafından davalının ortağı olduğu adi ortaklığa satılan emtia bedelinin tahsili amacı ile başlatılan takibe vaki itirazının iptali istemine ilişkindir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından adi ortaktan alacaklı olduğu ileri süren her bir kişinin ortaklık borçlarından dolayı adi ortaklardan herhangi birine karşı dava veya takip hakkını ileri sürebileceğinden tarafların aktif ve pasif ehliyetlerin bulunduğu sonucuna varılmıştır. Ticari satımda, satım konusu emtianın usulüne uygun şekilde satın alanın teslim edildiğini, kanıtlama yükümlülüğü satıcıdadır. Somut olayda, davacı satıcı 17.04.2013 tarihli fatura içeriği olan 37.972,51-TL’lik misli eşyayı davacıya teslim ettiğini, usulüne uygun deliller ile kanıtlamayamadığından bu istek kalemi yönünden davacı talebinin reddine karar verilmiştir. Diğer yandan, davacı tarafından davalı adi ortaklık aleyhine düzenlenen vade farkına ilişkin 06.05.2013 tarihli 2.360,00-TL bedelli faturanın da yasal dayanağının bulunmadığı ve faturanın adi ortaklığa tebliğ edildiğine ilişkin herhangi bir kanıt bulunmadığından bu kalem yönünden de asıl davada davacının davasını reddine karar verilmiştir.
Birleşen dava yönünden yapılan incelemede ise; taraflar arasındaki ticari ilişkide davacı tarafından satılan emtiaya karşılık adi ortaklık tarafından değişik zamanlarda nakden veya çek ile ödeme yapıldığı, adi ortaklık tarafından yapılan ödemelerin teslim edilen emtiada fazla olması nedeni ile adi ortaklığın faturaya bağlı 9.184,28-TL alacaklı olduğu anlaşılmakla birleşen dava yönünden davanın kısmen kabulü ile davalının Küçükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 9.184,28-TL asıl alacak üzerinden iptaline, alacak likit olduğundan hükmedilen alacağın %20’i oranında icra inkar tazminatının birleşen dosya davalısından tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın reddine,
2-Mahkememizin dosyası ile birleştirilen Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….esas sayılı dava dosyasının kısmen kabulü ile; davalının Küçükçekmece …İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 9.184,28-TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %13.75 oranını aşmamak üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Hükmedilen alacağın %20’i olan 1.836,85-TL icra inkarın tazminatının, asıl davada davacıdan tahsili ile birleşen dosya davacı tarafa ödenmesine,
Asıl Dava Yönünden;
4-Alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin alınan 376,95-TL harcın mahsubu ile 341,05-TL’nin dosya kesinleştiğinde ve talep halinde asıl davada davacı İADESİNE,
5-Davacı tarafından yargılama giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Asıl davada davalı …. … Ltd.Şti. Kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 3.737,74-TL vekalet ücretinin asıl davada davacıdan tahsili ile asıl davada davalı …. … Ltd.Şti.’ye verilmesine,
Birleşen Dava Yönünden;
8-Alınması gereken 627,37-TL harçtan birleşen dosya davacısı tarafından 389,25-TL peşin harcın mahsubu ile 238,12-TL’nin birleşen dosya davalısından tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Birleşen dosya davacısı tarafından yatırılan 25,20-TL başvuru harcı ile 329,25-TL peşin harcının birleşen dosya davalısından tahsili ile birleşen dosya davacısına verilmesine,
10-Birleşen dosya davacı tarafından sarf edilen 152,25-TL posta giderinin kabul-red oranına hesaplanan 43,39-TL’nin birleşen dosya davalısından tahsili ile birleşen dosya davacısına verilmesine, bakiye giderin birleşen dosya davacısının üzerinde bırakılmasına,
11-Birleşen dosya davalısı tarafından yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
12-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin birleşen davada davalıdan tahsili ile birleşen dosya davacısına verilmesine,
13-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 2.764,97-TL vekalet ücretinin birleşen davada davacıdan tahsili ile birleşen dosya davalısına verilmesine,
14-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/04/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸