Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/38 E. 2018/884 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/38 Esas
KARAR NO : 2018/884

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2016
KARAR TARİHİ : 11/07/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili 15/01/2016 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı şirket müşterilerine özel kampanyalar düzenleyerek hukuka aykırı şekilde davacı şirket müşterilerini ayartarak müşterileri sözleşmeye aykırı davranmaya ve feshe yönelttiğini, eylemin dürüstlük kurallarına aykırı şekilde yapıldığını, saldırgan bir tutum sergileyerek müşterilerin davalıya yönlendirildiğini, bu kabilden olmak üzere 09.09.2015 tarihinde davacı şirket müşterisi ….’a gönderilen elektronik postada, davacı müşterilerine özel olarak 50.00-USD’lik söküm bedelini karşılamak montaj, kurulum ücretsiz ve 3 ay aboneliği taahhüt edildiğini, e-postanın 2009-2011 yılları arasında davacı şirkette satış müdürü olarak çalışmakta iken davalı şirkete geçen … olduğunu, aynı şekilde 04.05.2015 tarihinde davacı müşterisi ….’a benzer şekilde e-postanın gönderildiğini; davalının bunun yanı sıra davacı şirket personelini ayartarak müşteri bilgilerini elde etmeye çalıştığını, davacı şirket çalışanı ….’nin davalı şirket çalışanları tarafından ayartılarak davacı şirketin müşterilerine ait bilgileri ifşa etmesi nedeni ile iş akdinin sona erdirildiğini, davacı şirket çalışanı ….’in de benzer eylemlere mağruz kaldığını, davalı çalışanı ….’in, ….’ten sökümü yapılan taşaron firmalara ilişkin bilgi istediğini ancak bilgileri alamadığını; davalının ticari sır niteliğindeki bilgileri kullanmak ve salgırgan satış yöntemlerini uygulamak sureti ile dürüstlük kurallarına aykırı davrandığını, bu kapsamda müvekkilinin kötülenerek müşterilerin sözleşmenin feshine yönlendirildiğini, kullanılan telefonların davalı çalışanlarına ait olduğunu; davacı şirketin güvenlik açığı iddia edilerek kötülendiği, ayrıca yabancı sermayeli şirket olduğu vurgulanarak gereksiz ve incitici ifaler kullanılmak sureti ile haksız rekabet oluşturulduğunu ileri sürerek haksız rekabetin varlığının tespitine, menine, ortadan kaldırılmasına ve işlenmesi etkili olan araçların ve malların imasına, şimdilik 10.000,00-TL maddi ve 50,000,00-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkil şirket ile aynı alanda faaliyet gösterdiğini, dava dilekçesinde ileri sürülen hususların haksız rekabet oluşturan nedenler olmadığı gibi buna ilişkin kanıtta sunulmadığını, yargı mercilerin kötü niyetle meşgul edildiğini, haksız rekabet kapsamında belirtilen davacı müşterilerinin araştırılması gerektiğini, dava dilekçesinde sözü edilen kişilerin müvekkili şirket ile ilişkisinin bulunmadığını, sunulu belgelerin genelde e-posta iletilerinin olduğunu, dava dilekçesinde de bunlara istinaden düzenlendiğini, e-postaları gönderdiği ileri sürülen ……ve ….’in müvekili şirketin çalışanları olmadığı gibi müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, dava dilekçesinde davalının müşterisi olarak gösterilen kişilerin davacı şirket içinde çalışan kişiler olduğunu, bu kişilerin bilinçli şekilde davacı müşterileri olarak tanıtılarak dava dosyasına delil oluşturmak adına yanıltıcı teklif talep ettiklerini ….’unda davalı şirkette çalıştığını, bu kişinin kurgulu şekilde teklif isteyerek müvekkili aleyhine delil oluşturmaya çalıştığını, …. tarafından gönderilen e-posta adresinin sahibinin araştırılması gerektiğini, bu kişinin davacı firma avukatı ile işbirliği içerisinde olduğunu, kısaca davacı firmanın kendi çalışanları ile de işbirliği içerisinde olduğu kişilerle delil ürettiğini savunarak davanın reddini karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Dava, cevap dilekçeleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı… Vs.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, delil listelerinde belirtilen kişilere ilişkin sosyal güvenlik kurumu kayıtları getirtilerek hangi tarihte kimin çalışanları olduğu araştırılmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamındaki deliller üzerinde dava dilekçesinde belirtilen eylemlerin gerçekleşip/ gerçekleşmediği, eylemi gerçekleştiren kişilerin davalı ile fiili ya da hukuki irtibatının bulunup bulunmadığı ve eylemlerin haksız rekabet oluşturup oluşmadığı amacı ile bilirkişi kurulu oluşturularak rapor alınmıştır. 21.06.2017 tarihli raporun incelenmesinde; dava dilekçesinde sözü edilen ….’in davacı şirket çalışanı iken sonradan davalı şirkette çalışmaya başladığı, 2013 yılı Ocak ayından itibaren ve halen … Ltd.Şti.’de çalıştığını, sözü edilen e-posta adresinin davalı şirkete ait olmadığı, sadece www.Kale.724.com adresinin kullanıldığı, bu nedenle bu e-posta adresinden gönderilen iletilerde davalının sorumlu olmadığı; 4.05.2015 tarihinde gönderilen e-postada yapılan teklifte haksız rekabet içeren herhangi bir unsur bulunmadığı, e-postayı gönderen ….in … isimli şirkette çalıştığı, bu kişininde davacı şirketin bayisi olduğunun belirlendiğini, davacı şirket çalışanı…. ile yapılan yazışmaların kim tarafından yapıldığının anlaşılmamak ile birlikte yazı içeriklerinden bu kişinin davacı şirketin eski çalışanı olduğunun belirlendiği davalı şirket çalışanı …. ile davacı şirket çalışanı …. arasında geçtiği belirlenen yazışmada davacı çalışanı rakip firmada çalışan bir kişiye bilgilere veremeyeceği söylediği, davacı şirketin çağrı şirketine yapıldığı söylenen telefonlarını … … Ltd.Şti. Ve …. İletişim Sistemleri şirketlerini davalı şirketin yetkili satıcıları olduğunu, ancak bayiler tarafından gerçekleştirilen eylemlerin davalı açısından haksız rekabetin gerçekleştirildiğini kabulü yeterli olmadığını, bu nedenle davacı tarafından bu kişiler aleyhine açılan haksız rakebetin önlenmesi davalarının değerlendirilerek sonuca varılması gerektiğini, bu kapsamda davalının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin bulunmadığının belirlendiği görülmüştür. İtiraz üzerine mahkememizce alınan 10.05.2018 tarihli ek raporda; bilirkişi kurulu benzer beyanlarda bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE; Dava, TTK.’nın 54. Ve devamı maddelerinde düzenlenen haksız rekabetin tespiti , önlenmesi , giderilmesi ile maddi ve manevi tazminata ilişkindir. Anılan maddede haksız rekabet düzenlenmiş olup, 55. Madde de ise dürüstlük kuralına aykırı davranışlar örnek kabilinden sayılmıştır. 56. Madde de açılabilecek davalar sayıldıktan sonra 57. Madde de haksız rekabet fiili Hizmetlerini veya işlerini gördüğü sırada çalışanlar veya işçiler tarafından işlenmiş olur ise bu kişilere karşı veya çalıştıranlara karşı da açılabileceği düzenlenmiştir. Belirtilen yasal düzenlemeler ışığında dava dilekçesinde sözü edilen eylemlerin ayrı ayrı değerlendirilmesinde öncelikle …. isimli davacı çalışanın adresine 03.09.2015 tarihinde….@…com adresinden gönderilen elektronik postayı gönderen ….’in davacı çalışanı iken ayrıldığı davalı şirkette çalışmaya başladığı 2013 yılından itibaren ise davalı şirketten ayrılarak dava dışı şirkette çalıştığı, davalı tarafından sadece www…..com adresinin kullanıldığı, bunun dışındaki adreslerin davalı tarafından kullanılmadığı anlaşılmakla gönderilen e-postada davalının sorumlu olmadığı sonucuna varılmıştır. 04.05.2015 tarihinde …[email protected] adresinden gelen fiyat teklifinin haksız rekabet niteliğinde bulunmadığı, olağan ticari hayatta gönderilebilecek fiyat teklifi olduğu, kaldı ki bu kişinin davacı şirket çalışanı olmadığı, davacı şiketin bayisi …. isimli şahıs şirketinde çalışması nedeni ile bu kişinin eylemlerinde de davalının sorumlu olmadığı sonucuna varılmıştır. Diğer yandan, davacı çalışanı …. ile davalı şirket çalışanları olduğu söylenen kişiler arasında yapılan mesajlaşmalarda dosyaya sunulan ekran görüntülerinden bu kişinin kim olduğu anlaşılamadığı, bilirkişi raporuna göre bu kişinin davacının eski çalışanı oluduğu ve davalı ile herhangi bir organik bağının kanıtlanmaması nedeni ile davalının sorumlu tutulamayacağı sonucuna varılmıştır. Davalı şirket çalışanı …. ile davacı şirket çalışanı …. arasında geçtiği ileri sürülen yazışmalarda davacı çalışanının diğer tarafa herhang bir bilgi vermemesi nedeni ile eylemin haksız rekabet oluşturmadığı anlaşılmıştır. Bu kapsamda, yapılan değerlendirmede davacı tarafından ileri sürülen eylemlerin bir kısmının sabit olmadığı, bir kısmının ise davacının, davalı ile organik bağı kanıtlanmayan eski çalışanları tarafından gerçekleştirildiği, bir kısmının ise davacının bayileri tarafından kendilerince oluşturulan e-posta adresleri üzerinden yapıldığı, bu kapsamda yapılan işlemlerden davalının sorumlu tutulamayacağı esasen ayrı bir ticari işletme sahibi olan bayileri kendilerinin oluşturdukları ve davalı tarafından kabul edilmeyen e-postalar üzerinden yaptıkları yazışmaların davalı yönünden bağlayacı olmayacağı, bu eylemlerinin sorumluluğunun ayrı tüzel/gerçek kişiliği bulunan ilgili tacirlere ait olduğu kaldı ki davacı tarafından İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi’nde bu kişilere yönelik davalarında açıldığı anlaşılmakla, sabit görülmeyen davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin alınan 1.024,65-TL harcın mahsubu ile 988,75-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin davacının üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince davacının maddi tazminat ile haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi davaları yönünden hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-AAÜT.’nin 10. Maddesine göre manevi tazminat yönünden 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin/ davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/07/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸