Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/228 E. 2018/1408 K. 12.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/228 Esas
KARAR NO : 2018/1408

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 11/03/2016
KARAR TARİHİ : 12/12/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 13/12/2018
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş 11/03/2016 olduğu tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin %46 oranında hissedarı olduğunu, şirketin diğer ortak ve müdürü tarafından kötü yönetildiğini, şirketin özel hastane işlettiğini, işletme kapsamında usulsüz işlemler yapıldığını, ayrıca şirketin işleyişiyle ilgili müvekkiline bilgi verilmediğini, bu nedenlerle dava konusu şirketin TTK 636/3 maddesi gereğince feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını, şirketin işleyişiyle ilgili herhangi bir usulsüzlüğün bulunmadığını, bilakis davacının olumsuz davranışları nedeniyle şirkete zarar verdiğini, bu bağlamda yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişi dosya bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti …. ve arkadaşları düzenlemiş olduğu 14/09/2018 tarihli raporlarında özetle; şirketin kayıt ve defterlerinin incelenmesinde gerek vergi açısından gerekse SGK açısından herhangi bir usulsüzlüğü tespit edemediklerini, davacının şirketle ilgili usulsüz işlemler yapıldığı hususunun somut olarak kanıtlanamadığını, şirketin hali hazır durumu itibariyle borca batık olmakla birlikte hastanenin rayiç değeri dikkate alındığında öz varlığının artıda olduğunu, bu bağlamda dava konusu şirketin feshini gerektirecek haklı bir sebebin bulunmadığını teknik kanaatleri olarak belirtmişler, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından davalı şirket aleyhine TTK 636/3 maddesi gereğince haklı nedene dayalı olarak fesih davası açıldığı, davacının fesih nedeni olarak ileri sürdüğü hususların somut olarak tespit edilemediği, davalı şirketin özel hastane işletmek suretiyle faaliyette bulunduğu şirketin kayıt ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen heyet raporunda ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtildiği üzere dava konusu şirketin feshini haklı kılacak somut sebep ve delillerin mevcut olmadığı, davacı tarafın şirketle ilgili bilgi edinmesinin engellendiği yönündeki iddiasının ve buna bağlı olarak ileri sürülen şirketin feshi isteminin yasal olmadığı, zira davacı tarafın bilgi edinme hakkını kullanmak üzere TTK 614/3 maddesi gereğince yargı merciine başvurma hak ve yetkisi bulunduğu dikkate alındığında ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sabit görülmeyen davacının davasının REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 35,90-TL ilam harcından peşin alınan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 6,70-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2018

Başkan …. ¸e-imzalıdır
Üye …. ¸e-imzalıdır
Üye …. ¸e-imzalıdır
Katip …. ¸e-imzalıdır