Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1056 E. 2022/644 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1056 Esas
KARAR NO : 2022/644

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2016
KARAR TARİHİ : 21/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalılardan …’un sevk ve idaresindeki …… plaka sayılı aracın 05.02.2016 tarihinde kaldırımda yürüyen müvekkiline çarptığını, aracın diğer davalılardan … adına kayıtlı olduğunu ve davalı … AŞ tarafından sigortalandığını, kazada …’un kusurlu ve 2.86 promil alkollü olduğunu, müvekkilinin çarpmanın etkisi ile 12 mt. kadar savrulduğunu, vücudunda ciddi hasar oluştuğunu, müvekkilinin tedavisinin…… Hastanesinde yapıldığını, müvekkilinin manevi açıdan çok yıprandığını, müvekkilinin tekstilde taşıma işi yaptığını, aylık 5.000 TL kadar gelir elde ettiğini, bu gelirinin kayıtlı olmadığını, ancak harcamaları da dikkate alındığında bu kadar kazandığının ortaya çıkacağını, müvekkilinin evli olduğunu, aylık 1300-TL kira ödediğini, 250 TL civarı kendisinin kullandığı ve eşinin adına kayıtlı ……, 180 TL’de eşine ait ….. numaralı cep telefonu faturası ödediğini, elektrik, su ve doğalgaz faturaları ve evlerinin geçimi için harcadıkları da dikkate alınınca müvekkilinin 5.000 TL’lik gelirinin ortaya çıkacağını, müvekkil kaza nedeni ile aradan geçen bu kadar zaman içerisinde çalışamadığını, kaza sırasında müvekkilinin üzerinde olan …. markalı telefonun kırıldığını, 350 TL’ye aldığı …… marka ayakkabısının, montu ve eşofman takımının kullanılmayacak hale geldiğini, müvekkilinin tedavi için de masraflar yaptığını, tedaviye gidip gelirken taksi paraları ödediğini bildirerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.000 TL maddi ve müvekkile yaşattığı manevi acılar nedeni ile 30.000 TL de manevi tazminatın olay tarihinden itibaren faizi ile davalılardan (sigorta şirketinin poliçesi ile sorumlu olmak şartı ile) müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … ve … cevap dilekçesi vermemişlerdir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, başvuru şartlarının yerine getirilmediğini, davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Söz konusu trafik kazasında; davacının yaya konumunda olduğu, davalı …’un ……. plakalı aracın maliki, …’un bu aracın sürücüsü, sigorta şirketinin de bu aracın ZMSS kapsamında sigorta şirketi olduğu anlaşılmıştır.
Sigorta şirketine başvuru şartının 26/04/2016 tarihinde zorunlu olduğu, dava tarihinin ise 25/04/2016 tarihi olduğu anlaşılmakla buna ilişkin usuli itirazın yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
05/02/2016 tarihinde gerçekleşen trafik kazası nedeniyle kusur durumunun incelenmesinde; olayın oluş şekline göre; ……. plaka sayılı araç sürücüsü …’un kullandığı aracın hızının trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığı, cadde üzerinde ilerlerken kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığı, cadde üzerinden yaya kaldırımına çıkarak dava dışı …… plakalı aracın ön kısmına ve kaldırımda yaya olarak yürümekte olan davacı …’ye çarptığı 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanuna Md. 47/d ve Md. 52 /a,b’de sayılan kurallara riayet etmediği için birinci derecede ve asli oranda kusurlu olduğu, davacı yaya …, kaldırımda yürüdüğü esnada …’un sevk ve idaresindeki ……. plaka sayılı kendisinin yürümekte olduğu kaldırıma çıkarak çarpması halinde alabileceği herhangi bir tedbir ve önlem olmadığı gibi mevzuata dayalı herhangi bir ihlali olmadığı için meydana gelen trafik kazasında kusurunun olmadığı değerlendirilmiştir.
ATK …. İhtisas Dairesinden maluliyete ilişkin rapor alınmış olup Özürlülük Ölçütü Yönetmeliğine göre maluliyet oranının %3 olduğu, iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir. ZMSS Genel Şartlarında AYM iptal kararı üzerine mahkememizce Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre yeniden maluliyet oranı tespitine ilişkin rapor alınmışsa da Yargıtay içtihatları doğrultusunda Özürlülük Ölçütü Yönetmeliğinin uygulanması gerektiğinden bu yönetmeliğe göre belirlenen maluliyet oranı hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce aldırılan kusur ve maluliyet durumuna göre sürekli işgörmezlik zararı ve geçici işgörmezlik zararı olarak tespit edilmiştir. Yol ve eşya giderlerine yönelik belge olmadığından hesaplama yapılamadığı anlaşılmıştır. Davacı vekili tarafından bedel artırım dilekçesi sunulmuştur. Özürlülük Ölçütü Yönetmeliğinin uygulanması gerektiğinden bu yönetmeliğe göre belirlenen maluliyet oranı ve 2022 yılı asgari ücret verilerine göre hesaplama yapılması için ek rapor alınmış olup ek raporda sürekli işgörmezlik zararı 75.048,39TL, geçici işgörmezlik zararı 12.600,00TL olarak tespit edilmiştir.
Davacı tarafından maddi tazminata yönelik talep yönünden alınan ek raporun hükme ve denetime elverişli oması nedeniyle hükme esas alınmıştır.
Manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede;
Manevi tazminat miktarının nasıl belirleneceği konusu Yargıtay HGK.’nun 24.12.2014 tarih ve …… E., …… K. sayılı kararında belirtilmiştir. Gerçekten de söz konusu karara göre; “…Manevi tazminat isteminin temelinde, davalıların haksız eylemi yatmaktadır. Bilindiği üzere, haksız eylemin unsurları; zarar, fiil ile zarar arasında illiyet bağı, fiilin hukuka aykırı olmasından ibarettir. Öte yandan, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.) maddesinde düzenlenen manevi tazminatta kusurun gerekmediği, ancak takdirde etkili olabileceği, 22.6.1966 tarih ve Esas 1966/7 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıkça vurgulanmıştır. Bu kararın gerekçesinde, taktir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden, hâkim bu konuda taktir hakkını kullanırken, ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Yine BK 47 (TBK 56). maddesi hükmüne göre; hâkimin özel halleri göz önünde tutarak, manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği tutar adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı, aslında ne tazminat ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi, kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine, zarara uğrayanda bir huzur duygusu uyandırmayı, aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden, tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Manevi tazminat, duyulan elem ve ızdırabın kısmen ve imkan nisbetinde iadesini amaçladığından hâkim, M.K.nun 4. maddesi gereğince hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak, manevi tazminat miktarını tespit etmelidir. Hâkim belirlemeyi yaparken somut olayın özelliğini, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumunu, paranın alım gücünü, maluliyet oranını, beden gücü kaybı nedeniyle duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmelidir.” Somut olayda davacının söz konusu olay nedeniyle maluliyetinin oluşması, kusur oranı, beden gücü kaybı ve işgörmezlik süresi, kaza nedeniyle duyduğu elem gibi hususlar dikkate alındığında manevi tazminat talebinde haklı olduğu görülmüş ve tarafların sosyal ekonomik durumu, paranın alım gücü, maluliyet oranı kapsamında hakkaniyete göre 25.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile; 12.600,00TL geçici iş görmezlik ve 75.048,39TL sürekli iş görmezlik olmak üzere toplam 87.648,39TL maddi tazminatın davalılar … ve …’tan olay tarihi olan 05/02/2016 tarihinden itibaren, sigorta şirketinden dava tarihi olan 25/04/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Manevi tazminat yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile 25.000,00TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan olay tarihi olan 05/02/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 5.987,26TL ilam harcından peşin alınan 546,48TL harcın ve 2.875,00TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.565,78TL’nin davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 29,20TL Başvuru Harcı, 546,48TL Peşin Harç, 2.875,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.450,68TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 2.300,00TL bilirkişi ücreti, 481,50TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.781,50TL den kabul red oranına göre hesaplanan 1.432,38TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 12.194,29TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 11.531,92TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren bu davalıya verilmesine,
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’tan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır